TÜRKİYE

Kartalkaya faciası davasında sanıklar savunmalarını yaptı

Bolu Kartalkaya Kayak Merkezi’ndeki Grand Kartal Otel yangınıyla ilgili davada ikinci duruşmada sanıklar savunmalarını yaptı, aileler ise tepkilerini dile getirdi. Cumhuriyet Savcılığı, bazı sanıklar için binlerce yıla varan hapis cezası talep ediyor.

Bolu 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada, 21 Ocak’ta Grand Kartal Otel’de çıkan yangın sonucu 78 kişi hayatını kaybetmiş, 133 kişi yaralanmıştı. Davanın ikinci duruşmasında sanıklar savunmalarını yaparken, aileler tepkilerini yüksek sesle dile getirdi.

Sanıkların savunmaları:

Otel sahipleri ve yönetim kurulu üyeleri, iş güvenliği ve yangın önlemleriyle ilgili sorumluluklarını reddetti. Tutuklu sanıklardan Ceyda Hacıbekiroğlu, yangından üç gün sonra kurulan “İş güvenlik acil yapılacak durumlar” WhatsApp grubuna ilişkin olarak, “Olaydan sonra babam tutuklanınca bana haber gönderdi. İş başa düştü, ne yapılması gerekiyorsa yapılsın denildi. Depremden sonra nasıl binaların sağlamlığı kontrol ettiriliyorsa, bizde de yangından sonra kontrol yapıldı. Benim Grand Kartal Otel ile ilgili hiçbir sorumluluğum yok, tahliyemi istiyorum” dedi. Bunun üzerine aileler, “Utanmıyor musun, hala nasıl sorumluluğum yok diyorsun?” diyerek tepki gösterdi.

Otel sahibi Halit Ergül, savunmasına, “Olayın olacağını bilseydim kendim, eşim ve çocuklarımı otelde yatırmazdım, kendim kapatırdım” diye başladı. Ergül’ün açıklamaları sırasında mağdur avukatlar, “Katil!” diyerek tepki gösterdi. Ergül, yangının büyüme nedeninin LNG olduğunu belirtirken, otelde kendisinin, eşinin, çocuklarının ve misafirlerin kaldığını yineledi.

Gazelle Otel Müdürü Ahmet Demir ise “Savcılık beni kurban olarak seçmiştir. Ben Grand Kartal Otel’de bir sorumluluk taşımıyorum” dedi. Avukatı da, “Sosyal medya mahkemelerinde cayır cayır yargılanıyoruz. Müvekkilimin otelle bir bağı bulunmamaktadır” ifadelerini kullandı.

FQC Global Sertifikasyon çalışanları Ali Ağaoğlu ve Aleyna Beşinci de denetleme sorumluluğu olmadığını belirtti. Bolu İl Özel İdaresi personeli ve itfaiye görevlileri de ihmalsizlik iddialarını reddetti.

Sanıklardan bazıları, savunmalarında telefon mesajları ve WhatsApp konuşmalarını örnek göstererek tanıkları yönlendirmediklerini, işlemlerde hatalarının bulunmadığını ifade etti. Tutuksuz sanık muhasebe müdürü yardımcısı Mehmet Salun, tanıkları yönlendirdiği iddialarını reddetti. Tutuklu sanıklar Mehmet Özel ve Sırrı Köstereli de suçlamaları kabul etmedi.

Ailelerin tepkileri:

Yangında oğlunu kaybeden Zeynep Kotan, “Sürekli aynı yalanları dinlemek ve tavırlar çok rahatsız edici. Çok zorlanıyoruz aynı şeyleri dinlerken. Hem bilirkişi raporlarıyla da çok net veriler var ama kimse sorumluluk almıyor” ifadelerini kullandı. Kotan, duruşmalarda kendilerini yalnız bırakmayanlara teşekkür ederek, “Burada hep beraber canlarımız için olmayı çok önemsiyoruz. Sağ olsunlar Türkiye’nin dört bir yanından destek geliyor” dedi.

Aile avukatları, bazı sanıkların tanıkları yönlendirdiğini ve delillerin karartıldığını öne sürerek, esas hakkındaki mütalaaya ek süre talep etti. Ayrıca yangın sırasında görevli bakanlık yetkililerinin de yargılanması gerektiğini vurguladılar.

Mütalaa ve ceza talepleri:

Cumhuriyet Savcılığı, bazı sanıklar için 78 kez “olası kastla öldürme”, “olası kastla kasten yaralama” ve “nitelikli mala zarar verme” suçlarından binlerce yıl hapis cezası talep etti. Otel teknik ve mutfak personeli, iş güvenliği uzmanları ve bazı şirket yetkilileri için de taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma suçundan 22 yıla kadar hapis cezası istendi.

Duruşma, yarın saat 09.00’a kadar ara verildi. İlk duruşma 10 gün sürmüş, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verilmişti.