Eşitlik İçin Kadın Platformu (EŞİK), 11 yıl önce yürürlüğe giren İstanbul Sözleşmesi’nin hâlâ geçerliliğini koruduğunu vurgulayarak önemli bir açıklama yaptı.

Kadınlar cesaretinden vuruluyor
Kadınlar cesaretinden vuruluyor
İçeriği Görüntüle

Platform, Türkiye'nin 2021 yılında sözleşmeden “çekildiğini” ilan etmesine rağmen, sözleşmenin hem ulusal hem de uluslararası hukuk açısından bağlayıcılığını sürdürdüğünü vurguladı.

İstanbul Sözleşmesi, 1 Ağustos 2014’te yürürlüğe girmişti. Kadınlara ve toplumsal cinsiyete dayalı şiddeti önlemeye yönelik uluslararası bir belge olan sözleşme, Türkiye'nin çekilme kararına rağmen tartışılmaya devam ediyor.

EŞİK açıklamasında şu hukuki dayanaklara dikkat çekti:

  • Anayasa’nın 90. maddesi: Uluslararası sözleşmelerin iç hukukta kanun hükmünde olduğunu belirtiyor.
  • 6284 sayılı Kanun: Şiddete karşı koruma önlemleri içeriyor ve sözleşmeye dayandırılıyor.
  • 6251 sayılı Onay Kanunu: İstanbul Sözleşmesi’nin TBMM’de onaylandığını hatırlatıyor.
  • AİHM içtihatları: Avrupa Konseyi üyesi ülkelerin, sözleşmeye taraf olsun olmasın, sözleşmenin ilkeleri doğrultusunda yükümlülük taşıdığını ortaya koyuyor.

Platform, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) kadınlara karşı şiddet davalarında, sözleşmeye taraf olmayan Avrupa Konseyi üyelerini dahi mahkum ettiğini hatırlatarak, sözleşmeye uygun davranmanın evrensel bir yükümlülük olduğunu belirtti.

Açıklamada şu mesaj öne çıktı:
“Kadınların, çocukların, LGBTİ+’ların yaşam hakkı siyasal pazarlıklara kurban edilemez!”

EŞİK, İstanbul Sözleşmesi’nin uygulanmamasının “açıkça cinskırıma göz yummak” anlamına geldiğini belirtti ve devletin sözleşmeyi hayata geçirme sorumluluğunun altını çizdi.

İstanbulSözleşmesiYaşatır etiketiyle yapılan çağrıda, sözleşmenin uygulanmasının devletin görevi, talep etmenin ise toplumun hakkı olduğu vurgulandı.

Kaynak: bianet