İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, bugün grup toplantısında yaptığı konuşmada, genel seçime dair açıklamalarda bulundu.

Planlandığı tarihte yapılması durumunda, genel seçim tarihi 2023 yılı. Muhalefet liderleri ise erken seçim çağrısında bulunuyor.

Akşener pandemi yönetimiyle ilgili de “Her seferinde, 'Bizim çözüm önerilerimiz, mirî maldır. Alın, uygulayın. Yeter ki, milletimizin çilesi bitsin, memleket düze çıksın' dedik. Ama maalesef Sayın Erdoğan, şimdi bunları hatırlamakta güçlük çekiyor. Bu vesileyle kendisine; B vitaminini ihmal etmemesini, ve basketbol oynamaya çalışmak yerine, Sudoku çözmesini tavsiye ediyorum. Çünkü; basketteki düşük sayı ortalamasının aksine, bir cumhurbaşkanının yaşadığı hafıza problemi, milli bir meseledir” dedi.

Çiftçi, emekli, öğrenci…

“Türkiye’nin doğasını koruyarak kalkınması mümkün. Yeşil Ekonomik Dönüşüm Programı’mızla, güçlü, zengin ve mutlu bir Türkiye’ye ulaşmamız mümkün. Üstelik bu, artık sadece bir tarih meselesi. İlk sandıkta, Sayın Erdoğan ve bu ucube sistemi gidecek. Milletimizden yetkiyi alacağız ve Türkiye İyileşecek! Herkesin içi rahat olsun.

“Her zaman olduğu gibi, bu hafta da; iktidar, kürsülerden atıp tutmayı tercih ederken; biz, milletimizin dertlerini dinlemeyi tercih ettik. Adıyaman sokaklarında, kadınların, esnafın, üreticilerin, gençlerin misafiri olduk.

“Adıyaman’da karşılaştığım vatandaşlarımızın, iktidara bazı soruları oldu. Adıyamanlı genç bir kardeşim; “Elektriğe, doğal gaza zam geldi. Hükûmetin haberi var mı bu zamlardan?” diye soruyor.

“Badem üreticisi bir kardeşim; “Elimizi taşın altına koyduk. Sıfırdan girdik biz bu işe. Geçen sene 14 ton gübreyi, 34 bin liraya aldım, kullandım. Bu sene aynısını alsam, 92 bin lira para tutuyor. Türkiye’nin badem ihtiyacının, yüzde 30’unu, yüzde 40’ını, biz karşılayabiliriz. Ama, ürünlerimiz elimizde kalıyor, dışarıdan badem geliyor. Biz yanlış bir şey mi yaptık?” diye soruyor.

“1.500 lira maaş alan emeklimiz; “Burada sadece kira parası 1.500 lira, geçinemiyorum. Kimisi 1.500 lira maaş alıyor, kimisi 2.500 alıyor, kafalar karışık. Ben bütün primleri yatırmışım, o zaman ne hata yapmışım?” diye soruyor.

“Memur emeklisi Mahmut kardeşim; “Belediyeden emekliyim, 3 kızım var. Nereden geçineceğiz? Bu parayla kim geçiniyorsa söylesin” diyor.

“Üniversite öğrencisi bir gencimiz; “Tek başıma yaşıyorum. 950 lira kiram var. 650 lira kredi alıyorum. Ben bu 650 lirayla nasıl geçineyim? Gece 12’ye, 1’e kadar, lokantada çalışıyorum. Ne bir sosyal hayatım ne de bir yaşantım var. Günlük 60 lira kazanıyorum. Ben bu 60 lirayla, ev kirası mı ödeyim? Kendimi mi geçindireyim? Ben devletimden medet ummayacaksam, kimden medet umayım?” diye soruyor.

“Bu elimdeki tütünü bana uzatan, üretici kardeşim diyor ki; “Tütünü yasakladılar. Biz şimdi nasıl yaşayacağız? Biz şimdi neyle geçineceğiz?”

“Sayın Erdoğan; bu soruların muhatabı sensin, sen. Kürsüden eseceğine, önce çık, bu sorulara cevap ver. Anlattığın masallar, Adıyamanlı kardeşlerimin sorularına, cevap olmuyor. Bol bütçeli, lüks etkinliklerde caka satacağına, önce git milletin derdini çöz. Bak, benden sana söylemesi, kısa zamanda çözdün çözdün; çözemedin, koltuk gidiyor, haberin olsun.” (