Gezi Parkı eylemlerine sanatçıları yönlendirdiği gerekçesiyle “Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım” suçlamasıyla tutuklanan menajer ve ID İletişim’in kurucusu Ayşe Barım, 162 gün sonra ilk kez hâkim karşısına çıktı. Mahkeme, Barım’ın tutukluluk halinin devamına karar verdi. Duruşma 1 Ekim 2025’e ertelendi.
“Yaşam hakkımı geri istiyorum”
Duruşmada gözyaşlarına hâkim olamayan Barım, sağlık durumu nedeniyle zor koşullarda yaşadığını belirtti. Savunmasında, “Türkiye Cumhuriyeti’ni yıkmaya yönelik hiçbir şeye teşebbüs etmedim, yardım etmedim… Kalbimde altı ayrı hastalık tespit edildi, beyin anevrizmam var. Yaşam hakkımı geri istiyorum. Onurum, itibarım elimden alındı” dedi.
“İddianamenin ilk 65 sayfasında adım bile geçmiyor”
Savunmasında iddianameyi eleştiren Barım, 171 sayfalık dosyanın büyük bölümünün Gezi Parkı olaylarına dair genel bilgiler içerdiğini, kendi adıyla ilgisi olmayan kişilerin fotoğraflarının kullanıldığını belirtti. “İddianamenin ilk 65 sayfası adımı bile anmadan yazılmış. Ben sadece bir kez Gezi Parkı’na gittim. Oyuncularım oradaydı, mesleki sorumluluğum gereği oradaydım” dedi.
“Oyuncularım kendi iradesiyle gitti, bana iftiradır”
ID İletişim olarak 2013’te 43 oyuncuyla çalıştıklarını belirten Barım, Gezi’ye katılan oyuncuların çoğunun kendisiyle sözleşmesi olmadığını ifade etti: “İddianamede 43 oyuncumdan yalnızca 12’sinin adı geçiyor. Bazıları zaten benimle çalışmıyordu.”
Gezi’ye katılan oyunculardan 9’unun savcılık ifadesinde kendi özgür iradeleriyle oraya gittiklerini söylediklerini aktaran Barım, bu ifadelerin iddianamede yer almamasına da tepki gösterdi.
“Kavala ile tanışmam Gezi’den sonra, Dahlan cephesiyle bağlantım yok”
İddianamede Osman Kavala, Çiğdem Mater ve Mehmet Ali Alabora ile ilişkili olduğu iddiasını da yanıtlayan Barım, Kavala ile Gezi olaylarından sonra, Fatih Akın’ın bir filmi nedeniyle görüştüğünü, diğer isimlerle de sınırlı sosyal ilişkilerinin bulunduğunu söyledi.
“Telefonda görüşmem suç sayıldı”
Menajerlik mesleği gereği oyuncularla sık sık telefonda görüştüğünü belirten Barım, “İşimizin yüzde 70’i telefonla yürür. Savcılık, mesleğimin doğasını suçlama konusu yaptı” diyerek tepki gösterdi.
Duruşmada ayrıca tanık olarak dinlenen oyuncu Metin Yıldız, “Barım’ın oyuncuları yönlendirdiği yönünde hiçbir bilgim yok” dedi. Duruşmaya ara verildikten sonra sanık avukatlarının savunmalarıyla devam edildi.