Geçmişini bilmeyenler geleceğe bakamazlar’ denir ya, geçmişimizi öğrenmek eğer resmi tarihe kalmışsa zaten geleceğimiz karanlık demektir. Resmi tarih, sadece bizde değil, dünyanın her tarafında, bütün ülkelerde, kendi güçlülüğünü kabul ettirerek insanları ajite etmek amaçlı yazılır ve yayılır. Bunu uzak geçmişte de gördüğümüz gibi yakın geçmişte de görüyoruz.

Yakın tarihimiz…

İkinci Dünya Savaşı sürecinde hatıra defteri tutan küçük Anne Frank’ı ve hatıra defterini, yaşadığı acıları, hüznü ve içinde tomurcuklanan sevdayı bilmeyen var mı? “Öldükten sonra da yaşamak istiyorum” çığlığından etkilenmeyen kaldı mı? Sanmıyorum. Anne Frank bir simge kuşkusuz, hatıra defteri tutacak denli güçlü, geleceğe kalacak kadar gerçek ve yaşamımızı da etkileyecek kadar önemli.

Sözlü tarih ve alternatif tarih çalışmaları bizde yeni yeni gelişiyor. Resmi tarihin yalanları birer birer dökülüyor. Buna rağmen daha çok yolumuz var almamız gereken, daha çok şey var öğrenmemiz gereken. Her çaba, her anlatım, her belge bizim de, bizim kadar gelecek kuşakların da en önemli rehberi olacak.

Seçimin belirleyiciliği…

Türkiye bir yol ayrımında… Her seçim önemlidir kuşkusuz, ama bu kez ya tek adamlık ya parlamenter demokrasi ayrımındayız. Bu çok daha önemli ve bir o kadar da belirleyici. Muhakkak ki, toplum -tıpkı doğa gibi- verdiklerini alır bir gün. Ama önemli olan o günün erken gelmesi. Onun için de çok dikkatli ve çok titiz olmalı… sadece seçim sürecinde ve seçim için değil, tüm yaşam çerçevesinde…

Sivil ve Ekolojik Haklar Derneği (SEHAK) tarafından Amsterdam merkezli Anne Frank House (Müzesi) işbirliğiyle 500. Yıl Vakfı Türk Musevileri Müzesinde 17 Mayıs – 11 Haziran tarihleri arasında gezilebilecek “Anne Frank – Günümüz İçin Bir Tarih” sergisi bu seçimde size de yol gösterebilir, gösterecektir de…

Soykırım…

İkinci Dünya Savaşı sürecinde yaşanan baskı ve zulüm, soykırıma dönüştüğünde faşizm artık bir insanlık düşmanı ideoloji olarak kabul edilmiştir. Aşırı milliyetçilik olarak nitelense de, beraberinde önyargı, ırkçılık, zulüm, baskının ve işkencenin her türü ile art niyetli bir yaşam olarak görülmelidir ve her ne olursa olsun muhakkak kınanması hatta lanetlenmesi gereken bir yönetim biçimidir.

Ders niteliğinde…

Hitler Almanya’sının sınır tanımayan, milyonlarca insanı katleden ve soykırıma giden vahşeti Anne Frank’ın anılarında bir kez daha sergileniyor. Sergide yer alan fotoğraf, belge, görgü tanıklığı ve “hatıra defteri” alıntıları hepimiz için bir ders niteliğinde… Tabii, birçok Avrupa ülkesinde de bugüne kadar 10 milyondan fazla kişinin ziyaret ettiği bu önemli sergiye çocuklarınızı da götürün ve nasıl bir dünya istemediğinizi bir kez daha vurgulamış olun.

“Anne Frank – Günümüz İçin Bir Tarih”, sergi, 500. Yıl Vakfı Türk Musevileri Müzesi, Bereketzade Mahallesi, Büyük Hendek Caddesi 39, Beyoğlu, İstanbul, 17 Mayıs - 11 Haz

(siyasihaber3.org'da yayımlanmıştır)