CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı ve cezaevindeki İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, diplomasının sahte olduğu iddiasıyla açılan davada bugün Silivri’de (Marmara Cezaevi) mahkeme karşısına çıkıyor.
İddianameye göre, İmamoğlu “zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik” suçlamasıyla 2 yıl 6 aydan 8 yıl 9 aya kadar hapis talebiyle yargılanacak. Mahkumiyet halinde TCK 53 kapsamında kamu görevi ve seçme-seçilme hakları da sınırlandırılabilir. Türkiye’de cumhurbaşkanlığı adayı olabilmek için üniversite mezuniyeti şart.
İmamoğlu’nun savunması
DW Türkçe’nin edindiği bilgiye göre İmamoğlu’nun avukatları, duruşmada şu noktaları vurgulayacak:
İmamoğlu, başvurusunu kendi belgelerinde hiçbir değişiklik veya sahtecilik yapmadan yaptı.
İstanbul Üniversitesi yönetimi, yatay geçiş başvurusunun uygun olduğuna karar verdi.
İddia edildiği gibi “Doğu Akdeniz Üniversitesi’nde okuyor gibi gösterme” durumu söz konusu değil; tüm belgelerde Girne Amerikan Üniversitesi ismi yer alıyor.
Üniversitenin idari bir hatası sonucu geçiş kütüğünde “Doğu Akdeniz Üniversitesi” yazıldı; bu, İmamoğlu’nun hatası değil.
Diploma iddiaları ve iddianame
İddianameye göre, 18 Eylül 2024’te CİMER’e yapılan başvuru sonrası 1 Ekim 2024’te savcılığa şikâyet sunuldu ve soruşturma başlatıldı.
İmamoğlu’nun belgeleri, yüksek lisans ve askerlik başvurularında kullanıldığı iddiasıyla “resmi belgede sahtecilik” suçlaması zincirleme şekilde işlendiği öne sürüldü.
İdari süreç ve iptal kararı
İstanbul Üniversitesi, 18 Mart 2025’te 28 kişinin diplomalarını “yokluk ve açık hata” gerekçesiyle iptal etti.
İmamoğlu’nun avukatı, kararın anayasa ve idare hukukuna aykırı olduğunu belirterek İstanbul İdare Mahkemesi’nde dava açtı.
5 Ağustos 2025’te İmamoğlu’nun diploma bilgileri e-Devlet ve üniversite veri tabanından silindi.
Duruşma ve siyasi boyut
İmamoğlu’nun ilk duruşması 12 Eylül 2025, saat 11.00’de Silivri (Marmara) Cezaevi’nde görülecek. Dava, sadece ceza değil, olası siyasi yasaklar açısından da kritik bir öneme sahip.
Süreç, CHP’nin Cumhurbaşkanı aday belirleme takvimini ve Türkiye’de iç siyasetteki dengeleri doğrudan etkileyebilecek bir yargı süreci olarak takip ediliyor.
