Geyve Akıncı Mahallesi sakinlerinın, Dak Piliç San ve Tic Ltd Şti’ye ait Kalker Ocağı ve Kırma-Eleme tesisinin kapasite artırımına ilişkin projesine verilen ÇED Olumlu Raporu'na karşı açtığı ipkal davası sonuçlandı. Sakarya 2. İdare Mahkemesi ÇED Olumlu Raporu'nu iptal etti. Bu karar ile bölgede Dak Piliç San ve Tic Ltd Şti tarafından 575.000 metrekare alan açmak için kesilmesi planlanan 20 bin ağaç ile taş ocağı faaliyetinden yüzde100 etkilenecek olan 17 değişik memeli hayvan, 112 değişik tür kanatlı hayvan ve 1500 değişik tür bitkinin kurtulduğu bildirildi. Geyve Boğazı Tabiat Varlıklarını Koruma Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Kamuran Tan konuya ilişkin yazılı bir açıklama yaparak,taş oacğıyla ilgili sürecin başından sonuna yaşananları anlattı. Tan'ın açıklaması şöyle: Geyve Akıncı Mahallesi sakinleri olarak, bir süredir Geyve Boğaz’ında yürütülen, taş ocağı faaliyetinden dolayı çok zarar görmekteyiz.Mevcut Dak Piliç San ve Tic Ltd Şti’ye ait Kalker Ocağı ve Kırma-Eleme tesisi; doğaya, insanlara, yabani hayata, ağaçlara, bitkilere, oksijene ve her türlü canlının yaşamsal ihtiyacı oksijene, zarar veriyor. Bu nedenle, firmanın yürüttüğü faaliyetlerin yasaya uygun olup olmadığı konusunda Geyve Boğazı Tabiat Varlıklarını Koruma Derneği olarak, Sakarya Barosu Çevre Kent ve İmar Hukuku Komisyon’undan ve değerli Çevreci Profesörlerden destek alarak bir araştırma başladık. Bunu doğaya ve gelecek nesillere karşı görevimiz olarak benimsedik. Neler Yaptık, Hukuki Süreçte Neler Oldu? Önceliğimiz gelecek neslimiz evlatlarımız. Taş ocağının tozlarından dolayı astım hastası hepsi.Yörede tarım ve hayvancılık artık bitti sayabilirsiniz.Dinamit patlatılarak yürütülen faaliyetler ve ocağın oluşturduğu toz bulutu tüm yaşamımızı altüst etmiş durumda. Ruhsat iptal edilsin istedik. MİGEM’e Başvuru Yaptık: Önce “işletme ruhsatının iptali” ile “faaliyetlerinin durdurulması” istemiyle 05.04.2017 tarihinde Maden İşleri Genel Müdürlüğü’ne yaptığımız başvuru yaptık, reddedildi.Vazgeçmedik Davamız Danıştay’da: Sakarya İli Geyve İlçesi Akıncılar Mahalesi Beşiktaş deresi üzerinde kurulu olan, Dak Piliç San. ve Tic.Ltd.Şti'ye ait Kalker Ocağı ve Kırma-Eleme tesisinin ruhsat iptali için açtığımız davamız, Danıştay aşamasında olup, henüz sonuçlanmamıştır. FİRMANIN KAPASİTESİNİ ARTTIRMAK İÇİN YAPTIĞI BAŞVURUYU İPTAL ETTİRDİK ! 20 BİN AĞAÇ KURTULDU ! GELECEĞİMİZ KURTULDU! EVLATLARIMIZ NEFES ALABİLECEK! “Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu” Kararı Kesin Olarak İptal Edildi Ruhsat iptali ve faaliyeti durdurma talepli davamız yüksek mahkemede sürerken, Dak Piliç San ve Tic Ltd Şti kapasite artırımı talebinde bulundu.Çevre Şehircilik Bakanlığı, Kumtaşı Ocağı ve Kırma Eleme Tesisi Kapasitesinin arttırılması için “Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu“ kararı verdi. Bunun üzerine Geyve Boğazı Tabiat Varlıklarını Koruma Derneği Olarak, Sakarya Barosu Çevre Kent ve İmar Hukuku Komisyonu’nun da desteğiyle verilen bu kararın kaldırılması talebiyle Sakarya 2.