Bayram öncesi artan trafik cezaları ve sosyal medyada yükselen tepkiler, kamuoyunda önemli bir soruyu gündeme taşıdı: Yurttaşa kesilen radar cezalarının asıl amacı AKP’nin dövizle ödediği garanti borçları mı?

Gazeteci Çiğdem Toker, T24’te yayımlanan yazısında bu bağlantıya dikkat çekti. Kamu-Özel İş birliği (KÖİ) projelerine yapılan yüksek dövizli ödemelerin, trafik cezalarındaki sert artışla finanse edilmek istendiğini öne sürdü.

Sosyal Medyada Radar Tepkisi: “Tuzak Kuruluyor”

Bayram öncesinde sosyal medya kullanıcıları, “radar”, “duble yol” ve “Kuzey Marmara” etiketleriyle hız sınırı cezalarına tepki gösterdi. Kullanıcılar, radar uygulamalarının caydırıcılıktan ziyade bir “ceza tuzağına” dönüştüğünü savundu.

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın “30 kilometrede bir radar var” açıklaması, kamuoyundaki eleştirileri daha da alevlendirdi.

CHP’li Alp: “Hedef 1 Trilyon TL Ceza Geliri”

CHP Kars Milletvekili İnan Akgün Alp, TBMM Adalet Komisyonu’nda görüşülen yasa teklifine dikkat çekerek, trafik cezalarının adeta örtülü bir ek bütçeye dönüştüğünü savundu.

2025 yılı merkezi yönetim bütçesinde trafik cezalarından 68 milyar TL gelir beklenirken, yeni düzenlemelerle bu tutarın 1 trilyon TL’ye ulaşabileceği öne sürüldü.

Emeklinin Bayram İkramiyesi Kaybı 7 Yılda 50 Bin TL
Emeklinin Bayram İkramiyesi Kaybı 7 Yılda 50 Bin TL
İçeriği Görüntüle

KÖİ Projelerinde Garanti Yükü Büyüyor

Toker’in yazısında öne çıkan bir diğer başlık ise KÖİ projelerine yapılan garanti ödemeleri. 2025 bütçesinde bu projelere ayrılan tutar 97,6 milyar TL olarak belirlenmiş durumda. Ancak döviz kuru arttıkça, bu yükün yıl sonuna kadar çok daha yüksek seviyelere çıkması bekleniyor.

Gizli Protokoller, Müteahhit Lehine Şartlar

Toker, özellikle Kuzey Marmara Otoyolu örneği üzerinden, bazı projelerin ihale sonrası gizli protokollerle yeniden düzenlendiğini, bu düzenlemelerde müteahhit lehine araç geçiş garantilerinin artırıldığını ve işletme sürelerinin uzatıldığını yazdı.

Yolsuzluk ve Hukuk Eleştirisi

Yazıda Türkiye’nin uluslararası yolsuzluk endekslerinde gerilemeye devam ettiği, son zamanlarda bazı rüşvet dosyalarında tutuklamalar yaşansa da bunun sistemsel sorunları örtemeyeceği vurgulandı.

Toker yazısını şu temenniyle sonlandırdı:

“Masumiyet karinesi ihlal edilerek, savaş esiri gibi yürütülerek görüntüleri servis edilen, tutuklanarak bayramı cezaevinde geçirmek zorunda kalan, haksızlığa uğrayan seçilmişler başta olmak üzere haksız yere cezaevinde tutulan herkese ve bütün iyi insanlara adaletli bir ülke dilerim.”

Kaynak: Gazete Pencere