Eğitim Sen Sakarya Şubesi'nde düzenlenen etkinlikte sosyalmesafe kuralına uyularak gerçekleştirilen etkinliğe SES Sakarya Temsilcisi Yunus Özcan ve Eğitim Sen üyeleri katıldı.

1 Mayıs Marşı'nın çalındığı etkinlikte daha sonra Eğitim Sen Sakarya Şube Başkanı ve KESK Dönem sözcüsü Yücel Kaçar basın açıklaması yaptı. 

Kaçar, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'nin de  halk sağlığını ciddi boyutlarda tehdit koronavirüs salgınıyla karşı karşıya kaldığını hatırlatarak, şunları kaydetti:

"Her ne kadar virüs zengin, fakir, işçi, patron ayrımı yapmasa da, her zaman olduğu gibi, ülkemizde ne yazık ki salgının faturasını da işçiler, emekçiler, çiftçiler, işsizler ve yoksullardan oluşan geniş halk kesimleri ödemektedir.
Başta sağlık çalışanları olmak üzere, temizlik, market, ulaşım, kargo sektörlerinde çalışan emekçiler, olumsuz koşullar altında, gerekli önlemler yeterince alınmadan, salgına karşı gerekli maske, tulum, önlük, siperlik vb. malzemeleri yeterince olmaksızın, ölümle burun buruna çalışmaya devam etmektedirler.
 
Hükümet her ne kadar” Evde Kal” uyarısı yapmaktaysa da. İnsanların evde kalabilmeleri için gereken asgari ihtiyaçlarını sağlayacak tedbirleri almaya yönelik adımları atmamaktadır.
20 yaş altındaki yurttaşlara sokağa çıkma kısıtlaması getirilmesine rağmen çalışanların kısıtlama dışında bırakılması dahi salgın sırasında çalışanların durumunu gözler önüne sermektedir.
Her geçen gün fabrikalarda, tersanelerde, şantiyelerde Corona vaka sayısı büyüyerek artmaya devam etmektedir. Bu hastalarla her gün aynı iş yerinde çalışan emekçilerin virüsü eve taşıması, kendisinin ya da ailesinin hastalığa yakalanmasına yol açtığı gibi salgının yayılarak büyümesine de neden olmaktadır.

Bu nedenle biz çalışanlar, işçiler, emekçiler, işini kaybedenler, emekliler, çocuklar, kadınlar aşağıdaki taleplerimizi bir kez daha dile getiriyoruz.

Salgınla mücadelede zorunlu hizmet ve mal üretimi dışında bütün çalışma durdurulmalı, bu alanlar dışındaki tüm çalışanlara ücretli izin verilmelidir.
Zorunlu alanlarda çalışanların dönüşümlü ve dinlendirilerek çalışması sağlanmalı, koruyucu ekipman başta olmak üzere sağlık tedbirleri alınmalıdır.
İş yerlerinde, Dünya Sağlık Örgütü’nün kriterler dikkate alınarak salgınla mücadelede alınması gereken önlemler, kurum amirlerinin inisiyatifine bırakılmadan bir standarda kavuşturulmalı, denetimi sağlanmalıdır.
Çalışmanın devam ettiği kamu kurum ve kuruluşlarında işçi sağlığı ve iş güvenliği açısından düzenli olarak risk analizi yapılmalı, bulunmayan kurumlarda acilen İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği kurulları oluşturulmalıdır.
İşçilerin en temel haklarını ortadan kaldıracak ücretsiz izin uygulamasından vazgeçilmelidir.
Koronavirüs nedeniyle  5 Mart tarihi esas alınarak, ücretsiz izne çıkarılan  tüm işçilere hiç bir koşul aranmaksızın asgari ücretten az olmamak kaydıyla kısa çalışma ödeneği ve daha önce işten çıkarılan tüm işsizlere işsizlik sigortası ödeneği verilmeli, işçilerin talepleri karşılanmalıdır. İşsizlik sigortası fonundaki 131,6 milyar TL işçiler için kullanılmalıdır.
Salgınla mücadelede en ön safta yer alan sağlık çalışanlarının talepleri karşılanmalıdır,  covid hastalığına yakalanan sağlık çalışanlarının meslek hastalığına yakalandığı kabul edilmeli ve ona göre gerekli tazmin sağlanmalıdır, personel sayısı güvenceli çalışma koşulları sağlanarak arttırılmalı, KHK ile işinden edilen, güvenlik soruşturması nedeniyle bekletilen tüm sağlık emekçileri acilen göreve başlatılmalıdır.
Salgın riski devam ettiği sürece elektrik, su, doğal gaz gibi temel ihtiyaçlar devlet tarafından karşılanmalıdır.
Kamu-özel fark etmeksizin çalışan tüm kadınlara iş ve gelir güvencesi sağlanmalıdır; kadına yönelik şiddette yaşanan artışa karşı gerekli tedbirler alınmalıdır.

Bizi öldüren bu düzen yerine,
Emek ve Bilim ile kurulacak yeni bir toplumsal düzen için,
Yaşasın! İşçilerin/Emekçilerin Birliği
Yaşasın 1 MAYIS!                                                              .