<p style="margin:0px 0px 34px"><span style="font-family:Arial,Helvetica,sans-serif;"><span style="font-size:14px;"><span style="box-sizing:border-box"><span style="color:#54555e"><span style="line-height:30px"><span style="caret-color:#54555e">İzmir'de Mor Dayanışma, artan kadın cinayetleri ve kadınların haklarına yönelik saldırılara ilişkin 76 şehirden 14-79 yaş arasında yaptığı anketi kamuoyuyla paylaştı.</span></span></span></span></span></span></p> <p style="margin:0px 0px 34px"><span style="font-family:Arial,Helvetica,sans-serif;"><span style="font-size:14px;"><span style="box-sizing:border-box"><span style="color:#54555e"><span style="line-height:30px"><span style="caret-color:#54555e">Karşıyaka İskele karşısında yapılan açıklamaya, çok sayıda kadın katıldı. "Hayatımız, haklarımız, özgürlüğümünüz saldırı altında, güvende değiliz" pankartını açıldığı eylemde, "İnadına mücadele inadına özgürlük" önlükleri giyen kadınlar, "Kadın cinayetleri önlenebilir" ve "Sığınma evleri artırılsın, hakları, acil şiddet hatları istiyoruz" dövizleri taşıdı. Kadınlar adına açıklamayı Gülşin Öngüren okudu. Öngüren, anketlerine bin 462 kadının katıldığını söyledi.</span></span></span></span></span></span></p> <p style="margin:0px 0px 34px"><span style="font-family:Arial,Helvetica,sans-serif;"><span style="font-size:14px;"><span style="box-sizing:border-box"><span style="color:#54555e"><span style="line-height:30px"><span style="caret-color:#54555e"><strong><span style="box-sizing:border-box">'SALGIN DÖNEMİNDE KADIN DAHA DA YOKSULLAŞTI'</span></strong><br style="box-sizing:border-box" /> Ekonomik, toplumsal, siyasi ve ekolojik krizlerin son yıllarda hızla arttığını ifade eden Öngüren, bu dönemde salgın sürecinde kadınların daha da yoksullaştığını belirtti. İnfaz yasası ile şiddet uygulayanların serbest kaldığını, bekçilik yasası ile kadınların hayatına müdahale kanallarının açıldığına işaret eden Öngüren, kadına yönelik şiddet ve aile içi şiddetin önlenmesini konu alan İstanbul Sözleşmesinin kaldırılması için adımların atıldığını belirtti.</span></span></span></span></span></span></p> <p style="margin:0px 0px 34px"><span style="font-family:Arial,Helvetica,sans-serif;"><span style="font-size:14px;"><span style="box-sizing:border-box"><span style="color:#54555e"><span style="line-height:30px"><span style="caret-color:#54555e"><strong><span style="box-sizing:border-box">KADINLARIN EKONOMİK GÜVENCESİ YOK</span></strong><br style="box-sizing:border-box" /> Saldırılara karşı kadın hareketinin kararlı mücadelesi salgın dönemine de damgasını Temmuz ayında "Harekete Geç" kampanyası başlattıklarını hatırlatan Öngüren, "Salgın sürecinin kadınların üzerindeki etkilerinin tespiti için bir anket çalışması yaptık. Çalışmada öne çıkan sorunlar ağırlıklı olarak hali hazırda düşük olan kadın istihdamının pandemi sürecinde daha da azalması, çalışan kadınların neredeyse tamamının iş yerlerinde çeşitli sorunlar yaşaması, belediyelerin şiddete maruz kalan kadınlar için hizmetlerinin yetersizliği, kadınların ekonomik güvencesinin olmaması ve kadınların yarısından fazlasının gelirinin asgari ücretin altında olmasıydı" dedi.</span></span></span></span></span></span></p> <p style="margin:0px 0px 34px"><span style="font-family:Arial,Helvetica,sans-serif;"><span style="font-size:14px;"><span style="box-sizing:border-box"><span style="color:#54555e"><span style="line-height:30px"><span style="caret-color:#54555e"><strong><span style="box-sizing:border-box">'YARISI ASGARİ ÜCRETİN ALTINDA'</span></strong><br style="box-sizing:border-box" /> Yapılan ankete göre, katılanların yüzde 84'ünü 14-40 yaş arası kadınlar oluştuğunu yüzde 16'sının ise 40 yaş üzeri olduğunu aktaran Öngüren, katılımcıların yüzde 32'sinin ise geliri olmadığını belirttiğini söyledi. Yarıdan fazlasının geliri asgari ücretin altında olduğunu anlatan Öngüren, şöyle devam etti: "Sadece yüzde 23'ünün geliri 3 bin TL üzerinde olduğunu belirti. Kadınların sadece yüzde 29'u tam zamanlı çalışırken, yüzde 63'ü işsiz olduğunu kadınların yüzde 68'i sosyal güvenceden mahrum olduğunu belirtti. Kadınların sadece yüzde 16'sı bir kadın platformunun içerisindeyken yüzde 29'u pandemi döneminde şiddete maruz kaldığında şikayetçi olmuş ya da kadın örgütlerinden destek almış. Ankete katılan bin 462 kadından 987'si pandemi döneminde şiddete uğradı. Katılımcıların yüzde 68,9'u İstanbul Sözleşmesi ve 6284 No'lu yasayı bilmiyor. Yüzde 72,4'ü şiddete maruz kalındığında izlenebilecek yolları haklarını bilmiyor."</span></span></span></span></span></span></p> <p style="margin:0px 0px 34px"><span style="font-family:Arial,Helvetica,sans-serif;"><span style="font-size:14px;"><span style="box-sizing:border-box"><span style="color:#54555e"><span style="line-height:30px"><span style="caret-color:#54555e"><strong><span style="box-sizing:border-box">ŞİDDET HATTI ÖNEMLİ</span></strong><br style="box-sizing:border-box" /> Öngüren, kadınların yüzde 95'inin şiddet anında ulaşılabilecek acil şiddet hattının önemli bulduğunu belirterek, belediyelerin bu konudaki hizmetlerini yetersiz bulduklarını söyledi. Öngüren, şunları ifade etti: "İçişleri ve Aile Bakanlığının 'şiddet azaldı' açıklamalarının kadınlar nezdinde yansımalarını, yaşamdaki karşılığını tartışmaya açtı. Kadın cinayetleri şiddet, güvencesizlik, yoksulluk, işsizlik ciddi bir sorun iken iktidarın ve devlet mekanizmalarının şiddete karşı kadınları koruyan mevcut yasalara dönük saldırılarının bu yasaların işlevsizleştirilmesinin tesadüf olmadı."</span></span></span></span></span></span></p> <p style="margin:0px 0px 34px"><span style="font-family:Arial,Helvetica,sans-serif;"><span style="font-size:14px;"><span style="box-sizing:border-box"><span style="color:#54555e"><span style="line-height:30px"><span style="caret-color:#54555e">Kaynak: ETHA</span></span></span></span></span></span></p>