DİSK-AR: Asgari ücretin alım gücü 11 ayda 6.574 TL azaldı
DİSK-AR: Asgari ücretin alım gücü 11 ayda 6.574 TL azaldı
İçeriği Görüntüle

İktidarın 2026 bütçe teklifi Meclis’e geldi. 18,9 trilyon liralık bütçe, tasarruf söylemine rağmen sermayeye kaynak aktarımının sürdüğü bir finansman yapısı ortaya koyuyor. Faiz ödemeleri, KÖİ projeleri ve vergi afları bütçenin ana belirleyicileri oldu. İşte 2026 bütçesine ilişkin 10 temel soru ve yanıtı:

1. Hangi kalemlerde en büyük artış yaşandı?

Bütçede en büyük artış sermaye transferlerinde gerçekleşti. Bu kaynakla, çoğu özelleştirme baskısı altındaki ve Varlık Fonu’na bağlı olan Çaykur, THY, VakıfBank, BOTAŞ gibi kamu kuruluşlarının finansmanı sağlanacak.

İkinci büyük artış ise faiz giderlerinde oldu. Faiz ödemeleri 2026’da bir önceki yıla göre 791,6 milyar TL yükselerek 2,7 trilyon TL’ye çıkıyor. Böylece faizlerin bütçe içindeki payı %14,5’e yükseldi (2025: %13,2).

2. Faiz giderleri neden artıyor? Orta vadeli planları nasıl etkiliyor?

Kemer sıkma programı ve yüksek faiz politikası Türkiye’yi yüksek getiri arayan sermaye için cazip hale getirirken, üretimin ithalata bağımlı yapısı borç baskısını artırdı. Bu durum:

Uluslararası sermayeye değer transferini büyüttü,

Sanayi sermayesini ücretleri baskılamaya itti,

Eğitim, sağlık ve sosyal harcamaların kısılmasına neden oldu.

3. Vergi gelirlerinde dağılım nasıl değişti?

2025’te vergi gelirlerinin:

%33,8’i doğrudan,

%65,15’i dolaylı vergilerden oluştu.

Şirketlerden hedeflenen 1,6 trilyon TL kurumlar vergisinin yalnızca %53’ü tahsil edilebildi.

2026’da:

Dolaylı vergiler: %61,69

Doğrudan vergiler: %37,22

KDV ve ÖTV gibi dolaylı vergilerin ağırlığı emekçilerin vergi yükünü daha da artırıyor.

4. Bu yıl sermaye için vergi affı var mı?

Evet. Bütçede 3,6 trilyon TL vergi gelirinden vazgeçiliyor. Bu, sermaye kesimine %19 oranında vergi avantajı anlamına geliyor.

5. KÖİ projelerine ne kadar ödeme yapılacak?

2026’da:

Yalnızca Karayolları ve Ulaştırma Bakanlığı projeleri için 101,8 milyar TL,

Diğer projelerle toplamda 238 milyar TL ödeme yapılacak.

6. Sağlık harcamalarının payı ne oldu?

Sağlık Bakanlığı bütçesi 1 trilyon 474 milyar TL. Ancak reel artış yalnızca %4.

Dağılım:

%63 personel ve prim giderleri,

Kaynağın %70’i tedavi edici hizmetlere,

Koruyucu sağlık hizmetlerinin payı: %27,54.

Şehir hastanelerine 2026’da en az 136 milyar TL aktarılacak. Prof. Dr. Kayıhan Pala’ya göre bütçe, toplum sağlığını koruma yerine maliyetli tedavi süreçlerine yönelmiş durumda.

7. Eğitim politikaları nasıl etkilenecek?

MEB’in 2026 bütçesi 1 trilyon 943 milyar TL.

Bunun:

%83’ü zorunlu personel giderlerine gidiyor.

Öğrencilerin ve öğretmenlerin ihtiyaçları için kalan kaynak 331 milyar TL.

Okul yapımı, bakım ve onarım için oran %15,26.

%1,98’i dini vakıf ve derneklere aktarılacak.

MEB’in bütçe içindeki payı 2017’de %13,7 iken, 2026’da %11,2’ye düştü.

8. Tasarruf tedbirleri gerçek bir küçülme yarattı mı?

Harcamalarda:

Faiz gideri arttı (+1,27 puan),

Mal ve hizmet alımları ile sermaye giderleri düştü.

Cari transferlerin payı %43,26’dan %39,93’e düştü; bu, sosyal yardımlarda kısıntıya gidildiğini gösteriyor.

Eğitimde tablo ağır:

Okul dışında kalan çocuk sayısı 613 binden %38 artışla 850 bine yaklaştı,

MESEM ve açık öğretimle birlikte örgün eğitim dışı çocuk sayısı 1,5 milyonu aşıyor.

9. Bütçe hazırlığında sendikaların ve uzmanların görüşü dikkate alındı mı?

Hayır. KESK ve DİSK’in “halk için bütçe” talepleri dikkate alınmadı. Emekçiler üzerindeki vergi ve yaşam maliyeti baskısı 2026 bütçesinde daha da arttı.

10. Süreç bundan sonra nasıl işleyecek?

TBMM Genel Kurulu bütçe teklifini 14 gün boyunca görüşecek. Ziyaretçi ve araç girişi durdurulacak. Süreç 21 Aralık’taki genel görüşme ve oylama ile tamamlanacak.

Muhalefetin itirazlarına rağmen bütçenin komisyondan geldiği şekliyle kabul edilmesi bekleniyor.

Kaynak: Evrensel Gazetesi