IŞİD'in Eylül-Ekim 2014'te Kobani bölgesine yaptığı saldırılar üzerine Türkiye'nin farklı şehirlerinde "Kobani'ye destek" adıyla başlayan eylemlerle ilgili açılan davanın 15. duruşmasının 7. oturumu dün görüldü. 

Davada, aralarında HDP eski eş genel başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş, DBP eski Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel ve Ertuğrul Kürkçü'nün bulunduğu 21’i tutuklu 108 kişi yargılanıyor. 

Bianet'in haberine göre Sincan Cezaevi Kampüsü'ndeki Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen oturumda, Sincan Cezaevi'nde tutulan siyasetçiler hazır bulundu. Farklı cezaevlerinde bulunan siyasetçiler Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi aracılığıyla duruşmaya bağlandı.

Duruşmaya Edirne F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi'nden bağlanan Selahattin Demirtaş şunları söyledi: "İddianamelerde ve mütalaalarda bir çarpıtma var. Keşke mahkemeniz gerçeğin peşinde olsa... Hiçbir mütalaada, iddianamede Çözüm Süreci'nden bahsedilmiyor. Mütalaa Çözüm Süreci yokmuş gibi davranıyor.

"Demokratik Toplum Kongresi'nin (DTK) Cemil Çiçek imzasıyla Meclis’e davet edildiğini görmüyor ama Yargıtay’ın DTK’ya ilişkin kararını görüyor. DTK’nin hala yasal çalışma yürüttüğünü görmüyor. AKP’nin o dönemdeki politikaları yokmuş gibi davranıyor. O dönemin Başbakanı Erdoğan’ın ‘Benim MİT müsteşarım gidip İmralı’ya görüşecek’ dediğini görmüyor. 

"O dönemin Hükümet Sözcüsü Arınç, ‘Bizim dönemimizde PKK bayrağını açmak suç olmaktan çıktı’ diyor. O dönem herhangi bir savcı çıkıp bunlar suç diyebilir miydi?

'Erdoğan tanık olarak dinlensin'

"Sırrı Süreyya Önder, devlet görevlisinin yanında konuşuyor. Ne devlet görevlisi ne Erdoğan inkar etti. Belgelerde, Erdoğan ‘Ben Apo’yla anlaştım’ diyor ama savcı bunu görmüyor. Hangi konuda anlaştınız diye niye sormuyor? Hangi konuda anlaştıklarını bilmiyoruz.

"Başbakanın İmralı’da Öcalan’la anlaştığı anda, arkadaşlarımla ‘Sayın Öcalan’ dediğimiz için yargılanıyoruz. Savcılık o süreci unutturmaya çalışıyor.

"Başka ne yok bu dosyada? IŞİD yok. IŞİD'in yaptıkları yok mütalaada, Türkiye şehirlerindeki IŞİD katliamları yok. Bunlara yer vermezseniz kimse neden Kobani için çağrı yaptığımızı anlayamaz. Başka ne yok, 2013-2020 tarihleri arasında HDP binalarına, HDP yöneticilerine yönelik saldırılar yok.

"Adana, İstanbul binalarımız bombalanmış, Genel Merkezimiz yakılmış, çalışanımız 52 kurşunla öldürülmüş, parti çalışanımız minibüsle canlı canlı yakılmış, Diyarbakır mitingimiz bombalanmış ama bunlar dosyada yok.

"Savcı dosya ile ilişkili AİHM kararlarını da görmüyor. Savcı bunlar yokmuş gibi davranıyor. Buna karşılık örgütten kaçmış ve kendini kurtarmaya çalışanların, bize iftira atanların varlığını görüyor...

"Dışişleri Bakanlığına yazı yazılarak 2012’den bugüne kadar PYD yetkilileriyle kaç kere görüşmüşler, ne konuşmuşlar sorulsun istiyorum. 2007’de İmralı’daki avukat görüşlerinin tam kaydını istiyorum. Adalet Bakanlığı’ndan belgeler istenilsin...

"İmralı’da ne tür anlaşmalar yapıldı? O dönem görev yapan MİT müsteşarı Emre Taner, İçişleri Bakanı Efkan Ala ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan, Ahmet Davutoğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın tanık olarak dinlenmesini talep ediyorum".