Cumartesi Anneleri/İnsanları, gözaltında kaybedilen yakınlarının akıbetini sormak ve faillerin yargılanması talebiyle 1069’uncu kez Galatasaray Meydanı’nda bir araya geldi.
Bu hafta eylem, 31 yıl önce Batman’da Hizbullah tarafından kaybettirilen İbrahim ve Edip Çelik için gerçekleştirildi. Kayıp yakınları, hakikat komisyonlarının kurulmasının “ertelenemez bir zorunluluk” olduğuna vurgu yaptı.
Basın açıklamasını kayıp yakını ve İHD İstanbul Şubesi Başkanı Avukat Jiyan Tosun okudu. Tosun, kayıpların akıbetine dair hâlâ etkili bir başvuru mekanizması bulunmadığını belirterek şunları söyledi:
Hakikat ortaya çıkmadan adalet sağlanamaz. Yalnız kayıp yakınlarının değil, toplumun da gözaltında kaybedilenlere ne olduğunu bilmesi gerekir. Bunun için geniş yetkilerle donatılmış hakikat komisyonlarının kurulması artık ertelenemez bir zorunluluktur.”
31 Yıldır Kayıp: İbrahim ve Edip Çelik
Tosun, 1990’lı yıllarda Batman’da Hizbullah’ın devletin desteği ve koruması altında faaliyet yürüttüğünü hatırlatarak, Çelik ailesinin yaşadıklarını aktardı.
1993’te maskeli dört kişi, “yer gösterme” bahanesiyle İbrahim Çelik’i evinden zorla götürdü. 19 yaşındaki oğlu Edip Çelik de babasının peşinden gitti. Baba ve oğul bir daha geri dönmedi.
Ailenin Jandarma, Emniyet ve savcılığa yaptığı tüm başvurular sonuçsuz kaldı. Etkin bir soruşturma yürütülmedi, failler korundu. Aradan geçen 31 yıla rağmen kayıpların akıbeti hâlâ bilinmiyor.
“Gençler Acıların İzini Sürmesin”
Açıklamanın ardından söz alan Berfin Çelik, dedesi ve dayısının akıbetini sormaktan vazgeçmeyeceklerini söyledi:
“Gençlerin acıların izini sürmediği, hayatın güzelliklerini yaşadığı bir ülke özlemiyle buradayız. Dedem, dayım ve tüm kayıplar bulunana kadar Galatasaray Meydanı’ndan adalet istemekten vazgeçmeyeceğiz.”
Eylem, abluka altındaki meydana karanfi bırakılmasıyla son buldu.