Türk Tabipleri Birliği’nden (TTB) yapılan yazılı açıklamada güncel veriler üzerinden Covid-19 aşılama süreciyle ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Türkiye’de aşılama verilerini aktaran TTB, bu çerçevede iller arası aşılama farklarını, 65 yaş üstü vatandaşların aşılanmasını ve illere göre 65 yaş üstü kişilerde aşılanma oranlarını kamuoyunun dikkatine sundu.

TTB’den yapılan açıklamada aşılamayla ilgili özetle şu ifadelere yer verildi:

Aşının etkisi

“Temel üreme sayısı 2,5 ile 3,5 arasında olan bir enfeksiyon hastalığında, yüzde 100 etkili ve yaşam boyu bağışıklık sağlayan bir aşının toplum bağışıklığını da sağlayabilmesi için toplumun yüzde 60’ı ile yüzde 72’sinin; aşı yüzde 80 etkili olduğunda ise toplumun yüzde 75’i ile yüzde 90’ının aşılanması gerekmektedir.

“Daha düşük düzeyde bir etki ise tüm toplumun aşılanmasını gerektirir. Bu aşamada, 18 yaş altı nüfus ve belli hastalıkları olanlara aşı yapılmayacağını göz önüne aldığımızda, yüzde 100 etkili bir aşıyla bile kapsam dahilindeki her bireyin aşılanması çok önemlidir. Bu durumda göçmenler dahil en az 65 milyon insanın aşılanması gerekmektedir.

Türkiye’de aşılama

“Belirtilen 65 milyon kişi için gereken 130 milyon doz aşının şu ana kadar 14,5 milyon dozu temin edilmiş ve öncelikli gruplara aşı yapılmaya 14 Ocak 2021 itibariyle başlanmıştır.

“Türkiye’de açıklanan verilere göre 01.03.2021 tarihi itibarıyla bir doz aşı alan kişi sayısı 7.045.000; iki doz aşı alan kişi sayısı 1.849.000’dir.

“14 Ocak’ta başlayan aşılamada günlük ortalama 200 bin doz aşı uygulanmaktadır. Uygulanması gereken 121 milyon doz daha aşı olduğuna göre bu hızla aşılanma aylarca sürecektir.

Aşılamada iller arası fark

“Yine Türkiye’de 01.03.2021 tarihi itibarıyla bir doz aşı olan kişi sayısında, iller arasında büyük bir fark gözlenmektedir (Şırnak %1,5; Çanakkale %14,4). 

“İllerde bir doz aşı olan kişilerin o ilin nüfusuna oranı 34 ilde %10,0 ile %14,4; 33 ilde %6,0 ile %9,9; 14 ilde (Şırnak, Hakkâri, Ağrı, Şanlıurfa, Siirt, Mardin, Muş, Bitlis, Diyarbakır, Batman, Bitlis, Van, Gaziantep, Iğdır) %1,5 ile %5,0 arasında değişmektedir.

“Bu farkın ortaya çıkmasında, aşılamanın bu aşamada ağırlıklı olarak 65 yaş ve üzeri grubunda uygulanması, önemli bir nedendir. Bir diğer önemli neden de eşitsizliktir.

“Bu alanda çalışan bilim insanları; verilerin yaşa göre standardize edilmemiş kaba hız verileri olduğunu, bu şekliyle değerlendirmenin hatalı olabileceğini, standardizasyon yapılmazsa yaşanan eşitsizliklerin fark edilemeyeceğini, diğer bir deyişle gizlenmiş olacağını bilmektedir.

65 yaş üstü aşılanma oranı

“Sağlık Bakanlığı’nın en son dört ay önce açıkladığı, COVID-19 Haftalık Durum Raporu’nda Türkiye’de COVID-19 nedeniyle ölümlerin %73'ünün 65 yaş ve üzeri kişilerde meydana geldiği belirtilmişti.

