Gelecek Partisi Sakarya, Dış İlişkilerden Sorumlu Başkan Yardımcısı Haluk İkizoğlu, günümüzde 272 milyondan fazla insanın doğduğu ülkeden göç etmek zorunda kaldığını belirterek, “ İnsan hakkı ihlalleri, yoksulluk, siyasi baskı, zulüm, savaş gibi sebepler insanları yurtlarından koparıyor. İnsan, insanlıkla olan imtihanını kaybediyor” dedi.
ONURLU BİR YAŞAM İÇİN ÜLKELERİNDEN KAÇIYORLAR
Haluk İkizoğlu, yaptığı açıklamada, 18 Aralık’ın BM Uluslararası Göçmenler Günü olarak kutlandığını hatırlattı. Bu gün göçmen sorununun dünyanın en büyük sorunu olduğunu vurgulayan İkizoğlu, “Ne yazık ki bu gün 272 milyondan fazla insan göçmen durumunda. Yani dünya nüfusunun yüzde 3,5’i daha iyi yaşam için ülkesinden kopmak zorunda kaldı. Ayrıca yine bu gün 2. Dünya Savaşı’ndan beri en geniş çaplı göçmen hareketi yaşanıyor. Ne yazık ki milyonlarca insan kendi yaşadığı ülkesinden kaçarak insan onuruna yakışır bir hayat kurmak için dağları, denizleri, çölleri, yolları aşmaya çalışıyor” diye konuştu.
ÇOCUKLARININ ÖLÜMÜ PAHASINA
Mültecilerin, insan hakları ihlalleri, gelir dağılımındaki adaletsizlik, yoksulluk, siyasi baskı, zulüm, savaş gibi sebeplerle yerini yurdunu terk ettiğinin altını çizen İkizoğlu, açıklamasını şöyle sürdürdü:
“İnsan, insanlıkla imtihanını kaybettiği, sadece kendisini düşünüp, diğerine yaşam hakkı vermediği sürece göçmen olayı bitmeyecek. Düşünün bir insanın dünyada en kıymetli şeyi evladı. Bir anne baba çocuğunun boğularak ölme riskini bile göze alarak, uyduruk lastik bir bota binip denizi, nehri aşmaya çalışması gerçekten üzerinde çok çok düşünülmesi gereken bir konu. Aslında konu çok açık. Kendi ülkesinde onurlu bir yaşam olsa, bu insanlar çoluk çocuğunun ölümüne göze alarak bu maceraya atılmaz. Hiçbir insan atılmaz.”
NEDEN ZENGİN ARAP ÜLKELERİ DEĞİLDE BATIYA GÖÇ EDİYORLAR
Haluk İkizoğlu, ne yazık ki bu gün göçmenlerin önemli bir bölümünü Müslümanların oluşturduğuna dikkat çekerek şunları kaydetti:
“Niçin bu insanlar ülkelerinden kaçıyorlar. Niçin petrol zengini Müslüman Katar, Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan gibi ülkelere değil de, ölümü göze alarak ABD, Kanada ve Batı ülkelerine gitmek istiyorlar. Nedeni çok basit, insanca, insan onuruna yakışan bir yaşam için. Baskının, zulmün, adaletsizliğin, adam kayırmanın olmadığı, eşit şartlarda yarışarak onurlu bir yaşam sürmek, çocuklarına bir gelecek hazırlamak için. Ne kadar acı değil mi? Bir ülkede demokrasi, adalet ve özgürlük yoksa o ülkenin insanları vatanlarından kopmayı bile göze alıyorlar. Çünkü insan onurlu bir yaşam sürmek ister.”
