DÜNYA

İran'ın Dünya Mirası antik kenti Persepolis çöküyor

UNESCO Dünya Mirası listesindeki 2.500 yıllık Persepolis, yer altı suyunun aşırı kullanımı nedeniyle yavaş yavaş çöküyor.

Antik Pers İmparatorluğu’nun törensel başkenti Persepolis, 2.500 yıldır ayakta duran taş merdivenleri ve sütunlarıyla dünyanın en önemli arkeolojik alanlarından biri.

Fakat uzmanlara göre bu UNESCO Dünya Mirası kenti yavaş yavaş batıyor.

Yer altındaki tehlike: Toprak çöküyor

Persepolis’in kurulduğu teras sağlam kayalık zemin üzerinde olsa da, çevresindeki Mervdeşt Ovası yavaşça çöküyor. Bu çökmenin nedeni, yer altı sularının aşırı çekilmesi ve tortul zeminin sıkışması.

Leibniz Üniversitesi’nden Dr. Mahmud Hagşenaz, “Persepolis ve Nakş-ı Rüstem çevresinde çatlaklar tespit ettik. Bu durum, toprağın farklı hızlarda batmasından kaynaklanıyor olabilir” diyor.

UNESCO’nun gözdesi: Antik Pers mirası

UNESCO, Persepolis’i 1979’da Dünya Mirası ilan etti. Kurum, kenti “Pers mimarisi, şehir planlaması ve sanatının zirvesi” olarak tanımlıyor.

Bir zamanlar Libya’dan Hindistan’a uzanan Pers İmparatorluğu’nun kalbi olan bu bölge, bugün çökme tehlikesiyle karşı karşıya.

Yakınlardaki Nakş-ı Rüstem ve Perslerin ilk başkenti Pasargad da risk altında.

İsfahan’daki tarihi köprüler ve camiler de çöken alanlara çok yakın.

2021’de Dünya Mirası listesine giren Trans-İran Demiryolu bile bazı bölgelerde deformasyon yaşıyor.

Radarla izlenen çöküş

Alman ve İranlı araştırmacılar, radar ve uydu verilerini kullanarak Persepolis çevresindeki toprağın hareketini ölçüyor.

GFZ Helmholtz Jeobilimler Merkezi’nden Prof. Mehdi Motagh, “Bazı bölgelerde geri dönüşü olmayan hasarlar tespit ettik. Nakş-ı Rüstem’deki Kabe-i Zerdüşt’ün altından geçen bir çatlak yapıya zarar verdi” diyor.

Motagh, bu çöküşün “bir gün kesin olarak Persepolis’e ulaşacağını” öngörüyor.

Kök neden: Aşırı su kullanımı

Uzmanlara göre çöküşün temel nedeni yer altı sularının aşırı çekilmesi.

İran, suyun %90’ını tarımda kullanıyor. Kuraklık ve artan sıcaklıklar da suyun yer altına geri dönmesini engelliyor.

Uluslararası Yer Altı Suyu Değerlendirme Merkezi’nden Andrew Pearson, “İran, dünyanın yer altı suyunu en hızlı tüketen ülkelerinden biri” diyor.

1970’lerden bu yana ülkenin yer altı su rezervlerinin yaklaşık %70’inin tükendiği tahmin ediliyor.

Tahran ve diğer kentler de batıyor

Bir ulusal analiz, İran topraklarının %3,5’inin ölçülebilir düzeyde çöktüğünü ortaya koydu.

Başkent Tahran, her yıl ortalama 25 santimetre batıyor.

Rafsancan bölgesinde, fıstık bahçeleriyle ünlü alanlarda her yıl 300 milyon metreküp suyun kaybolduğu tahmin ediliyor.

Küresel sorun: Çökme sadece İran’da değil

Benzer sorunlar Meksiko City, Cakarta ve Kaliforniya gibi bölgelerde de yaşanıyor.

Ancak İran’daki durum, çökme hızının büyüklüğü ve antik miras alanlarının çokluğu nedeniyle benzersiz.

Padova Üniversitesi’nden Prof. Pietro Teatini, “İran’da kilometrelerce uzanan yarıklar yapıları tehdit ediyor” diyor.

Çözüm var ama zaman daralıyor

UNESCO, İran’ın da dâhil olduğu kurak bölgelerde sürdürülebilir yer altı suyu yönetiminin önemine dikkat çekiyor.

Bangkok örneğini hatırlatıyor: Tayland hükümeti 1980’lerde yer altı suyu kullanımını sınırlandırarak çökme hızını yıllık 120 milimetreden 20 milimetreye indirmişti.

Pearson’a göre “büyülü bir çözüm yok ama önlemler işe yarıyor.”

İran ise önümüzdeki yedi yıl içinde 45 milyar metreküp su tasarrufu sözü verdi.

Ancak uluslararası yaptırımlar, yatırım eksikliği ve bürokratik engeller, bu hedefi yavaşlatıyor.

Uzmanlara göre zaman ilerledikçe, Persepolis gibi uygarlık miraslarını korumak daha da zorlaşacak.