Gezi’ye Özgürlük Koordinasyonu, dava kapsamında tutuklanan arkadaşlarının tutukluluğunun üçüncü yılında önce Silivri Cezaevi, ardından da Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi önünde açıklama yaptı. Etkinlikte Gezi davası tutuklularının mesajları da okundu. 

Gezi mahpuslarının tutukluluğunun 3. yılında cezaevlerinin önünde yapılan açıklamada 'özgürlük' çağrısı yapıldı; tutukluların mesajı okundu.

Gezi’ye Özgürlük Koordinasyonu, Gezi davası kapsamında tutuklanan arkadaşlarının tutukluluğunun üçüncü yılında önce Silivri Cezaevi, ardından da Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi önünde açıklamalarda bulundu. Açıklamalara Gezi tutuklularının arkadaşlarının yanı sıra, Şehir Plancıları Odası, Gezi protestolarısırasında polisin attığı gaz fişeğiyle hayatını kaybeden Berkin Elvan’ın annesi GülsümElvan, Can Atalay’ın ve Çiğdem Mater’in aileleri ile çok sayıda kişi katıldı.

Silivri Cezaevi ve Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi'nin önünde okunan açıklama şöyle:

"Gezi, bu ülkenin vicdanıdır, eşitlik ve adalet için umududur.

Barışçıl, yaratıcı, neşenin öznesi olduğu, özgürlük talebini dile getiren bir itirazın ortak hafızasıdır. O hafızayı susturmak için tam üç yıldır Çiğdem Mater’i, Mine Özerden’i, Can Atalay’ı, Tayfun Kahraman’ı ve sekiz yıla yakındır da Osman Kavala’yı hukuksuzca mahkûm ediyorlar. Bu bir dava değil, cezalandırma ve gözdağı sistemidir. Ülkemizin demokrasi tarihinde kapkara bir lekedir. Buradan, Silivri’nin ve Bakırköy’ün önünden sesleniyoruz:

Unutmadık. Alışmadık. Kabul etmiyoruz!

Kabul etmeyeceğiz, çünkü Gezi hâlâ bizimle. Çünkü biz, hepimiz, dün olduğu gibi bugün de hâlâ Gezi’deyiz.

Bugün sadece hukuksuz Gezi davası yüzünden özgürlükleri gasp edilen beş arkadaşımız için değil; bu ülkenin düşleri, adalet duygusu ve demokrasi umudu için buradayız! Ethem Sarısülük için, Hasan Ferit Gedik için, Mehmet Ayvalıtaş için, Ali İsmail Korkmaz için, Abdullah Cömert için, Ahmet Atakan için, Medeni Yıldırım için, Berkin Elvan için buradayız! Saraçhane’de, sokaklarda, kampüslerinde kullandıkları demokratik hakları nedeniyle tutuklanan öğrenciler için, sosyal medyada paylaştıkları özgür düşünceleri nedeniyle gözaltına alınan yurttaşlar için buradayız!

Gazeteciliğin gereğini yaparak gerçekleri dile getirip karşılığında cezaevine konulan basın emekçileri için; yaşadığımız adaletsizliklere sessiz ve tepkisiz kalmayıp baskı altına alınan sanatçılar için buradayız!

Toplum ve kamu yararına düşünüp üreten, kentlerimizi deprem riskine karşı dirençli hale getirmek için çalışan şehir plancıları, meslek insanları ve bürokratlar için; adaletsiz uygulamalara karşı halkın ve ezilenlerin yanında olan avukatlar, hukukçular için buradayız!

Kadınların bedeni, doğumu, yaşamı üzerinde kurulan tahakküme karşı ses çıkaranlar için; kimliğini, varoluşunu inkâr etmeyen bireyler için buradayız! Onurlu bir yaşam ve emeklerinin hakkı için direnen tüm işçiler ve emekçiler için buradayız!"


Berkant Tatlı'nın okuduğu Can Atalay'ın mesajı şöyle:

"Bu ülke GEZİ’yi yaşadı. Ve cesur yürekli kadınların ve gençlerin  büyük bir ağacın yapraklarına dönüşerek kara bir dumanı dağıttığı, nefes aldırdığı bir ülke artık burası. Şaşırmaya, tuhaf anlamlar yüklemeye gerek yok. Gezi heryer'de artık. Ve her yerde olmaya devam edecek.” Denmişti Taksim Dayanışmasının bir açıklamasında. Şimdi Saraçhanede yeniden boy verdiği gibi. Liselerden üniversitelerden yankılandığı gibi...Haksızlığa, hukuksuzluğa, seçme ve seçilme hakkına sahip çıkan yüzbinlerin meydanları doldurduğu gibi ve emekçilerin işyerlerinden, köylülerin traktör konvoylarından boy gösterdiği gibi...

Gezi heryerde...“Biz içeri düştüğümüzden beri, güneşin etrafında tam üç kere döndü dünya.”

 Bu üç yılda;

Dayanaksız ve uydurma suçlamalarla, delilsiz “yargılamalarla” ve gerekçesiz “kararlarla” Bakırköy ve Silivri Cezaevleri’nde tutulan bizler, Anayasal düzene ve hukuk devletine dönmeyi umut eder ve bunun için mücadele ederken, içine gömülmemiz istenilen karanlığın daha da derinleştirildiğine, anayasal düzenin, Meclis’in ve bir bütün olarak yurttaşların seçme hakkının fiilen askıya alındığına tanık olduk.

Daha ilk gün söylemiştik: “Türkiye bu kuralsızlık ve hukuksuzluk deli gömleğine sığmayacak. Bunu hep birlikte göreceğiz.“

Ve gördük.

Bir grup genç, İstanbul Üniversitesi’nin önünde kurulan barikatın eşiğinde yırttı o “deli gömleğini” ve milyonlar sel olup aktı meydanlara.

“Biz içeri düştüğümüzden beri, güneşin etrafında tam üç kere döndü dünya.

Fakat gün ışıdı her şeye rağmen, biz içeri düştüğümüzden beri

Bakan Yerlikaya'dan 'hız' uyarısı Bakan Yerlikaya'dan 'hız' uyarısı

Ve karanlığın kenarından onlar,

Ağır ellerini toprağa basıp doğruldular yarı yarıya…

Şerafettin Can Atalay

Seçilmiş Hatay Milletvekili 

Silivri 9 Nolu Cezaevi, A47"


Melis Behlil'in okuduğu Çiğdem Mater'in mesajı şöyle:

Şehir Plancıları Odası Genel Sekreteri Zafer Mutluer'in okuduğu Tayfun Kahraman'ın mektubu şöyle:

Elif Özdemir'in okuduğu Mine Özerden'in mesajı şöyle:

Kaynak: T24