Eylem üzerine inşaat sahasına çok sayıda jandarma çağrıldı. TOMA’larla şantiyeye giren jandarma ekipleri ‘işçilerin kaldığı koğuşlara girerek eylemin kanunsuz’ söyledi. Yağmur nedeniyle eyleme kısa süreli ara veren işçilerin koğuşların olduğu yeniden toplanması üzerine jandarma ekipleri işçilere gaz bombalarıyla saldırdı. Öte yandan şirket yetkilileri eylem nedeniyle işçilere temsilcilerini seçme ve görüşme yapma çağrısında bulundu. Devam eden eylemde gözaltına alınan işçiler olduğu söyleniyor. pic.twitter.com/cX9XEEFsTR — İnşaat-İş Sendikası (@insaatsendika) 14 Eylül 2018 İNŞAAT-İŞ: YÖNETİM BİNASININ CAMLARI KIRILDI İnşaat-İş Sendikasının Twitter hesabından yapılan açıklamada “3. Havalimanı şantiyesinde arka arkaya yaşanan iş cinayetleri ve iş kazalarından dolayı, çalışma koşullarının giderek ağırlaşmasından dolayı üyelerimizin de içinde bulunduğu iş durdurma eylemi gerçekleşmektedir” denildi. Eylemi görüntüleyen üyelerinin “Video çekimi yapanlar tek tek belirlenip cezalandırılacaktır” denilerek tehdit edildiğini aktaran İnşaat-İş, “Plazaların olduğu yere doğru yürüyüş gerçekleşiyor. Yönetim binasının camları kırıldı. Eyleme katılan işçi sayısı giderek artıyor” paylaşımında bulundu. Jandarma gazla müdahele ediyor pic.twitter.com/DYFx3nqL15 — İnşaat-İş Sendikası (@insaatsendika) 14 Eylül 2018 İnşaat ve Yapı İşçileri Sendikası Genel Başkanı Ali Öztutan “3.Havalimanında inşaat işçisi arkadaşlarımız kampta kaldıkları koğuşta çalışma sahasına gitmek için bindikleri servisin yetersiz olmasından dolayı günlerdir tepkilerini dile getiriyorlar. Birkaç gündür yağışlı havalarla birlikte işçiler servisleri beklerken sırılsıklam olup çalışma sahalarına gidiyordu. Firma yetkilileri bununla ilgili her zaman ki gibi herhangi düzenleme yapmadı çünkü onlar için bunlar maliyet karından zarar olarak görüyor. Daha önce beslenme barınma iş cinayetlerine dair önlemler düzenlemeler gerçekleştirilmedi. Artık işçilerin sabrı son servis rezaleti ile taştı işçiler köle olmadıklarını göstermek için bugün tepkilerini ortaya koydu.” açıklaması yaptı. 3. Havalimaninda isyan büyüyor. Yaşanan servis kazasında 17 işçinin yaralanmasınin ardından başlayan eylemler devam ediyor. pic.twitter.com/2dXUkDgS2Y — DİSK/ Dev Yapı-İş (@devyapi_is) 14 Eylül 2018 3.havalimanında çalışan bir işçi, "her gün iki kişinin öldüğünü iddia ederek şöyle dedi; “Her gün iki ölü çıkıyor. Her gün yaralı arkadaşlarımız var. Şişli Etfal’de yatıyor bir tane arkadaşımız. Bize yoğun bakımda olduğu söylendi fakat bilgi alamıyoruz” dedi. İleri Haber’e konuşan İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi Gönüllüsü Aslı Odman, İstanbul'da mahalli sınırların vilayet sınırlarıyla örtüştürülmesi ve tüm köylerin mahalleye dönüştürülmesinin ardından söz konusu bölgelerdeki güvenlik denetiminin de jandarmadan alınarak tüm kentte polise devredildiğini söyledi. Odman, “Yerel yönetimler hukukunda önemli değişiklikler yapan 6360 sayılı Yasa’yla, büyükşehir belediyelerinin sınırları genişletilerek, il sınırlarını kapsar hale getirilmiştir. Uygulama 2014 Mahalli Seçimleri’yle birlikte hayata geçirilmiştir” dedi. Ayrıca, havalimanının olduğu Odayeri mevkiinin ise daha 2004 yılında İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) sınırları, vilayet sınırları ile örtüştürüldüğünde mahalle, yani polisin sorumluluğundaki bölge statüsüne geçirildiğini ekleyen Odman, “Türkiye'de işçilerin canları, sağlıkları ve hakları pahasına hayata geçirilen ve adına 'çalışma barışı' denen emek rejiminin bekası için, yetkisizleştirilen ve unutulan bir kurumun tekrar sahaya sürüldüğünü görüyoruz” dedi.