İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Bilim ve Teknoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi, Hidrojeoloji Uzmanı Prof. Dr. Celalettin Şimşek, Türkiye’deki kuraklık ve su kıtlığına ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu. 2070 yılına kadar ortalama sıcaklığın 4 derece artmasının beklendiğini belirten Prof. Dr. Şimşek, özellikle Marmara, Ege ve Akdeniz bölgelerinin bu artışı en yoğun hissedeceğini söyledi.
“240 gölden 186’sı kurudu”
Türkiye’de son yıllarda yaşanan sıcaklık artışlarının etkisine dikkat çeken Prof. Dr. Şimşek, “2050’lerde beklenen sıcaklıkları Avrupa şimdiden yaşamaya başladı. Biz de ciddi bir kuraklık tehdidi altındayız. 240 gölden maalesef 186’sı kurudu. Göllerimiz baskı altında, su kaynaklarımız azalıyor. Ülkemizin ekosistemi tehdit altında. Bir an önce önlem alınmalı” diye konuştu.
Atık su önerisi
Su kaynaklarının korunması için öncelikle mevcut su varlığının iyi yönetilmesi gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Şimşek, “İzmir’de yılda yaklaşık 400-450 milyon metreküp atık su denize deşarj ediliyor. Bunları arıtıp tarımsal sulamada kullanabilirsek, özellikle Gediz Havzası’nda yer altı suyuna olan baskıyı önemli ölçüde azaltırız. Çünkü mevcut su kaynaklarının yüzde 75’i tarımda kullanılıyor” dedi.
“Su Güvenliği Bakanlığı kurulmalı”
Yer altı sularındaki hızlı azalmanın da ciddi bir tehlike oluşturduğunu söyleyen Prof. Dr. Şimşek, derin sondajların verim kaybına yol açtığını hatırlatarak şu önerilerde bulundu:
- Yüzey depolama yerine yer altı barajlarına yönelinmeli, buharlaşma minimize edilmeli.
- Yapay beslemelerle yer altı suyu desteklenmeli.
- Sensörlü sulama sistemleriyle su daha verimli kullanılmalı.
- İçme suyu sağlayan akiferler korunmalı, kaçak kuyular engellenmeli.
- Su yönetimi tek elden yapılmalı, bu amaçla “Su Güvenliği Bakanlığı” kurulmalı.
Prof. Dr. Şimşek, su kaynaklarının korunmasının artık ertelenemez bir zorunluluk olduğunu belirterek, “2040’larda su kıtlığı yaşayan ülkeler arasına gireceğiz. Şimdiden önlem almazsak çok geç olacak” uyarısında bulundu.