İdare Mahkemesi 2018/145 Esas sayılı dosya ile dava açtık Mahkeme, menfaat olmadığı gerekçesiyle reddettiyse de; Sakarya Barosu Çevre Kent ve İmar Hukuku Komisyonu, bizi yalnız bırakmadı. Derneğin haklı davasının yanında oldu,davanın tüm süreçlerini bizimle birlikte yakından takip etti. TAŞ OCAĞININ VERDİĞİ ZARARLAR NELER Taş ocağı deremizi kirletti.Ekosistemi,yaban hayatı, insan hayatını tehdit etmekte.Ocakta yapılan patlatmalar nedeniyle ocağın yakınındaki D-650 karayoluna, Akıncı Köyüne taş parçaları yağıyor.Ocak, Nato Boru Hattına ve Yüksek Gerilim Hatlarına çok daha yakın olduğu için Akıncı sakinlerinin patlatmalar nedeniyle can güvenliği tehdit altında. Ağaçlar, meyve bahçeleri kurudu. Beşiktaş deresi hafriyat ve moloz dolu.Dere yok olmaya yüz tuttu. Dak Piliç San ve Tic Ltdi Şti firmasının, hali hazırda ruhsatı mevcut alanda yürüttüğü faaliyetleri bölgedeki her türlü canlıya, çevreye, ağaca, suya, insana, yaban hayvanlarına fazlasıyla zarar veriyorken, bir de kapasitesini arttırarak çok daha geniş bir alanda faaliyetlerde bulunması demek, geri dönüşü mümkün olmayan çok daha büyük zararlar doğuracağı anlamına gelmekteydi. Tüm bu nedenlerle “Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu“ kararının iptali Geyve Boğazının bugünü ve geleceği için oldukça önem arz etmekteydi. Mahkemeler Bu Sefer Halkın Haklılığını Gördü:Sakarya 2. İdare Mahkemesi 2018/145 Esas sayılı dosyada davamızı kabul ederek “Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu“ kararı İptal edilmiştir. Danıştay 6. Daire Başkanlığı 2019/15293 Esas ve 2019/8139 sayılı kararı ile bu başvuruları reddederek Sakarya 2. İdare Mahkemesinin 2018/145Esas sayılı dosyasının kararını kesin olarak onamıştır. Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu Kararının iptali ile bölgede Dak Piliç San ve Tic Ltd Şti tarafından 575000 m2 alan açmak için kesilmesi planlanan 20 bin ağaç ile taş ocağı faaliyetinden %100 etkilenecek olan 17 değişik memeli hayvan, 112 değişik tür kanatlı hayvan ve 1500 değişik tür bitki kurtulmuştur. Aksi halde 20 bin ağacın kesilmesi, orman ekosistemi için bir felaket anlamına gelmekte olup, kesilen ağaçların ve bu bölgede bulunan 17 değişik memeli hayvan, 112 değişik tür kanatlı hayvan, 1500 değişik tür bitki çeşitliliğinin yok olmasıyla birlikte orman içerisinde yaşayan tüm canlıların eski haline gelebilmesi için yüzyıllar gerekecekti. RUHSATIN İPTALİ ANLAMI... Bu kararla artık; Dak Piliç San ve Tic Ltd Şti kapasite arttırımı yapamayacak.Bu da ruhsatın iptali anlamına gelmektedir. Dak Piliç San ve Tic Ltd Şti’nin işletme ruhsatı henüz iptal edilmemiş olsa da, inanıyoruz ki üst mahkemece bu kararı da verecektir. Firmanın ruhsat alanı içerisinde mevcut kaynaklarının tükenmeye yüz tutmuş olması, “Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu Kararının İptali” ile kapasite artışının önünü kesin olarak kesmiş olduğundan, firmanın faaliyetlerinin sonunu mecburen getirecektir. Aynı alanda çalışmaya devam etmeleri durumunda, dağın içerisine doğru daha fazla ilerlemeleri gerekeceğinden, hem işçiler için risk artacak hem de heyelan ve toprak kayması riski çok daha artacaktır. Neticede firmanın bu bölgede çalışması doğa tarafından engellenecektir. Kazanmış olduğumuz davanın doğa için bir zafer olduğuna inançla, gelecek nesillere daha yaşanabilir bir çevre bırakabilmek adına çalışmalarımıza devam edeceğimizi belirterek çevre konusundaki farkındalığın gün geçtikte artmasını diliyoruz.Bize bu yolda destek olan Sakarya Barosu Çevre Ve İmar Hukuku Komisyonu’na,Çevre duyarlılığı taşıyan akademisyenlerimize Akıncı Mahallesi sakinleri olarak şükranlarımızı sunuyoruz.