Çimento fiyatlarında yapılan yüzde 43’lük zammın gelen tepkiler sonrası düşürülmesi ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Sakarya Müteahhitler Birliği Başkanı Murat Bayrak, çimento
üreticilerinde kartelleşme olduğunu ifade etti.

Sakarya Müteahhitler Birliği Başkanı ve İnşaat Müteahhitleri Konfederasyonu Başkan Yardımcısı Murat Bayrak,   çimento fiyatlarındaki hareketlilikle ilgili yaptığı açıklamada, “Temeli olmayan artışlar yapılıyor. Çimento üreticilerinde tekelleşme var. Tekelleşme, rekabetin önüne geçiyor. Vatandaşın konuta erişiminin önünde ki set, ülkenin konuştuğu yapı stokunun yenilenmesine de engel teşkil ediyor” dedi

“HER FIRSATTA ZAM”
Murat Bayrak şunları kaydetti:

“Bugün itibari ile çimentonun ton fiyatı 2 bin 500 TL civarına geldi. Çimento inşaat sektöründe oldukça önemli kalem. Çimento, beton fiyatlarını belirler. Son 3 yılda hiçbir ürün 20 katı
artmadı. Ağırlıklı olarak girdi ve enerji maliyetlerini yüksek olduğunu ifade ediyorlar ama son 6 ayda enerji maliyetlerine de artış olmadı. Tepkiler sonrası fiyatlarda bir geri çekme yaptılar ama nakliye ile birlikte zaten tonu 2 bin 500 liraya denk geliyor. Çimento üreticileri fırsat buldukça zam yapıyor. Tekelleşmiş durumdalar. Fiyatları sabitleyip tüm üreticiler aynı fiyatı kullanıyorlar. Tekel anlayışı var. Sakarya’da dönüşüm yapılmalı. Fırsatçılar nedeniyle ne vatandaş ucuz konuta erişebiliyor ne de dönüşümde istenen sonuçlar alınıyor”

Çiğ süt üretimi azaldı! Çiğ süt üretimi azaldı!

“DEVLET ÇÖZEMİYORSA…”
 “Defalarca sebepsiz artışları bakanımız ile görüştük. Hükümetin etkin ve yetkin isimleriyle bu mesele masaya yatırıldı. Ama sonuç ortada. Yaşananlar bizleri rahatsız ediyor. Bunun kontrol altına alınması lazım. Burada bir tekelcilik ve kartelcilik anlayışı var. Kendi aralarında fiyat belirleyip tüm tesislerde aynı fiyat uyguluyor. Bu durum kamu yatırımlarını da düşürüyor. Yatırımlar azalıyor. Kamu maliyetine ve kentsel dönüşüme de zararı olan bir konu. Umarım meclise yeni gelecek olan fahiş fiyat düzenlemesi kangrene dönüşmüş bu yarayı da çözer. Yoksa devletin kurumlarının çözemediği meseleyi müteahhitler nasıl çözecek?”