Yurt dışına seyahat etmek bazıları için çocuk oyuncağı, bazıları içinse haftalar sürebilen zahmetli, bürokratik bir süreç.

Kolay seyahat edebilmek, hangi ülkenin pasaportunu taşıdığınıza bağlı. Henley& Partners danışmanlık şirketinin Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği (IATA) ile birlikte düzenli olarak yayımladığı Pasaport Endeksinin Ağustos'ta güncellenen verilerine göre, bu konuda dünyanın en şanslı milleti, 193 ülkeye elini kolunu sallayarak girebilen Singapurlular.

İkinci sırayı, 190 ülkeye vizesiz girebilen sekiz ülke paylaşıyor: Finlandiya, Fransa, Almanya, İtalya, Japonya, Güney Kore, İspanya ve İsveç. Türkiye, 114 ülkeye vizesiz girişle endeksin 55'inci sırasında yer alırken 107'nci ve son sırada sadece 27 ülkeye vizesiz gidebilen Afganlar bulunuyor.

Kamboçya-Almanya örneği

Örneğin, Alman vatandaşları Kamboçya'ya kolayca seyahat edebiliyor. Bunun için Berlin'deki Kamboçya Büyükelçiliğinden 40 euro karşılığında 30 günlük turist vizesi alınıyor. Vize internet üzerinden alındığında işlem ücreti 33 euroya düşüyor. Ya da doğrudan Kamboçya'ya uçup havaalanında 28 euroya giriş vizesi alabiliyorsunuz.

Temizlik takıntısı kimlerde görülür? Temizlik takıntısı kimlerde görülür?

Ancak Kamboçya pasaportu taşıyor ve Almanya'ya gelmek istiyorsanız iş değişiyor. Yazılı bir davet mektubu, son altı aya ait banka hesap dökümü, gelirinizi gösteren belge, tapular ve bir dizi diğer belgeyi ibraz etmeniz gerekiyor. Vize başvurusu için 80 euronun nakit olarak ödenmesi gerekiyor, başvurunun reddi durumunda para geri ödenmiyor.

Kamboçya'da başkent Phnom Penh'te yaşayan ve durumu iyi olarak nitelendirilebilecek kesimden Arun, Almanya vizesi konusunda tecrübeli. "Sana birkaç soru soruyorlar, inanılır bulurlarsa vizeyi veriyorlar" diyor.

Parası olana seyahat özgürlüğü

Bir ülkenin ekonomik durumu vize prosedürlerinde önemli rol oynuyor. Dünyanın en gelişmiş yedi sanayi ülkesi; Japonya, Almanya, İspanya, İtalya, Fransa, İngiltere, ABD ve Kanada listede ilk onda yer alıyor. G7 ülkeleri birlikte küresel GSYİH'nın yüzde 40'ını oluşturuyor.

Danışmanlık şirketi Henley &; Partners, bu durumu "Ülkeler sınırlarını müreffeh ülkelerin vatandaşlarına açıyor. Çünkü bu yolla ticaret, turizm, yatırım gibi avantajlara sahip olma ihtimali daha yüksek" diye açıklıyor. Buna karşın yoksulluk ve ekonomik istikrarsızlığın hüküm sürdüğü ülkelerin vatandaşları, vize dolduktan sonra da ülkeyi terk etmeme ihtimali nedeniyle potansiyel risk olarak görülüyor.

Kamboçyalı Aron, bu durumu en iyi bilenlerden. "Kamboçya yoksul bir ülke olduğu için elimdeki pasaportun pek bir gücü yok" diyor. Henley Pasaport Endeksi'nde 87'nci sırada yer alan Kamboçya'dan sadece 55 ülkeye vizesiz seyahat edilebiliyor.

Yeni pasaport, yeni fırsatlar

Berlin'de yaşayan gazeteci Muhammed, Pakistan pasaportunu bırakıp Alman vatandaşlığına geçmiş. "Pakistan pasaportumla hep karmaşık, uzun süren vize süreçleri oluyordu. Başvurunun reddedilme riski hep vardı. Ayrıca bazı ülkelere, özellikle de Ortadoğu ülkelerine seyahatlerde ayrı bir sırada beklemeniz ve pek çok soruyu yanıtlamanız gerekiyor" diyor. Henley endeksine göre Pakistan vatandaşları sadece 33 ülkeye vizesiz seyahat edebiliyor.

Muhammed, Alman pasaportunu aldıktan sonra seyahatlerin son derece kolaylaştığını söylüyor ve ekliyor: "Farkı belirgin bir şekilde hissediyorum. Çok az ülkeye vize gerekiyor. Pek çok ülkeye rahatça gidebiliyorum."

Satılık pasaportlar

İşte bu farktan dolayı bazı ülke pasaportlarına rağbet de büyük. Eskiden bazı AB ülkeleri, yatırımlar karşılığında vatandaşlık verme uygulamasına gitmişti. Ancak AB'nin siyasi baskıları sonucunda bu uygulamalara artık son veriliyor.

Yolsuzluklarla mücadele alanında faaliyet gösteren Uluslararası Şeffaflık Örgütü'nden Roland Papp, günümüzde Malta'nın yatırımlar karşılığı vatandaşlık veren tek AB ülkesi olduğunu belirtiyor ve uygulamayı eleştiriyor. "Pasaport satışı demokrasimiz hakkında ne düşündürüyor, buna kafa yormamız lazım. Yeterince zengin olan, bazı hakları satın alabiliyor ama yeterince parası olmayan zorluklarla karşılaşıyor" diyen Papp, normal yollardan vatandaşlığa geçmek isteyenlerin önünde çok zorlu bürokratik bir sürecin olduğunu hatırlatıyor. (Kaynak)