İstanbul'un Beyoğlu ilçesine bağlı Taksim Meydanı'nda Çarşamba günü sembolik 'duran adam' protestosu gerçekleştiren ikisi çocuk 21 kişiden 19'u İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ndeki işlemlerinin ardından Perşembe gününün ilk saatlerinde İstanbul Adliyesi'ne sevk edildi.
ANKA haber ajansının aktarımına göre, 2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet suçlaması yöneltilen 19 kişiden 18'i 'yurt dışına çıkış yasağı' ve 'imza verme' gibi şartların yer aldığı adli kontrol talebiyle sulh ceza hakimliğine sevk edilirken, göstericiler arasında yer alan bir kişinin tutuklanması istendi.
Olayla ilgili açıklama yapan Avukatın Sesi İnisiyatifi’nden Kerim Bütün, yaşananları “demokratik hakların kullanımına yönelik baskı“ olarak değerlendirdi.
ANKA haber ajansına konuşan Bütün, protestocuların 19 Mayıs 2025’ten bu yana Saraçhane’de gece nöbeti tuttuklarını ve bu kapsamda Gezi Parkı protestoları döneminden bilinen 'duran adam' eylemini gerçekleştirmek istediklerini belirtti.
Eylemcilerin sadece durduklarını vurgulayan Bütün, “hiçbir taşkınlık ya da müdahaleci davranış olmamasına rağmen“ 10 dakika içinde gözaltı işlemi uygulanmasının “siyasi iktidarın demokrasiye yaklaşımını“ ortaya koyduğunu ifade etti.
Bütün, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “... bir diğer gerçekse Taksim Meydanı ve Gezi Parkı korkusudur. İnsanların nerede yürüyeceğine veya nerede duracağına dair bir müdahale demokratik hukuk devletinde mümkün değildir. Avukatın Sesi İnisiyatifi olarak hukuk mücadelemizi sürdüreceğiz, halkın avukatlığını yapmaya devam edeceğiz."
'Duran adam' eylemi, ilk olarak 17 Haziran 2013'te, Gezi Parkı protestolarının devam ettiği bir dönemde performans sanatçısı Erdem Gündüz tarafından Taksim Meydanı’nda gerçekleştirildi.
Gündüz, o gün akşam saatlerinde hiçbir pankart ya da slogan olmadan, Taksim’de Atatürk Kültür Merkezi binasına dönük şekilde sadece durarak dönemin Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) iktidarını protesto etti. Yaklaşık 8 saat boyunca kıpırdamadan ayakta durdu.
Kısa sürede toplumsal bir simgeye dönüşen bu protesto, kamuoyunda "duran adam" adıyla anılmaya başlandı. Türkiye'nin birçok kentinde insanlar benzer şekilde durarak dayanışma gösterdi.
Gezi Parkı olayları
Gözaltılarla sona eren gösteri, Gezi Parkı olaylarının 12. yıl dönümü olan 28 Mayıs'ta gerçekleştirilmişti.
Gezi Parkı olayları, 2013 yılında İstanbul'da Taksim Gezi Parkı’na yapılması planlanan AVM projesine karşı başlayan bir çevre protestosuyla başladı. Polisin sert müdahalesiyle birlikte bu protesto ülke çapında daha da büyüdü.
Olayların ardından birçok protestocu ve aktivist yargılandı. Bu süreçte özellikle Osman Kavala gibi isimler ağır cezalar aldı. Dava kapsamında Türkiye İşçi Partisi milletvekili olan Can Atalay, film yapımcısı Çiğdem Mater, belgeselci Mine Özerden, şehir plancısı Tayfun Kahraman gibi isimler tutuklandı.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) 10 Aralık 2019’da Kavala’nın derhal salıverilmesi yönünde karar verdi. Ancak Türkiye bu kararı uygulamadı.