Kaynarca Haber'den Sedat Balta'nın haberine göre, şiddet gördüğü için 4 aylık bebeği ile önce Ankara'da polis karakoluna, sonra ailesinin Kaynarca'nın Büyükyanık köyündeki baba evine sığınan 19 yaşındaki Rümeysa K.'nın eşi Ramazan K. peşini bırakmadı. 

İddialara göre 13 yaşında bir kıza tecavüz, uyuşturucu ticareti, dolandırıcılık, taciz suçlarından polis tarafından aranan Ramazan K. Rümeysa'nın babasını telefonla arayarak kızını ve bebeğini öldüreceği tehtidinde bulundu. Daha sonra köye giderek karısı ve 4 aylık çocuğunun sığındığı 12 kişinin yaşadığı 2 katlı evi yaktı.  İtfaiye ve jandarmaya haber veren aile yangını komşularının yardımıyla söndürdü. 

Bebeğinin, kendisinin ve ailesinin hayatının tehlike altında olduğunu belirten Rümeysa K, polis, jandarma ve Kaynarca Cumhuriyet Başsavcılığı'na giderek koruma talep ettiğini ancak personel azlığı nedeniyle kendilerine koruma verilmediğini belirtti. 

Bir yıl süren evliliği süresince sürekli şiddete maruz kaldığını ifade eden Rümeysa K. "Sürekli dövüyordu. Alkol ve uyuşturucu kullanıyordu, başka kadınlarla aldatıyordu. Beni ve ailemi öldürmekle tehdit ediyordu. İki ay önce Ankara'da yaşarken kocamın darp etmesi sonucu karakola sığındım. Darp raporu aldım ailem geldi ve beni aldı. Babama telefonda beni ve bebeğimi yaşatmayacağını söyledi. Annemi arayıp çocuğu görmek istediğini söyledi annem buraya gelemezsin ama çocuğunu görebilirsin, karını mahkemede görürsün dedi. Bunun üzerine köyde eviniz yandığı zaman görürsünüz tehditinde bulundu. Kurban Bayramının 3'üncü günü köyde otomobilini gördüm. Bir saat sonra evimizin önünde beklediğini gördük. Biz geldiğimizde ayrıldı. Cuma sabahı saat 4'de evimizin yandığı görerek korkuyla uyandık" diye konuştu. 

Yakılmak istenen evin alt katında yaşayan Rümeysa'nın halası Özlem K. ise olayı şu sözlerle anlattı: "Küt diye bir patlama sesiyle uyandım. Ev yanıyordu her yerden alevler çıkıyordu. O anda Ramazan Kızıldağ'ın evinizi yakarım tehditlerini hatırladım. Annemi uyandırdım. Ayrıca evde ablam ve bir yeğenim daha var alt katta 4 kişiyim. 

Ateşi gördüğünde evimizi yaktılar diye anneme söyledim. Komşu Arzu yangını görünce iki kova suyla geldi. Sonra itfaiyeyi aradık. İtfaiye geç geldi ama o zaman kadar söndürdük. Jandarma yaklaşık bir buçuk saat sonra geldi. Jandarma'ya haber verdiğimizde, "Evimizin kundaklığını tehdit eden kişinin etrafta olduğu için tehlikede olduğumuzu belirttik, ancak jandarma ekiplerimiz başka yerde  daha kötü bir durum olursa arayın cevabı verdi. 

İki katlı yakılmak istenen evde üst katta 8 kişi, alt katta 4 kişi olmak üzere 12 kişi yaşıyor bunların biri bebek 4'ü de çocuk. Otomobilin evin önünden ayrıldığını gören bir kaç tanıkta var. 

Evimizi kundaklayan kişi uyuşturucu kaçakcılığı ve taciz, dolandırıcılık, 13 yaşındaki kız çocuğuna tecavüz gibi suçlardan aranıyor ve erkek kardeşinin kimliği ile geziyor, bu durumu bildirmek için ertesi gün savcıya gittim, yapacak bir şey olmadığını yapılacak şeyi jandarmanın yaptığını söyledi. Devriye sayısını artırabileceğini söyledi. Bunları yaşadığımız için ben ve ailem uyuyamıyoruz."

Kaynarca'da yaptıkları koruma talepleri kabul edilmeyen aile dün Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığına giderek can güvenliklerinin korunması için başvuruda bulundu.