DÜNE kadar Amerika’nın Irak’ta dul bıraktığı genç kadınlara, babasız bıraktığı genç kızlara Şam pavyonlarında, randevuevlerinde çöken Arap devesi bu bayramda Şam’dan kaçtı.
*
DEVELERİN Amerikan cipleri ile Ürdün üzerinden zınk diye Şam’a inip, saatine 15 Amerikan doları verip BAYRAMLAŞTIKLARI ve namuslarını iki paralık ettikleri Iraklı MÜSLÜMAN mazlumların tadı da, adı da artık tarihte kaldı.

*
Arap devesi için yeni BAYRAMLAŞMA mekânı Türkiye oldu.
Türkiye’nin İstanbul’u, Bodrum’u, Alanya’sı, Marmaris’i oldu!
Buraların yat limanları oldu!
Buradaki Türk ve Suriyeli kadınlar oldu!
*
Korkmayın, ülkemizde turizm ölmedi…
Yeni tür turizm başladı: FUHUŞ TURİZMİ!
*
VE… AÇLIK korona – morona dinlemiyor.
*

Düne kadar kod adı Nataşa, Saşa, Tanya olan Süheyla, Rus enflasyonu dönemini kapatırken titredi ve kendine döndü; oldu LEYLA!
*
EKONOMİ tıkırında…
Böyle diyor damat.
Satılan bizim toprak, giden bizim avrat!
Gel de bunu anlat!

*
Efendim;
Bir diğer açıdan bakarsak bayram boyunca Ankara’nın sokakları, parkları; “Ara beni, öpecem seni!” kartlarıyla doluydu.
Ne dedik?
Açlık – yoksulluk korona – morona dinlemiyor…
Bebeye süt parasına Arap devesi damımıza çıkıyor…
*
Ne demişti atalar?
AT, AVRAT, SİLAH!
At zaten yoktu. / Çağın gereği /
Avrat mal oldu. / Ekonominin gereği /
Silah?
O da zaten Katar’da değil mi?