İLKE ÖLMEZ - Türkiye’de 16 Mart itibariyle okullarında eğitime ara verilen binlerce çocuk bu süreçte pek çok hikaye kaleme aldı. İlkokul ve ortaokul öğrencileri, Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) “23 Nisan’ın 100’üncü yılında öykü yazma” çağrısıyla harekete geçti. Binlerce öğrencinin katıldığı etkinlikte dereceye giren 100 hikaye “Çocuklardan Ev Yapımı Öyküler” kitabında derlendi.

Çocukların hayal güçlerini yansıttığı öykülerde zaman zaman salgın günlerinin de izlerine rastlanıyor. Bir öğrenci hislerini “Hayaller eve sığar mıydı? Eğer hayatlar sığıyorsa, hayaller neden sığmasın?” sözleriyle ifade ederken bir başka öğrenci Korona Kralı ile savaşıyor. Bir hikayede ise uzaktan eğitim sürecinde öğrencilerin derslerini takip ettiği EBA TV, karşımıza “EBA Dede” olarak çıkıyor. Bazılarının tanımadığı bilgin EBA Dede zaman içinde çocuklarla tanışıyor ve sorulan her soruya cevap verme özelliği taşıyor.

“Sabunlu su fışkırtıp, kolonyalı kılıcımla savaştım”

Hatay’da okuyan 8 yaşındaki bir ilkokul öğrencisinin kaleme aldığı “Göktuğ Korona’ya Karşı” başlıklı hikaye, tüm dünyaya yayılan Koronavirüs nedeniyle üzgün ve tedirgin olan Göktuğ’un okula gitmesiyle başlıyor. Okulda öğretmenine ve arkadaşlarına sarılamadığı için daha da üzülen Göktuğ, okulların bir süre kapanacağı ve dışarı çıkmamaları gerektiği söylenince virüsü ortadan kaldırmaya karar veriyor. Birden aklına daha önce icat ettiği “küçültme aleti” gelen Göktuğ, kendisini küçülterek yanına sabun, su ve kolonyalı kılıç alıyor ve Korona Kralı’yla konuşmaya gidiyor. İlk olarak Korona Kralı’nı insanlara zarar vermemesi için tatlı dille uyaran Göktuğ, kralın askerleri “Coronagiller”in saldırısına uğruyor. Hikayede bu kısımlar şöyle anlatılıyor:

“Mikrobun merkezine gidip Corona Kralıyla görüştüm. Önce ona tatlı dille insanlara zarar vermemesini, onları öldürmemesini anlattım. Ama kabul etmedi. Sonra kralın askerleri coronagiller bana saldırmaya başladı. Ben de onlara yanıma aldığım sabunları atıp suyu fışkırttım ve hepsi öldü. Kral Corona tek kaldı. Onu da kolonyalı kılıcımla savaşarak öldürdüm.” 

Bunun üzerine ertesi gün dünya eski haline dönüyor ve  Göktuğ okula gidip arkadaşlarına ve öğretmenine sarılacağı için sabırsızlanıyor.

“Türkiye’de bütün insanlar kurallara uymuş ve evde kalmış”

Ardahan’da okuyan 7 yaşındaki bir ilkokul öğrencisi ise uzaktan eğitim sürecinde derslerin takip edilebildiği EBA sistemini “EBA Dede” olarak betimliyor. Çok eski zamanlarda yaşayan bilgin EBA Dede, Koronavirüs salgınının ortaya çıkmasıyla çocuklara yardımcı oluyor ve onların sorularını cevaplıyor. EBA Dede her soruya cevap veriyor, sorunun cevabını bilemediğindeyse araştırıp çocukları bilgilendiriyor. Çocuklar EBA Dedeyi çok seviyor ancak bir an önce okullara yeniden dönmek istiyor. Hikayede Koronavirüs salgını ise şu sözlerle anlatılıyor:

“Bir gün dünyada Koronavirüs adında bir salgın hastalık çıkmış. Kimse ne olduğunu anlamamış. Kısa bir zamanda çok fazla insan bu hastalığa yakalanmış. Hatta bu hastalıktan dolayı binlerce insan ölmüş. Bütün ülkeler bu virüs ile savaşmaya başlamış. Türkiyemiz’deki bütün insanlar kurallara uymuş ve evde kalmışlar.”

“Bayram coşkumuz sayesinde virüs kaçtı”

“Çocuklardan Ev Yapımı Öyküler” kitabında yayımlanan öykülerde pek çok farklı konu ele alınıyor. Öğrenciler yazdıklarıyla okullarını özlediklerini ve okula dönmek istediklerini anlatıyor. Hikayelerde öğrencilerin hayalleri, zaman yolculukları, yaz kampları konu edilirken bir hikayede evde yapılan 23 Nisan kutlamaları için şu cümleler yer alıyor:

“O sene 23 Nisan’ı evlerimizde bayraklarla kutladık. Belediye hoparlöründen duyulan marşlar hepimizi umutlandırdı. Çok geçmeden hastalık bitti ve okulumuza döndük. Öğretmenimi ve arkadaşlarımı ne kadar çok özlemişim anlatamam. Bence bizim bayram coşkumuz sayesinde virüs kaçtı ve biz kurtulduk.”