Malum yeni bir seçimi daha geride bıraktık. Akıllarda bir sürü soru kaldı, köşe yazarları, gazeteler seçim ve sonuçları ile ilgili bir çok senaryo ortaya koydu. Kimi sosyal medya kullanıcıları ‘’kimi gizli komploları’’ifşa etti.

Biz de akıllardaki soruları seçimlerde gönüllüleri aracılığıyla gözlemcilik yapan Oy ve Ötesi’nin Sakarya’daki organizasyonun da yer alan Yücel KAÇAR ile görüştük.

Umarım sorularınıza bir nebze cevap bulabilmişizdir.

MedyaYazar

-Bilmeyenler için Oy ve Ötesi hakkında biraz bilgi verebilir misiniz?

Aslında Oy ve Ötesi hakkında benim de derinleme bilgi vermem mümkün değil ancak şöyle söyleyebilirim 2014 yılında sandık güvenliği ve mevzuata uygun bir seçimin gerçekleşme sürecinin insanların aklında şüphe oluşturmayacak kadar objektif ve şeffaf olduğunu görülmesi anlamında gözlemcilik yapmak adına kurulmuş bir sivil toplum örgütüdür.

-İsteyen herkes buraya gönüllü olarak katılabilir mi? Örneğin kamuda çalışan kişilerin kimi yapılarda yer alması sıkıntı yaratabiliyor. Oy ve Ötesi için de böyle bir kıstas var mı?

Elbette. Oy ve Ötesi aslında yasal olarak kurulan bir dernek Bu derneğin genel merkezinin de katılımcıları, iştirakçileri var ama onun dışında Türkiye’nin her tarafında seçim organizasyonlarında görev alan gönüllüleri bulunmakta. Bizlerde gönüllülerin arasındayız. Kamu çalışanı olmak buna engel değil.

-Sizin Oy ve Ötesi ile tanışmanız nasıl oldu?

Bizim ilk tanışmamız 7 Haziran 2015 seçimlerinde oldu. O zaman gönüllü olarak sisteme başvurmuş ve Serdivan’da gönüllü olarak çalışmıştım.

-Oy ve Ötesi’n de sadece gönüllü müşahit olarak mı çalışabiliriz, Başka tür çalışma alanları da mevcut mu?

Oy ve Ötesi organizasyonun da farklı görevler var. Birincisi sandık başında gözlemcilik yani müşahitlik dediğimiz aslında yasal olarak siyasi partilerin üyelerinin yapabildiği bir görev, bunun yanı sıra T3 uygulaması var. Tüm yurttaşların yapabileceği gibi oy sayılması sırasında sayımı izleyebilir ve sandık başkanının sandık sonucunu seçmenlerin görebileceği bir yere özellike sınıf kapılarına asmasından sonra bu uygulama üzerinde sonuçların fotoğrafının çekilip sisteme yüklenmesini sağlayabilir. Buna da vakti yoksa T3 çitleme organizasyonu için de evinde T3 ün tutanak kontrol uygulamasını yükleyerek ülkenin her yerinden yüklenmiş tutanakları doğruluğunun sağlamasını yapıp sisteme kaydedebilir. En az üç gönüllü tarafında sağlaması yapılıp sisteme yüklenen sonuçlar sisteme kaydedilir.

-Oy ve Ötesi gibi kuruluşların varlığı aslında seçim sistemine olan güvensizlik gerçeğini de ortaya koymuyor mu?

Doğrudur. Yalnız Türkiye’de seçimlerin güvenliğine yönelik iki tür kaygı var Biri gerçekten yurttaşların safiyane duygularla seçime hile karışacağı, usulsüzlük yapılacağı yâda seçmen iradesinin sandığa objektif olarak yansımayacağı yönünde bir endişeleri var. Bu endişe haklı olabilir. Yani gerçekten de seçimde sadece art niyetli olarak değil görevlilerin yürürlükteki seçim yasasını ve seçmenlerin de nasıl oy vereceğini bilmemelerinden, bazen sadece ihmalden, iyi niyetten, işgüzarlıktan kaynaklı usül hataları olabilir ya da art niyetli kişiler tarafından seçmenin iradesinin sandığa olduğu yansımasını engellemek üzere manüpülasyonlar yapılabilir. Böyle uygulamalara zaman zaman rastlanmasından dolayı bu kaygılar sahicidir.Türkiye’de oy güvenliği çalışamasının kaynağı da burasıdır. Ama bir de artık komplo teorisine varacak nitelikte kaygılar gündemde konuşulmaktadır. Bunu özellikle seçmenin algısını değiştirmek, umudunu kırmak, seçimlerin adil olmadığı yönünde bir algı oluşturmak için son dönemde moda tabirle trol denilen kişi yâda yapılar tarafından ortaya çıkarılan, insanların daha ziyade sandığa gitmemesi, seçime katılamaması yönünde bir durum yaratmak için ortaya konan yaklaşımdır. Bu doğru değildir. Seçimlerde üçüncü dünya ülkelerindeki gibi yada insanları umutsuzluğa düşürecek nitelikte büyük komplo teorilerini haklı çıkaracak manüpülasyonlar yaşanmamaktadır.

