XY Sense tarafından hazırlanan rapora göre, dünyanın dört bir yanındaki ofislerde masaların üçte birinden fazlası tüm hafta boyunca boş kalıyor ve şirketler çalışanları ofislerine geri döndürmek için mücadele ederken, işyerlerinin mevcut koşullara ne kadar uygun tasarlandığı sorusu gündemi meşgul ediyor.

Söz konusu rapor, çalışma noktaları olarak adlandırılan odacık ve masaların yüzde 36'sının hiç kullanılmadığını ve bunun da genel bir arz fazlalığına işaret ettiğini ortaya koyuyor. Kullanılanların yüzde 29'u belirli bir günde üç saat veya daha az süreyle tercih ediliyor.

Bloomberg'in haberine göre ABD, İngiltere, Hong Kong ve Singapur dahil olmak üzere dokuz bölgede 24 bin 855 farklı çalışma alanının izlendiği araştırmaya göre, bunların sadece yüzde 14'ü beş saat veya daha fazla süreyle kullanılıyor. En çok kullanılan alanlar arasında, ortalama yüzde 90'ı dolu olan iki ya da üç kişilik toplantı odaları yer alıyor. Genel olarak, ofis kullanımı pandemi öncesi seviyelerin yaklaşık yüzde 50'sinde kalmış durumda.

Koruyucu ailelerin çocuk sayısı 10 bini geçti Koruyucu ailelerin çocuk sayısı 10 bini geçti

Yüz yüze çalışmaya olan ihtiyaç azaldı

Bulgular, kuruluşların ofis alanı ihtiyaçlarını değerlendirirken karşılaştıkları zorlukları da ortaya koyuyor. Boston Consulting Group'un araştırmasına göre, hem çalışanlar hem de yöneticiler zamanın en az üçte birinde sahada olmaları gerektiğini söylüyor, ancak bu yüz yüze geçirilen zamanın çoğu artık bir masaya bağlı olarak geçirilmiyor.

XY Sense'in kurucu ortağı ve CEO'su Alex Birch, "Daha mütevazi bir masa konseptini yeniden düşünme zamanı geldi" sözlerini kaydederken şu noktaya dikkat çekiyor: "İş istasyonları ofislerimizdeki alanı domine ediyorlar, pahalılar ve onları pandemi öncesi kullandığımız gibi kullanmıyoruz. İnsanlar odaklandıkları işlerin çoğunu evde yaptıkları için şirketler artık bu masalara daha az ihtiyaç duyuyor. Şirketler ya bu masa alanını daha iyi işyeri deneyimleri için yeniden kullanmalı ya da bir şekilde israfı görmezden gelmemeli"

Diğer veriler de masalardan uzaklaşmayı destekliyor. Ofis mobilyası üreticisi Haworth'un araştırması, 2020'den önce çalışanların yüzde 85'inin kendi bireysel iş istasyonlarına sahip olduğunu, ancak şu anda yarısından azının sahip olduğunu ortaya koydu. Şirketlerin olabildiğince çok sayıda çalışanı statik odacık çiftliklerine veya uzun iş istasyonu sıralarına tıkıştırdığı yılların ardından, bazıları uzaktan çalışmanın getirdiği değişiklikleri çok gecikmiş olarak görüyor.

Mimarlık ve tasarım firması HOK'un işyeri uygulama direktörü Kay Sargent, "Çok uzun zamandır ofisleri sanki saksı bitkisiymişiz gibi tasarladık. İnsanları gerçekten bütün gün masa başında oturmaları için mi ofise davet ediyorsunuz? Yoksa onları bağlantı kurmaya, akıl hocalığı yapmaya ve yenilikler üretmeye mi teşvik etmek istiyorsunuz?" şeklinde konuştu.

Ofise dönme baskısı

Masa kullanımının azlığı, işverenleri gayrimenkul ihtiyaçlarını yeniden düşünmeye de sevk edebilir. CBRE tarafından yapılan bir ankette her on büyük kuruluştan dokuzundan fazlası düşük ofis kullanım oranlarını paylaştı ve yarısından fazlası önümüzdeki üç yıl içinde gayrimenkul noktasında küçülmeye gitmeyi planlıyor. XY Sense'in verilerine göre, ofis kullanımı 2023'ün ilk ve ikinci çeyreği arasında pek değişmedi. Ancak aracı kurum JLL'ye göre, yaklaşık bir milyon ABD masa başı çalışanı yıl sonuna kadar ofislere daha sık dönme zorunluluğuyla karşı karşıya.

Mimar Hassell'de işyeri ve ticari sektör müdürü ve eş lideri olan Domino Risch raporda bu durumu, "Bugünlerde çoğu ofisin bir özelliği olan dönümlerce büyük açık iş istasyonlarıyla yanlışlıkla çağrı merkezi ortamları yarattığımız gerçeğini ele almamız gerekiyor. Tipik bilgi tabanlı kuruluşların sahip olduğu tekrarlayan açık plan iş istasyonları artık amaca uygun değil" şeklinde tanımladı.