Her sabah kahvaltıda ekmek, öğlen yoğurtlu bir çorba, akşam belki makarna derken fark etmeden vücudumuza yükleniyoruz. Sonra da “Midem bozuldu,” “Şişkinlik yapıyor,” “Süt dokunuyor” diyoruz. Peki neden? Asıl mesele ne yediğimizden çok, vücudun onu sindirip sindiremediğiyle ilgili olabilir.

Hadi gelin birlikte bakalım; bu glüten, laktoz ve pankreas enzimleri nedir, ne işe yarar, neden bu kadar önemli?

Gluten: Buğdayın içindeki zor misafir

Glüten buğdayda, arpa ve çavdarda bulunan bir protein. Güzel kabaran poğaçaların sırrı da glüten aslında. Ama bazı kişilerde vücut bu proteini düşman gibi algılıyor. Buna çölyak hastalığı deniyor. Bağışıklık sistemi glutene saldırıyor, bağırsaklar zarar görüyor. Sonuç: İshal, kilo kaybı, halsizlik…

Peki ya çölyak olmayan ama “Ekmek beni şişiriyor” diyenler? Onlarda da vücut glüteni yeterince iyi sindiremiyor olabilir. Bu durumda bazıları için gluten sindiren enzim takviyeleri işe yarayabiliyor. Glütenaz adıyla bulunabiliyor. Ama unutmayın: Bu takviyeler çölyak için çözüm değil.

Laktoz: Sütün şekerli tarafı

Süt içince karın ağrısı, gaz, patlayan balon gibi bir şişkinlik hissediyorsanız, suçlu büyük ihtimalle laktoz. Yani sütün şekeri. Bunu parçalamak için vücudumuzda “laktaz” adlı bir enzim olması gerekiyor. Ama bazı insanlarda bu enzim yeterli değil. Ne oluyor? Süt bağırsakta sindirilemeden fermente oluyor, gaz yapıyor. Bu duruma laktoz intoleransı diyoruz. Çözüm? Ya laktozsuz süt tüketmek, ya da laktaz enzimi takviyesi almak. Yani vücuda “yardımcı oyuncu” eklemek.

Aralıklı orucun yararından çok zararı mı var?
Aralıklı orucun yararından çok zararı mı var?
İçeriği Görüntüle

Enzimler konusu açılınca akla ilk pankreas gelmelidir.

Pankreas enzimleri: Sessiz ama kritik

Pankreas dediğimiz organ mide arkasında saklanır, pek sesi çıkmaz ama yaptığı iş büyük. Her yemek yediğimizde üç farklı enzim salgılar:

Amilaz: Karbonhidratları (ekmek, makarna vs.) parçalar.
Lipaz: Yağları sindirir.
Tripsin: Proteinleri işler.

Pankreas yeterince çalışmazsa sindirim de çalışmaz. Yemekler bağırsakta kalır, emilmez, enerjiye dönüşemez. Sonuç? Sürekli şişkinlik, yağlı dışkı, kilo kaybı, vitamin eksiklikleri…

Bazı hastalıklarda -örneğin pankreatit ya da pankreas kanserinde- bu enzimler yetersiz kalabilir. Böyle durumlarda doktorlar genelde dışarıdan enzim takviyesi verir.

Peki ne yapmalı?

Süt içince rahatsızlık mı oluyor? Bir süre deneyip laktaz kullanıp farkı gözlemleyin.

Ekmek, makarna sizi şişiriyor mu? Glüten hassasiyeti olabilir.

Sık sık sindirim sorunu, yağlı dışkı, kilo kaybı mı yaşıyorsunuz? Pankreas enzimleriniz ve glüten-süt sindiren enzimleriniz yetersiz olabilir.

Vücudumuz çok akıllı bir makine ama bazen yardıma ihtiyacı oluyor. Enzimler bu sistemin görünmeyen işçileri. Onlar iyi çalışınca sindirim de keyifli olur, mide de mutlu kalır. Bozuldu dediğiniz şey belki de sadece yardım isteyen bir enzimdir.

Zayıflama iğnelerinin yaygın kullanımı sebebiyle pankreasa hasar verebileceği uyarısını yapmak lazım.

Çoğu kişi bu iğneleri hekim danışmanlığı olmadan kendileri uyguluyor.

Zayıflatan iğneler: Mideye mi, pankreasa mı etki ediyor?

Son zamanlarda birden fazla kişiden şu cümleyi duyduk:

“Bir iğneyle kilo veriyorsun, açlık hissin kalmıyor!” Evet, bahsettikleri şey GLP-1 iğneleri. Aslında diyabet tedavisi için geliştirilen bu ilaçlar, şimdi zayıflama amaçlı kullanılıyor. Peki bu iğneler nasıl çalışıyor? Ve özellikle pankreas gibi hayati bir organa etkisi var mı?

Nedir bu GLP-1?

