Cihatçı terör örgütü IŞİD tarafından 10 Ekim 2015 yılında Ankara'da gerçekleştirilen ve Türkiye'nin en katlı katliamı olarak tarihe geçen 10 Ekim Ankara Garı Katliamı dosyasının firari sanıklar yönünden devam eden davasında 17. duruşma bugün Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Davanın 19 Temmuz'da görülen bir önceki duruşmasında IŞİD'in Türkiye sorumlusu olduğu iddia edilen Kasım Güler tanık olarak dinlenmiş, Güler "Kırmızı bültenle arandığım dönemde MİT beni operasyonla aldı. MİT’te 80 gün kaldım. Her şeyi kabul ettim" demişti. Öte yandan mahkeme heyeti Ahmet Davutoğlu, Ümit Özdağ ve Kemal Kılıçdaroğlu’nun dinlenmesi talebinin reddine karar vermişti. 10 Ekim Katliamı ile ilgili dosyası ana davadan ayrılan tek tutuklu sanık Erman Ekici ile 16 firarinin yargılamasına bugün Ankara Adliyesi’nde devam ediliyor. Bugün Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye devam eden duruşmada firari sanıkların yanı sıra Erman Ekici de insanlığa karşı suçlar yönünden yargılanıyor. Duruşmada, "Türkiye Emiri" olduğu söylenen Kasım Güler de tanık olarak dinlendi. MİT'in sınır ötesi operasyonuyla yakalanan ve firari sanıklar hakkında bilgi sahibi olan Güler "2014 yılında Konya'da El-Kaide operasyonu ile cezaevinde girdim ve cezaevinden çıkınca Suriye'ye gittim. DEAŞ kurulunca bir müslüman olarak kalmak istedim" dedi. "O DÖNEM BİR SORUN OLMUYORDU" Kendisini Suriye'ye IŞİD'in sınır emiri olan ve davanın firari sanıklarından İlhami Balı'nın geçirdiğini söyleyen Güler, "2014-2015'te Türkiye Suriye arası ayda 2-3 kez gidip geliyordum. Karakol komutanı da biliyordu, o dönem bir sorun olmuyordu" diye konuştu. Güler şöyle devam etti: "2021 Nisan'ında MİT operasyonu ile Suriye'de yakalanıp Türkiye'ye getirildim. 74 gün MİT'in elinde, bilmediğim bir yerde kaldım, işkence gördüm. O dönem yalnız ben değil hem Türk hem yabancı yüzlerce kişi sınırdan iki tarafa da geçerdi. Karakol hiç sorun yapmazdı, bazen yakalasa da hemen bırakırdı." MAHKEME BAŞKANINDAN TEHDİT: SALONU BOŞALTIRIM, TANIĞI DA GÖNDERİRİM Kasım Güler avukatların sorduğu sorulara cevap vermek istemediğini belirtti. Mahkeme başkanı ise Kasım Güler'e yöneltilen IŞİD ve IŞİD'le bağlantısına ilişkin sorulara, "Kendisi bu mahkemenin sanığı değil, şahit olarak dinliyoruz" diyerek müdahale etti. Salondan gelen tepkiler üzerine, mahkeme başkanı “Salonu boşaltırım, tanığı da gönderirim” diye tehditte bulundu ve devamında tanık Kasım Güler'in sorgusunu keserek duruşmaya 15 dakika ara verdi. Aranın ardından Kasım Güler, 2015’ten 2015'ten sonra canlı bombaları da örgütleyen IŞİD Adıyaman örgütünün sorumlusu olan Mustafa Dokumacı ile Rakka'da mescitte üç-dört kez konuştuğunu ancak eylemleri hakkında bir bilgisi olmadığını söyledi. 10 EKİM’İ ANANLARA YÜZLERCE DAVA 10 Ekim Ankara Katliamı’nı “siyasi katliam” olarak niteleyen avukat Linda Sevinç Hocaoğluları, “Gerçeğin açığa çıkmasını istiyoruz. Soruşturmanın sağlıklı yürütülmesi, sorumluların yargı önüne çıkması için çabalıyoruz. 