“Sadece bu veri bile Sağlık Bakanlığı’na 65 yaş ve üzeri kişileri aşılamanın ne kadar önemli olduğunu hatırlatmalı; COVID-19 aşılamasında benimsenmesi gereken yaklaşım, geride bir kişiyi bile bırakmamak anlayışı olmalıydı. Ancak Türkiye’de 24.02.2021 tarihinde 65 yaş ve üzeri grubunda aşılanma oranı %69,3’tü.

İllere göre 65 yaş üstünün aşılanması

“65 yaş ve üzeri grubunun iller bazında oranlarına bakıldığında aşılamadaki eşitsizlik gün yüzüne çıkıyor.

“65 yaş ve üzeri grubunda en yüksek aşılanma oranları Ankara (%86,8), Eskişehir (%83,9) ve Osmaniye (%81,6) illerinde gerçekleşmiştir. 65 yaş ve üzeri grubunda en düşük aşılanma oranları ise Hakkâri (%19,8) Şırnak (%21,3) ve Siirt (%24,3) illerinde gerçekleşmiştir. 65 yaş ve üzeri grubunda aşılanma oranları, Güneydoğu Anadolu’da en düşük düzeydedir.

“Aşılanma oranı en düşük olan iller aynı zamanda son iki haftadaki verilere göre 100.000 nüfusa en düşük vaka oranlarının da görüldüğü illerdir.

“Sahadan alınan bilgilere göre aşılamada yaşanan eşitsizliğin temelinde iktidarın politikalarına duyulan güvensizlik ve bakanlığın COVID-19 aşılamalarını başvuruya dayalı randevu sistemi ile planlanması nedeniyle anadilinde sağlığa erişim imkanının olmaması esas nedenler arasında görülmektedir.

Aşılamanın az olduğu illerde sağlık çalışanları

“(…) Buna ek olarak aşılanma oranı çok düşük olan illerde, sağlık personelinin aşılanma oranının da ülke sağlık çalışanı aşılanma ortalamasına göre düşük olduğu bilinmektedir.

“Toplumun aşı kabulünün sağlanmasında sağlık çalışanlarının rol model etkisi göz önünde tutulmalıdır.

Tereddütler

“Üstelik Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, 2019 yılında aşı kararsızlığı, küresel sağlığı tehdit eden 10 başlık arasındadır. Türkiye aşılanma oranları göz önüne alındığında, Sağlık Bakanlığı’nın sağlık çalışanları ve toplum üzerinde etkili bir aşı kabul çalışması yapmadığı, mevcut yönetim anlayışının aşıya güven duygusu oluşturamadığı söylenebilir.

“Dolayısı ile Türkiye aşı tedariki ve dağıtımındaki zorlukları çözmede başarılı olsa bile COVID-19 aşısına karşı oluşan tereddütleri engelleyemezse salgını önlemek için gereken aşılama oranlarına ulaşamama riskiyle yüz yüze gelecektir."

Bakanlığa 3 soru

İller ve bölgeler arası aşılanma oranlarında eşitsizlik olduğunun verilerle ortada olduğunu belirten TTB, Sağlık Bakanlığı’na şu üç soruyu yöneltti:

  • Vaka sayılarının diğer illere göre düşük olmasının nedeni hastalığı geçirmeleri mi? Yeterli test yapılmaması mı? Etkili bir temaslı takibi yapıl(a)maması mı? Yoksa her üçü müdür? TÜİK ile birlikte yapılan seroprevalans çalışmasının illere göre sonuçları kamuoyu ile neden paylaşılmamaktadır?
  • Risk gruplarında aşılamaya geçmeden önce örneklem üzerinden PCR’a ve antikor düzeyine ve yine antikoru negatif olanlarda ikinci doza geçmeden PCR ve antikor düzeyine bakılmış mıdır?
  • Aşı sonrası istenmeyen etki sürveyansı yapılıyor mu? Yapılıyor ise bu sürveyans sonuçları neden paylaşılmamaktadır?