Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Hak-İş Konfederasyonu’nun 50. kuruluş yıldönümünde yaptığı konuşmada “emeğin kutsallığı” vurgusu yaparken, DİSK-AR’ın son raporu işçilerin 2025’in ilk on ayında yaşadığı büyük gelir kaybını ortaya koydu.
Erdoğan, ATO Congresium’da düzenlenen programda yaptığı konuşmada, “Alın teri ve emek hiçbir ideolojiye ipotek edilemeyecek kadar kutsaldır. İşçi ve işveren arasındaki ilişki ancak hak temelli bir bakış açısıyla doğru anlaşılabilir” dedi.
Ancak DİSK-AR’ın verileri, emekçilerin yaşadığı ekonomik kaybın boyutunu gözler önüne seriyor. Rapora göre yüksek enflasyon ve ağır vergi yükü nedeniyle, bir işçi 2025’in ilk 10 ayında 106 bin TL gelir kaybına uğradı. SGK kapsamındaki yaklaşık 17 milyon işçinin toplam kaybı ise aynı dönemde 1,8 trilyon TL’ye ulaştı.
TÜİK verilerine göre 2024 sonunda yıllık enflasyon yüzde 44,38, 2025’te asgari ücret artışı ise yüzde 30 seviyesinde kaldı. Bu fark, ücretlerdeki erimenin temel nedenlerinden biri olarak öne çıkıyor.
AKP döneminde en az 35 bin iş cinayeti
Erdoğan konuşmasında iş kazalarına da değinerek, “Evine ekmek götürmek, çocuklarının iaşesini sağlamak için ter döken kardeşlerimizin bu tür facialarda can vermemesi için daha fazla gayret göstermeliyiz” ifadelerini kullandı.
Ancak İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisi verileri, Türkiye’nin “olağanlaşmış” iş cinayetleri tablosunun ağır olduğunu gösteriyor. Buna göre AKP’li yıllarda en az 35 bin işçi çalışırken hayatını kaybetti.
Veriler çarpıcı:
Her gün en az 5 işçi çalışırken ölüyor.
Her gün 18–30 yaş aralığında en az 2 genç işçi yaşamını yitiriyor.
Her hafta 5–18 yaş aralığında en az 1 çocuk işçi çalışırken hayatını kaybediyor.
Her hafta 60 yaş üzeri en az 2 işçi, emekli olmasına rağmen çalışmak zorunda kaldığı için yaşamını yitiriyor.