Balıkesir — Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği, Gönen Çayı ve Manyas Kuş Cenneti’nin sanayi, organize sanayi bölgeleri (OSB), madencilik faaliyetleri ve kanalizasyon kaynaklı kirlilik nedeniyle ağır baskı altında olduğunu açıkladı. Dernek, sulak alanların korunması gerekirken sermaye projelerine terk edildiğini vurguladı.
Balıkesir Mahalli Sulak Alan Komisyonu’nun 15 Aralık’ta Valilik Necatibey Toplantı Salonu’nda yapılan toplantısına dernek adına Biyolog Sinan Aykut ve Çevre Mühendisi Zeynep İlhan katıldı. Toplantıda söz alan Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi’nden Prof. Dr. Mustafa Sarı, Gönen Çayı’nın doğduğu noktada içilebilir nitelikteyken, Gönen OSB arıtma atıkları ve diğer kirletici bağlantılar nedeniyle zehirli hale geldiğini söyledi.
Sarı, bu suyla yapılan tarımsal sulamanın yalnızca ekosistemi değil, tarım ürünlerini ve halk sağlığını da tehdit ettiğini belirtti. Toplantıda vali yardımcısı, Gönen Çayı’ndaki kirliliğin acilen araştırılması yönünde talimat verildiğini ve konunun ocak ayında yapılacak yeni toplantıda yeniden ele alınacağını açıkladı.
“Tecrit, kirlilik ve susuzlaştırma politikası”
Toplantıda Manyas Gölü çevresindeki iki köyün kanalizasyon sorunu da gündeme geldi. BASKİ yetkilileri, arıtma tesisi yerine sızdırmasız foseptik projeleri planlandığını ancak ödenek yetersizliği nedeniyle uygulamanın 2026 sonrasına kaldığını bildirdi. Zaman darlığı gerekçesiyle soru-cevap bölümüne geçilemedi, dernek temsilcileri söz alamadı.
Dernek, toplantı öncesinde Balıkesir Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü’ne sunduğu dilekçede; Gönen Çayı, Gönen Deltası, Kocaçay, Manyas Barajı, Manyas Çayı ve Manyas Kuş Cenneti’nin kanalizasyon, çalışmayan arıtma tesisleri, sanayi ve OSB atıkları, endüstriyel tarım, hayvancılık, maden projeleri ve tarım kimyasalları nedeniyle ciddi tehdit altında olduğunu vurguladı.
Ağır Metal OSB ve maden projeleri uyarısı
Dilekçede, Bandırma bölgesinde planlanan “Ağır Metal Organize Sanayi Bölgesi”nin, Manyas Gölü ve Milli Parkı için ciddi bir risk oluşturduğu belirtildi. Ayrıca bölgede bulunan 33 maden projesinin, ekosistemi geri dönülmez biçimde tahrip edebileceği uyarısı yapıldı.
“Göl suyu sanayiye tahsis ediliyor”
Dernek, Manyas Gölü’nün Eti Maden, BAGFAŞ ve Ağır Metal OSB tarafından sanayi amaçlı kullanılmasının gölün geleceğini doğrudan tehdit ettiğini belirterek, bu uygulamanın gölün kurumasına ve canlı yaşamın yok olmasına yol açabileceğine dikkat çekti.
Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği, Sulak Alanlar Yönetmeliği ve Ramsar Sözleşmesi’ni hatırlatarak;
kirlilik kaynaklarının tespit edilmesi,
sorumluların cezalandırılması,
olumsuz etkisi bulunan maden projelerinin kapatılması
ve bölgedeki sanayi, enerji ve madencilik projelerine ÇED süreçlerinde olumsuz görüş verilmesi çağrısında bulundu.
Açıklamada, “Sulak alanlar atık barajı değil, canlıların yaşam alanıdır. Su hayattır” denilerek, Gönen Çayı ve Manyas Kuş Cenneti başta olmak üzere tüm su varlıkları için mücadelenin süreceği vurgulandı.