-Sizin de belirttiğiniz gibi son dönemlerde seçimlerin şaibeli olduğuna dair oldukça yaygın bir kanı var. Peki, Oy ve Ötesi olarak siz bu duruma nasıl müdahil oluyorsunuz?

Öncelikle şunu söyleyeyim biz seçimin sonucu ile ilgili değiliz. Seçimin kimin kazanıp kimin kaybettiği ile ilgilenmiyoruz. Biz seçimin yürürlükteki yasal mevzuata uygun olarak yürütülüp yürütülmediği ile ilgiliyiz.

Toplumda sanıldığı gibi seçimi İlçe Seçim Kurulları yada Yüksek Seçim Kurulu yapmıyor. Seçimi yargının gözetiminde siyasi partiler yapıyor. Seçimler aslında siyasi partilerin ortak bir çalışması. Bu sebeple seçimlerdeki siyasi parti görevlileri de yasal mevzuata hakim olmak zorunda, ancak değiller.

Zaman zaman bu mevzuatı bilmemelerinden, ihmallerinden zaman zaman da kendilerince iyi niyet göstermelerinden kaynaklı usül hataları olabiliyor. Biz usül hatalarının olmaması, en şeffaf, en adil, seçmen iradesinin yansıtılması yönünde sürecin işleyip işlemediğine bakıyoruz. Bunu dışında bir sonuç değerlendirmemiz olmuyor.

-Oy ve Ötesi olarak son seçim kararı alındığında hazırlıklı mıydınız?

Açıkcası bu karara hazırlıklı olduğumuz söylenemez. Erken seçim olacağı yönünde bizim de ön görümüz vardı ama bu kadar erken bir seçimi beklemiyorduk. Çok kısa zaman da bir organizasyon yapmak zorunda kaldık.

Sakarya’da bu çalışmalara ne zaman başladınız?

Sakarya’da çok daha geç kalındı. Bunun sebebi de daha önce de belirttiğim gibi ben Oy ve Ötesi üyesi değil, gönüllüsüyüm. Seçime 15 gün kala genel merkez bizimle irtibat kurdu ve burada organizasyon yapılması, sandık güvenliği için müşahitlerin sandıktaki organizasyonu ile ilgili çalışma yapıp yapamayacağımı sordular. Ben de buradaki arkadaşlarımla yaptığım değerlendirme sonucunda elimizden geleni yapmaya karar verdik ve kalan sürede de olabildiğince bu çalışmayı gerçekleştirdik.

-İlimizde bulunan yapılarla ortak çalışma yürüttünüz mü?

Biz kimseyle ortak çaılşma yürütmedik. Sisteme gönüllü olarak başvuran yaklaşık 200 kadar kişi vardı Öncelikle bu insanların kimler olduğunu bulmaya çalıştık, sonra bu kişileri sandık güvenliği genel merkezinden gelen birinci ve ikinci önceliği olan 435 sandığa yerleştirmeye çalıştık.

Daha önce de belirttiğim gibi seçimi siyasi partiler yapıyor, biz bütün siyasi partilerle görüştük. Tespit edilmiş olan birinci, ikinci güvenlik öncelikli sandıklarda görevlileri olup olmadığına baktık ve buna bağlı olarak güvenlik zafiyeti olduğunu gördüğümüz yerlere kendi gönüllülerimizi yerleştirdik.

-Sahadaki çalışmalarınız esnasında tespit ettiğniz eksiklikler ve bunlara yönelik çözüm önerileriniz nelerdir?

