Kadigil, sosyal medya paylaşımında, “Akbelen dün Zehra Anne’yi kaybetti. Bugün iki şirket daha çok para kazansın diye ömrünü vakfettiği zeytinlerine girdiler” ifadelerini kullandı.
Paylaşımında Türkiye’de hukukun uygulanmasına ilişkin eleştirilerde bulunan Kadigil, şunları belirtti:
“Bak Türkiye’de hukuk dedikleri bu. ‘Hukuka, mahkeme kararına saygı’ dedikleri bu. ‘Kimse hukuktan üstün değil’ diye yatıp kalkıp sayıkladıkları ülke bu. Mahkemelerin tedbir kararlarına rağmen zaten giriyorlardı. Baktılar mahkemelerle uğraşmak yorucu, topladılar Meclis’i, el kaldırıp el indirdiler. ‘Kanun’ deyip geçirdiler zeytin, ağaç, toprak, hayvan, insan ve su düşmanı bir şirket talimatını. Şimdi de jandarma eşliğinde şirket talimatını uyguluyorlar. Sorsan bu dozerler ‘hukuka uygun’ ama yüz yıllık ağaçlarına siper olan bu insanlar, devletine ve kanunlarına karşı duranlar ‘teröristler!’”
Kadigil’in paylaşımı, Akbelen Ormanı’nda yıllardır süren çevre ve zeytinlik mücadelesine dikkat çekiyor. Bölgedeki direniş, köylülerin ve çevre örgütlerinin termik santrallerin genişlemesine ve maden faaliyetlerine karşı verdiği mücadeleyi yansıtıyor.
Akbelen Ormanı, Limak Holding ve IC İçtaş ortaklığıyla işletilen Yeniköy-Kemerköy termik santrallerine yakın bir bölgede bulunuyor. 2019’dan bu yana köylüler, zeytinliklerin ve ormanın korunması için mücadele ediyor.
Kadigil’in paylaşımı, Zehra Yıldırım’ın mücadelesini anmak ve bölgedeki çevre direnişine dikkat çekmek amacıyla yapıldı.