TÜRKİYE

Mağarada zehirlenen askerler: "İhmal ya da kasıt yok"

MSB'den yapılan açıklamada, ihmal veya zafiyet olmadığı belirtildi ve "İstisnai, öngörülemez ve olağan dışı bir durum olarak gelişmiştir" ifadeleri kullanıldı.

6 Temmuz'da Irak’ın kuzeyindeki dağlık alanda Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) bir mağaradaki arama çalışmaları sırasında, 19 asker metan ve karbonmonoksit gazına maruz kalmış, 12 asker yaşamını yitirmişti. Ardından da İskenderun'da eğitimdeki 2 asker sıvı kaybına bağlı çoklu organ yetmezliğinden hayatını kaybetmişti.

Askerlerin ölümünde ihmal olduğu iddiaları gündeme getirilirken, Milli Savunma Bakanlığı (MSB) Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri ve Bakanlık Sözcüsü Tuğamiral Zeki Aktürk, bugün bakanlıkta düzenlenen haftalık basın bilgilendirme toplantısında konuyla ilgili açıklama yaptı.

MSB, Pençe-Kilit Harekatı bölgesindeki bir mağarada icra edilen arama tarama faaliyeti esnasında metan gazından zehirlenerek yaşamını yitiren 12 askerin ölümüne ilişkin olaydaysa doğrudan bir ihmal ya da kasıt unsurunun bulunmadığını savundu.

İdari tahkikatın tamamlandığı belirtilen açıklamada, "Pençe Serisi Harekatlarının başladığı 2019'dan olayın yaşandığı 6 Temmuz 2025'e kadar Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından 3 bin 764 mağaranın arama tarama ve imhasının gerçekleştirildiği" kaydedildi.

'Keşif köpeği gönderildi, olumsuz emareye rastlanmayınca gaz ölçümüne ihtiyaç duyulmadı'

Daha önce böyle bir olayın meydana gelmediği, olayın yaşandığı mağaranın, girilen 3 bin 765'inci mağara olduğu ifade edildi ve şöyle devam edildi:

"Mağara operasyonlarının icrasına uygun olarak oluşturulan ekibin (METİ/PMKİ timi dahil) birlikte mağara arama tarama eğitimi aldığı, arama/tarama ekibi ve keşif köpeği ile 1-5 Temmuz 2025 tarihleri arasında olayın meydana geldiği mağarada icra edilen keşif ve arama-tarama faaliyetlerinde herhangi bir olumsuz emareye rastlanmadığı, olayın meydana geldiği 6 Temmuz günü keşif köpeğinin mağaraya gönderildiği, olumsuz bir duruma rastlanmaması üzerine gaz ölçümüne ihtiyaç duyulmadığı, müteakiben mağaraya usulüne uygun olarak girildiği ve arama-tarama faaliyetine başlandığı anlaşılmıştır."

'Gerekli dersler çıkarılmıştır'

Açıklamada, kurtarma faaliyetinin birlik personeli, KBRN timi, UMKE, AFAD ve TTK unsurlarıyla birlikte usulüne uygun şekilde icra edildiği, önceden mağaranın girişinde ve önünde hazır bulundurulan oksijen tüpleri ve maskelerin personelin tahliye ile tedavisinde kullanıldığı söylendi.

Olaydan etkilenen personele, olay yerinde bulunan 5 doktor ve sağlık ekibiyle müdahale edildiği ve hastaneye sevklerinin sağlandığına işaret edilen açıklamada, ihmal olmadığı söylenmesine rağmen "gerekli derslerin çıkarıldığı, ilave önlemlerin ivedilikle hayata geçirildiği" de ifade edildi:

"Son on yılda elde edilen tecrübeler ışığında yapılan incelemeler neticesinde, olayda doğrudan bir ihmal ya da kasıt unsurunun bulunmadığı, herhangi bir disiplin zafiyeti veya kontrol/yönetim eksikliğinin söz konusu olmadığı, olay sırasında görevli olmayan bazı personelimizin, silah arkadaşlığı duygusuyla kendi canını hiçe sayarak emir beklemeden mağaraya girdiği ve arkadaşlarını kurtarma kararlılığı sayesinde daha ağır sonuçların yaşanmasının önüne geçtiği tespit edilmiştir. Sonuç olarak yaşanan bu olay, istisnai, öngörülemez ve olağan dışı bir durum olarak gelişmiş, istenmeyen ve hepimizi derinden etkileyen bir şekilde sonuçlanmıştır. Ender karşılaşılan bu olay sonrası, benzer durumların tekrar yaşanmaması için gerekli dersler çıkarılmış, ilave önlemler ivedilikle hayata geçirilmiş ve idari tahkikat sonuç raporu, ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmiştir. Bu vesileyle şehit olan kahraman silah arkadaşlarımıza bir kez daha Allah’tan rahmet, kederli ailelerine, Türk Silahlı Kuvvetleri ile asil milletimize başsağlığı ve sabır diliyoruz."

İhmal iddiaları

Askerlerin ölümüyle ilgili ihmal iddiaları gündeme gelmişti.

soL’a konuşan bir emekli asker “Savaşsız, çatışmasız bir ortamda, eğitim anında bile kayıplar veriyorsa bir ordu, ciddi sorun var demektir” diye konuşmuştu.

Askerlerin yaşamını yitirdiği mağaradaki arama kurtarma çalışmaları için madencilerin bölgeye götürüldüğünü de hatırlatan emekli asker “Bu, silahlı kuvvetlerin kendi adamını çıkaracak kabiliyetinin de kalmadığını gösteriyor. Eskiden vardı bunlar. Muharebe Arama Kurtarma (MAK) timleri denilen arama kurtarma konusunda son derece eğitimli birlikleri vardı. Şimdi hacı hoca takımının, imamlar ve müezzinlerin eline kaldı ordu” ifadelerini kullanmıştı.