TV100’de değerlendirmelerde bulunan Bakırhan, yürütülen süreci “barış ve demokratik toplum süreci” olarak tanımladı ve son aylarda atılan adımları “tarihi nitelikte” diye yorumladı. Abdullah Öcalan’ın çağrısının kimse tarafından beklenmediğini söyleyen Bakırhan, bunun “ezber bozan” bir gelişme olduğunu belirtti.
Hükümetin daha yapıcı adımlar atması gerektiğini ifade eden Bakırhan, kayyum uygulamalarının sona erdirilmesi ve cezaevlerindeki koşulların iyileştirilmesinin toplumdaki barış beklentisini güçlendireceğini söyledi.
MHP lideri Bahçeli’nin “Gerekirse İmralı’ya giderim” sözlerini tutarlı bulduğunu ifade eden Bakırhan, Kürt meselesinin “bir link bağlantısına indirgenecek kadar basit olmadığını” vurgulayarak yüz yüze temasların önemine dikkat çekti.
CHP’nin İmralı görüşmelerine ilişkin yaklaşımını da değerlendiren Bakırhan şöyle konuştu:
“CHP, Cumhuriyet’in kurucu partisidir; bu yüzyıllık meselede sorumluluğu da vardır. Çözümünde rol alması gerekir. İktidar hedefi olan bir parti, Türkiye’nin en temel meselesinde cesur olmalı ve risk almalıdır.
Cumhuriyet Halk Partisi'nin ‘İmralı'ya gidilsin mi, gidilmesin mi?’ ya da ‘SEGBİS bağlantısı kurulmasın mı?’ tartışmasını talihsiz buluyorum. Bu tutum beni üzdü. CHP’nin süreçte daha aktif ve yapıcı bir rol üstlenmesi gerekiyor.”
Anayasa tartışmalarının şu aşamada gündemlerinde olmadığını belirten Bakırhan, önceliğin sürecin çözümüne verilmesi gerektiğini, ardından Türkiye’nin demokratik ve kapsayıcı