Şöyle söyleyebilirim, gerek İlçe Seçim Kurulu tarafından görevlendirilen sandık kurulu başkanları ve memur üyeler gerekse siyasi partilerin görevlendirdikleri sandık kurulu üyeleri ve müşahitler sandık güvenliği ve yasal mevzuat konusundaki eğitimleri konusunda çok ciddi eksiklikleri var. En ciddi sorun burada. Örnek vermek gerekirse Serdivan Farabi Teknik Lisesi’nde sabah 7’de sandık başkanına müşahit olduğunu kartını da göstererek seçimi gözlemek için seçim çevresinde olmak istediğini belirten gönüllümüzü sandık başkanı sınıfa sokmak istemiyor yani mevzuattan bu kadar bihaber durumda. Aslında 298 sayılı seçim yasasında bunun karşılığında hapis cezası var. Oradaki avukat arkadaşlarımızın olaya müdahalesi ve yasayı kendisine hatırlatması sonucunda sorun çözülmüştür.

-Bu sene özelikle mühürsüz zarflar meselesi çok gündeme geldi YSK’nın verdiği eğitimlerin bir kısmında mühürsüz zarflar geçerli dendi bir kısmı hayır hala geçersiz dedi, siyasi partiler kendi eğitimlerinde farklı bilgiler verdiler. Siyasi partilerin yasal mevzuata sıradan vatandaştan daha fazla hakim olması gerekirken bu eksiklik nereden doğuyor? Bu konuda ne diyeceksiniz?

Sanırım genel merkez düzeyinde taşra teşkilatına kadar tüm siyasi partilerin kadrolarında aşağı yukarı aynı zafiyet var. Bu da bize yasayı bilmediklerini ve değişiklikleri doğru takip etmediklerini gösteriyor. Oysa yasa çok net sandık kururlu mührü taşımayan zarflar hala geçersizdi. Değişiklik sadece oy pusulası ile ilgiliydi. Buradan YSK’nın görevlendirdiği eğitmenlerin de konuya tam olarak hakim olmadığını anlıyoruz.

Biz gönüllülerimize mühürsüz zarf ve pusulularla ilgili gerekli eğitimi vermiştik.

Şunu da belirteyim Sakarya’da mühürsüz zarf ya da oy pusulaları ile ilgili ciddi bir sorun gözlemlemedik.

-Biliyorsunuz bir önceki referandum ile ilgili olarak bir siyasi partinin genel başkanı aylar sonra çıkıp evet aslında %52 ile biz kazandık dedi. Ancak referandum tarihinde başka bir parti lideri ‘’Atı alan üsküdarı geçti ‘’diyerek kendi zaferini ilen etmişti. Son seçimi de göz önünde bulundurusak en çok merak edilen konu Oyu ve Ötesinin bu kritik seçimde elde etttiği sonuçlar ile partilerin elinde sonuçlar ne kadar paraleldi?

Önce şunu belirteyim biz Oy ve Ötesi olarak biz hiç sonuç açıklamadık. Biz seçimin şeffaf ve güvenilir olup olmadığı ile ilgileniyoruz. Elbetteki elimizde veriler var ancak seçim sonucu ile ilgilenmiyoruz. Biz seçim sürecinin adil, şeffaf yürütülmesi ile ilgili çalışma yütrütüyoruz.

Kimi zaman karşılaştığımız ciddi usul hatalarına avukat arkadaşlarımızla müdahale ettik, kimi yerde tutanak tuttuk, kimi yerde gönüllülerimiz emniyet müdürlüğüne götürüldü ama bizim haklılığımız ortaya çıktı. Fakat Sakarya için söylersek sonucu değiştirecek bir usulsüzlük yaşanmadığını söyleyebilirim.

Başa dönersek kamuoyundaki bu seçim güvenliği ile ilgili yanlış algı ne yazık ki siyasi partilerde de var.

Eğer bir manüpülasyon yapılıyor ise bu ancak oy verme, oyların sayımı ve tutanaklara geçirilmesi sırasında yapılabilir. Partililerin görevlileri buralarda usulsüzlük yapılmadığına tanıklık etmişler ve seçim sonucunda ıslak imzalı tutanakları da almışlar ise bundan sonra sandık güvenliği ile ilgili bir zafiyet ortaya çıkmayacaktır. Buradaki sorun sandık sonuç tutanaklarının parti merkezlerine ne kadar sürede ulaştığı ile ilgili, farklı açıklamalar buradan ortaya çıkıyor sanırım.

-Son olarak söylemek istediğiniz bir şey var mı?

Şunu söyleyebilirim eğer yurttaşlar seçimlere şaibe karıştığını, kendi verdikleri oyların sonuçlara doğru olarak yansımadığını düşünüyorlarsa evlerinde oturmasınlar, Oy ve Ötesi yâda başkaca sandık güvenliği ile ilgili organizasyonlara üye yâda gönüllü olarak verdiği oyun güvenliği hakkında üstünlük alsınlar.

-Bize zaman ayırdığınız için teşekkür ederiz.

Ben teşekkür ederim.