Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, partisinin genel merkezinde gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 

Başaran, ülke gündeminde olan gençlerin ‘barınamıyoruz’ eylemlerine ilişkin görüşlerini açıkladı.  Ülkede lisans, ön lisans, doktora öğrenci olarak geçen seneki rakamlara göre en az 8 milyon 700 bin civarında öğrenci olduğunu belirten Başaran, “Buna rağmen KYK’nin toplam 552 yurttaki öğrenci kapasitesi sadece 84 bin 363. İktidar bu sene için cemaat yurtlarına aktarılmak üzere 173 milyon 704 bin lira destek bütçesi ayırdı. Öğrencilere desteği olan KYK burs ve kredisi yalnızca 650 TL. Buna karşılık en ucuz yurt fiyatı ise 800 liradan başlıyor. Kiralık penceresiz odalar 900 tl’den başlıyor” dedi. Başaran şöyle devam etti:

‘İKTİDAR PROTESTOCULARI TERÖRİZE EDİYOR’

“Pandemi sürecinde eğitimden koparılan kadın öğrencilerin barınma sorunları hala artarak devam ediyor. İktidar bu sorunları çözmek yerine ne yapıyor? Her zaman bildiğimiz yöntemler, terörize ediyor. Protesto eden öğrencilerin öğrenci olmadığını ifade ediyor. Tıpkı işçilerin işçi olmadıklarını söylediği gibi. Tıpkı emekçilerin emekçi olmadığını söylediği gibi öğrencilere de “sözde öğrenci” dediler. Onlara göre bu ülkedeki herkes sözde ama asıl sözde olan iktidar kendini bu kesimlere saldırının bir tarafı haline getiriyor. Hemen ardından protesto eden İstanbul ve İzmir’deki öğrenciler, müdahale sonucu gözaltına alındı, Dersim'de kadın öğrenciler bir gecede yurttan atıldılar. İşte bu, iktidarın gençlerle ilgili politikalarının en somut örnekleri olarak karşımızda duruyor.”

‘TOPLUMSAL KRİZİN EN FAZLA DERİNLEŞTİĞİ DÖNEM’ 

“Toplumda ekonomik krizlerin en fazla derinleştiği dönemde iktidar “her ilde neredeyse bir üniversite açtık” propagandasıyla süreci yürütürken maalesef devlet üniversitelerinde eğitim almak lüks haline geldi. Bir ailenin, bırakın birkaç çocuğunun tek bir çocuğunun bile üniversitede eğitim almasını sağlaması neredeyse Türkiye’nin bu koşullarında ve iktidarın yürüttüğü politikalarla imkansız hale geldi. Barınamayan öğrenciler isyan ediyor: “Bize yalnızca parklar ve banklar kaldı” diyorlar. Bu gençlerin çoğu, okula başlarken zaten KYK borçluluğu ile başlıyor. 650 TL veriyorsunuz sonra da ne iş ne güvence sağladığınız gençlerden bir de faiz koyarak bu parayı geri istiyorsunuz. Üstüne de yönetemediğiniz pandemi sürecinde hayata dönecek öğrenci sayısını hesaplamıyor ve bu öğrencilerin barınma sorununu çözmüyorsunuz. Bunları yapmazken ne yapıyorsunuz?”