10 Ekim günü o alana gaz sıkan tek bir polis yargılanmadı. Yargının bu katliama sessiz kaldığı bir durum söz konusu” dedi. 10 Ekim Katliamı davası mağdurları ve katliamı anmak isteyenlere yüzlerce dava açıldığını, katliama ilişkin anma ve etkinliklerim polis tarafından engellendiğini belirten Hocaoğulları’na mahkeme başkanı, “Ne yapalım biz bunları. Hepsi kendi yargılamalarında biz ne yapalım” dedi. Hocaoğulları 10 Ekim aileleri ve avukatlarına yönelik yargı kararlarını anlatmaya devam etti. SANIK AVUKATI AİLELERİ HEDEF ALDI Duvar’dan Serkan Alan’ın aktardığına göre; sanık Avukatı Heyyam Fidan'ın sözleri tansiyonu yükseltti. Fidan "Burada 'Adalet istiyoruz' diyenlerin buna hakkı yoktur. Bu ülkede 'Atatürk'ü sevmiyorum, laikliği savunmuyorum' diyenlere 'Yallah Arabistan'a' deniyor. Şeriatla yönetilen Suriye'ye gidince IŞİD'çi olduğu söyleniyor. Suriye’ye giden herkes IŞİD'li mi oluyor? Bunları söyleyenler ırkçılık yapıyordur" dedi. Mahkeme Başkanı ve ailelerin uyarmasının ardından avukat, ailelerden birine "Soytarı" diye hakaret etti. Salondaki tansiyon yükselince davaya 15 dakika ara verildi. Aranın ardından beyanlarına devam eden sanık avukatı Fidan, “Benim hakkımda IŞİD’li avukat diyen gazeteci Erk Acarer sonra Almanya'da bıçaklandı ama maalesef ölmedi” ifadesini kullandı. ARA KARAR VERİLDİ Savcının tutuklu sanık Erman Ekicinin tutukluluğunun devamına, firari sanıkların yakalama kararlarının infazının beklenmesine ve taleplerin mahkeme tarafından değerlendirilmesi mütalaası üzerine duruşmaya ara verildi. Aranın ardından Mahkeme Heyeti ara kararları açıkladı. Kararda; Yunus Durmaz’ın tapelerine ilişkin evrakları göndermeyen Gaziantep Ağır Ceza Mahkemesinden yeniden istenilmesine karar verildi. Avukatların, katliamda ihmali olan kamu görevlilerine ilişkin idari soruşturma raporlarının getirilmesi taleplerinin reddine, sanıkların istihbarat raporlarının getirtilmesi talebinin reddine, sanıklar hakkındaki araştırma tutanaklarının istihbarat Daire Başkanlığından istenilmesine, Türkiye’de yakalanan IŞİD yöneticisi Bashar Hattab Ghazal Al Sumaidai hakkındaki soruşturma evraklarının istenilmesine karar verildi. Duruşma 27 Aralık 2022 saat 10.00'a ertelendi. AVUKATLARDAN ÇAĞRI 10 Ekim Ankara Katliamı Davası Avukat Komisyonu, duruşma öncesi sosyal medyadan yaptıkları açıklamada kamuoyuna davayı takip etme ve duruşmaya katılma çağrısı yaptı. Avukatların açıklamasında şöyle denildi: "2015 senesinde iki seçim arasında ne oldu? Yüzlerce insan öldü, yüzlerce insan yaralandı. Milyonlarca insan da hafızasından silemeyeceği derin yaralar adlı. Sokağa çıkmaya korkulan o sürecin failleri kimdi peki? Bu sorunun cevabını alabilmek için 7 yıldır adliye koridorlarında adalet diye haykıran müvekillerimizle birlikte hukuk mücadelesi veriyoruz. Bunca zamanda büyük bir çabayla dosyaya kazandırılan binlerce evrak gösterdi ki bu katliamları bildiren istihbaratlar gizlenmiş, IŞİD'liler adım adım izlenmiş, sınır hattı kevgire dönmüş, katillerin sırtı sıvazlanmış, fakat 'öfkeli çocuklara' engel olunmamış! Somut delillere rağmen 7 yıldır katliama yol veren tek bir kamu görevlisi bile adliyeye getirilmedi. Fakat adalet peşinde koşan müvekillerimiz yargılandı, cezalandırıldı. Mahkemelerin direnci ilk günkü gibi devam ediyor. Ancak bizim hukuk mücadelemiz ilk gün ilk günden daha dirençli. İki seçim arasında olanları ortaya çıkarmak, ülkeyi kan gölüne döndürenleri yargılatmak ve cezalandırılmalarını sağlamak için herkesi davayı takip etmeye, katliamın 7. yılında 6 Ekim 2022 Perşembe günü saat 10.00'da Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek duruşmaya katılmaya çağırıyoruz. 10 Ekim'i unutma, unutturma."