Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yargının siyasallaştığı eleştirilerinin yükseldiği bir dönemde adli yıl açılış töreni için yine Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nı seçti. Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu’nun katıldığı, hakim ve savcılara katılımın zorunlu tutulduğu törene baro başkanları davet edilmedi.

Törendeki konuşmasında baroların sert eylemlerle eleştirdiği, bir kentte birden çok baro kurulmasının yolunu açan "çoklu baro" yasasını savunan Erdoğan, Türkiye’de adalet sisteminin iyileştirilmesine dönük yargı reformlarının kesintisiz süreceği mesajını verdi.

Erdoğan, avukatları ve baroları yargı sisteminin en önemli unsurlarından sayarken, bu konuda rahatsızlık yaşadığını söyledi ve sözü açlık grevinde hayatını kaybeden avukat Ebru Timtik ile grevi sürdüren avukat Aytaç Ünsal’a getirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, adil yargılanma talebiyle başlattığı açlık grevininin 238'inci gününde hayatını kaybeden İstanbul Barosu avukatlarından Ebru Timtik’ten "ısrarla açlık grevini sürdüren bir avukat" diye söz etti.

Timtik’in fotoğraflı pankartının İstanbul Barosu binasına asılmasını manidar, avukatların cübbeleriyle cenazeye katılmalarını da "kabul edilemez" bulduğunu ifade eden Erdoğan, "Bu yapılan işlerin avukat-müvekkil işleriyle ilgisi olmadığı açıktır. Diğer kurumlarda terör örgütleriyle böylesine içli-dışlı olan kişiler nasıl mesleklerinden men edilebiliyorsa, avukatlar için de böyle bir yöntemin gerekip gerekmediği tartışılmalıdır" çıkışında bulundu.

Yargının hiçbir unsurunun herhangi bir ideolojinin unsurunun emrine giremeyeceğini savunan Erdoğan, sözlerini "Bir adalet kurumu olması gereken kimi baroların, terör örgütlerinin arka bahçesi, propaganda aracı, yasa dışı faaliyetlerinin kılıfı haline dönüşmesi çok acıdır" ifadeleriyle sürdürdü.

Erdoğan’ın "Uyuşturucu baronunu savunan avukat uyuşturucu tüccarlığına, katili savunan avukat cana kast etmeye, hırsızı savunan avukat hırsızlığa kalkışmıyorsa, teröristin avukatlığını yapanın da teröristliğe soyunması mümkün değildir. Bu kanlı yolun önünü kesmek için gerekeni yapacağız" sözleri de, avukatların meslekten men edilmesinin yolunu açacak yeni bir düzenlemeyle ilgili soru işaretleri yarattı.