Anayasa Mahkemesi, FETÖ terör örgütüne üye olduğu gerekçesiyle hüküm giyen ve Manisa Cezaevinde bulunan Ahmet Gülen’in down sendromlu çocuğu ile haftada bir açık görüşme yaptırılmamasının “Aile hayatına saygı hakkının ihlali” olduğuna karar verdi.

Mimar Ahmet Gülen ve eşi, FETÖ soruşturmaları sırasında gözaltına alındı. Gülen tutuklanarak Manisa Cezaevine konulurken eşi adli kontrolle serbest bırakıldı. Kolon kanseri teşhisi konulan Gülen’in, tutuksuz yargılanma talebi reddedildi. Manisa T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda tutulan Gülen, yüzde 90 oranında engelli ve down sendromlu oğlu ile haftada bir açık görüş yapmak için cezaevi idaresine başvurdu. Başvurusu reddedilen Gülen, mahkemeden de beklediği sonucu alamadı. Gülen, bireysel başvuru hakkı çerçevesinde Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu.

Gülen, yüzde 90 oranında hem konuşma hem zihinsel engelli olan oğluyla kapalı görüşme veya telefonla görüşme imkanı olmadığını belirtirken Adalet Bakanlığı, ayda bir açık görüş hakkından yararlandırıldığını bildirdi.

Dosyayı görüşen AYM şu değerlendirmede bulundu:

Makul denge: “Demokratik bir toplumda güvenliğin ve disiplinin sağlanması amacıyla ceza infaz kurumlarına gelebilecek ziyaretçi sayısının sınırlandırılması mümkün olmakla birlikte hükümlü ve tutukluların öznel durumlarının da dikkate alınması, somut olayın koşullarının gerektirdiği esnekliğin sağlanması gerekir. Bu anlamda ceza infaz kurumlarında güvenliğin ve disiplinin sağlanmasındaki kamu yararı ile tutuklu ve hükümlülerin aile ilişkilerini devam ettirmelerindeki bireysel yarar arasında makul bir denge kurulmalıdır.

Ödül yönetmeliği: Ceza infaz kurumlarında ödül uygulaması mahpusların genel durumlarının, davranış ve tutumlarının değerlendirilmesi sonucu edinilen kanaate dayalı olarak yürütülmektedir. İdare ve İnfaz Hâkimliğince başvurucunun Ödül Yönetmeliği’nden faydalanabileceğinin belirtilmesi, başvurucu açısından etkili bir başvuru yolu olarak değerlendirilmemiştir. Zira Ödül Yönetmeliği’nde belirtilen kapalı görüşün açık görüş olarak gerçekleştirilmesi ödülü geçici bir uygulamadır. Bu nedenle başvurucunun down sendromlu çocuğuyla asgari iletişimini devam ettirmesi açısından ödül sisteminden faydalanabileceğini belirtmek yeterli bir yöntem olarak görülmemiştir.

Özel koşullar sağlanmalı: Somut olayda, yüzde 90 oranında engelli ve down sendromlu olan çocuğun kapalı görüş hakkından gereği gibi faydalanamadığı iddiasının ve normal bir çocuğa göre daha özel koşullar sağlanarak tutuklu olan babasıyla görüşmesi talebinin kamusal makamlarca değerlendirilmesinin gerektiği açıktır.

Demokratik toplum: Olayda mevzuat hükümlerinin dar ve sınırlayıcı şekilde yorumlandığı, ayrıca asgari aile ilişkilerinin temini açısından müdahalenin ölçülü ve demokratik toplum düzeninde gerekli olmadığı kanaatine varılmıştır.

Anayasa Mahkemesi Anayasada güvence altına alınan aile hayatına saygı hakkının ihlal edildiği gerekçesiyle dosyanın ihlalin ortadan kaldırılması için Manisa İnfaz Hakimliği’ne gönderilmesine karar verdi.

Muhalefet şerhi: Tüm çocuklar yararlanabilmeli

AYM’nin bu kararına Üye Emin Kuz muhalefet şerhi yazdı:

“Hükümlü ve tutukluların yalnızca down sendromlu ve engelli çocukları için değil, yaşının küçük olmasından dolayı kapalı görüşte veya telefonda görüşmenin mümkün olmadığı ve bunu algılayamadığı için bu durumdan olumsuz etkilenen bütün çocuklar için de kamu makamlarının aile hayatına saygı hakkını yerine getirmediği değerlendirmelerine yol açacaktır.”

Kaynak: Gazete Rüzgârlı