Sabancı Müzesinin hemen girişinde yer alan ekranda, David Hockney hemresmini anlatıyor hem de sergiyle ilgili bilgiler veriyor. Bir cümlesi ilgimi çekti:“Kamera asla resimle yarışamaz!”

Yıllarını kamera arkasında geçirmiş biri olarak, kameranın (ister tek karedediğimiz fotoğraf olsun isterse hareketli görüntü diye adlandırdığımız filmolsun) her şeyi objektiflikle aktardığını iddia eder, kabullenirdik; tabii ki,bakan gözün etkisini göz ardı etmeden. Oradan değil de buradan ya da genişaçıyla değil de yakın plan çekerseniz anlam(lılıklar) değişecektir. Hemenbaştan söyleyeyim; sergiden çıkarken ipad ile yapılan resimlerdeki “yapaynaiflik” ile betimlenen resimlerdeki coşku ve verdiği zevk inanılmaz, zatenbaşlığa da yansıttım.

Teknolojinin getirdikleri…

Corona 19 ile başlayan eve kapanma sürecinde Normandiya’da kalan DavidHockney, baharın yeni bir başlangıç oluşunu da gözeterek, teknolojinin deyardımıyla her gün yeni resimler çizmiş. Daha önce not defterine çizdiğieskizleri artık ipad ile sonradan işlenebilecek ham resim olarak yapabilmiş.

Teknolojinin getirdiği kolaylık sadece bu da değil, birçok fırçadan, çeşitliboyalardan, onu karacağınız paletten ve tabii, hepsini birden yanınızdataşıyacağınız için omzunuza binen yükten kurtuluyorsunuz. Buna da bağlıolarak, tüm duygunuzla, tüm içtenliğinizle (pandemi yasaklarınıngenişlemesiyle, konuklar da gelmediği için) tüm zamanınızı resmeverebiliyorsunuz. David Hockney bu fırsatı kaçırmamış. Aylar boyunca aynıağacın günbegün değişimini, çiçeklenmesini, sararıp dökülen yapraklarını,çıplak dallarını resmetmiş. Kendince renklendirmiş ve her bir resim yan yanageldiğinde bambaşka anlam yüklenmiş. Anlaşılan “yapay naifliği” bilinçliolarak kaldırmamış, özellikle vurgulamış resimlerinde (bu arada 116 resimsergileniyor). O çocuksu çizgiler heyecan kazandırmış resmine… Baharıngelişiyle rengârenk çiçek açan, Güneşin durumuna göre değişen yeşilin tonuizleyeni alıp götürüyor, kendi içindeki o güzel duygu dünyasına…

Baharın güzelliği bitmeyecek…

…sahi, David Hockney’in 29 Temmuz’a kadar sürecek sergisinde bahar, hergün yeniden doğacak, dünya her gün yeniden çiçeklenecek, umut hepyeniden büyütülecek ve hiçbir zaman üzülmeyecek.

Sabancı Müzesi, ülkemizdeki ekonomik, siyasal, sosyal, eğitsel, pedagojik vedaha birçok sorunun kültür-sanat ile çözümlenebileceği inancında… Yok, onlarböyle söylemiyor, bu, benim yorumum. Hep söylediğimi burada yineleyeyim:Sanat sosyoekonomik, sosyopolitik, sosyokültürel sorunları çözer. Toplumsalgelişmenin ilk adımını kültür-sanat ile atabiliriz. Gözler (ve tabii, gönüller de)kültür-sanat ile açılır.

David Hockney’in alabildiğine renkli, alabildiğine güçlü, insanı alabildiğineiçine çeken bu sergisini, ilk günlerde gezdikten sonra, temmuz sıcağında birkez daha gezip o duygu değişimini yaşamak isteyeceksiniz…

Baharın Gelişi, Normandiya, 2020 

David HockneySergiSakıp Sabancı Müzesi, 11 Mayıs – 29 Temmuz