GLP-1, vücudun kendi ürettiği bir hormon. Uzun adı: Glukagon Benzeri Peptid-1. Bağırsaktan salgılanır, ama etki alanı çok geniştir:

Beyne gidip “tokum” mesajı verir

Mide boşalmasını yavaşlatır, daha uzun süre tok kalırsınız.

Pankreası uyararak insülin salgısını artırır.

Aynı zamanda glukagon (kan şekerini yükselten hormon) salgısını azaltır.

Bu mekanizmalar, hem kan şekerini dengeler hem de iştahı bastırır. Bu yüzden artık sadece diyabet hastaları değil, fazla kilolu bireyler de doktor gözetiminde bu ilaçları kullanabiliyor.

Pankreas üzerindeki etkileri ne?

İşte kritik konu bu. Çünkü GLP-1 ilaçları doğrudan pankreası etkiler.

Pozitif etki: Pankreastaki beta hücrelerini uyararak insülin üretimini artırır. Bu, diyabet hastaları için faydalıdır.

Tartışmalı konu: Bazı vakalarda pankreatit (pankreas iltihabı) geliştiği görülmüştür. Çok nadir de olsa bazı kullanıcılar şiddetli karın ağrısı, mide bulantısı, kusma gibi belirtiler yaşayabiliyor. Bu durum acil değerlendirme gerektirir.

Uzun vadede: Bazı araştırmalar, GLP-1 benzeri ilaçların uzun süreli kullanımında pankreas hücreleri üzerinde stres yaratabileceğini söylese de kesin bir kanıt yok. Gözlem ve doz ayarı önemli.

Herkes kullanabilir mi?

Hayır. GLP-1 iğneleri hamileler için uygun değil.

Pankreatit geçirmiş kişilerde dikkatli kullanılmalı.

Tiroit kanseri hikayesi olanlarda risk taşıyabilir.

Zaten çok zayıf olan kişilerde ciddi besin yetersizliklerine yol açabilir.

Bu yüzden bu iğneler kesinlikle “eczane ürünü” gibi düşünülmemeli. Doktor kontrolü şart.

GLP-1 iğneleri gerçekten işe yarıyor mu? Evet.

Ama tamamen zararsız mı? Hayır.

Özellikle pankreas gibi hassas bir organı etkilediği için bu ilaçlar bilinçsizce değil, tıbbi gözetim altında kullanılmalı. Unutmayın, hızlı kilo vermek güzel ama önemli olan sağlıklı kalmak. Her ilaç gibi bu iğneler de doğru kişide, doğru dozda, doğru zamanda işe yarar. Yoksa sindirim değil, sağlık sistemi zarar görür.

Pankreas sağlığını korumak için neler yapalım?

Elbetteki pankreas dediğimizde akla ilk önce insülin salgılayan organ olduğu geliyor. Demek ki şeker ve insülinle ilgili bütün konularımız pankreasla yakından alakalı. O halde şekeri yükseltmeyecek, pankreası yormayacak şekilde beslenmek gerek.

Yukarıda yazıda belirttiğim gibi, pankreasın ana işlerinden biri de sindirim enzimi üretmek . Bu enzimlerle yağ protein ve karbonhidratları parçalıyor. Ancak yiyecekleri parçalama sırası ona, ağız ve mideden sonra geliyor. Yani önce ağızda çok çiğnenmesi ve midenin sindiriminin daha iyi olması için gece geç saatte yenmemesi kurallarına dikkat ederek pankreasta destek verebilirsiniz.

Tüm işlenmiş yiyecekler kızartmalar koruyucu madde içeren yiyecekler Pankreasın sindirimde daha da zorlanmasına sebep oluyor. O halde bu yiyecekleri de azaltmak lazım.

Alkol pankreas için büyük düşman . Bir tür pankreas iltihabının kronik alkol kullanıcılarında olma ihtimali normale göre çok yüksek.

Buradan zayıflama iğnelerini doktor kontrolünde de olsa kullananlar için ek not ekleyelim:

İğnelerin yarattığı etki olarak; midenin hareketlerinin azalmış olması sebebiyle mide içindeki sindirim yavaşlıyor ve pankreasın önüne daha fazla sindirilmemiş yiyecek geliyor. Bu durum pankreas enzimlerine olan yükü artırıyor. Bu yüzden bu iğnelerin kullanımında pankreas enzimleri olan amilaz ve lipaz bakılır, bu değerler iyiyse iğne kullanımına devam edilir, bu değerler yüksekse iğne kullanımına son verilir.

Yukarıda anlattığım mantıktan da gidersek; eğer bu iğneleri kullanmanızı doktorunuz önermişse özellikle çok çiğneme önerimi dikkate almanızı isterim.

Ve elbette doktorunuza danışarak pankreas enzimleri desteği, enzimli probiyotik, glütenaz ve laktaz enzimlerini destek olarak beslenmenize ekleyebilirsiniz.