Cumhuriyet Halk Partisi Sakarya İl Başkanı Ecevit Keleş, koronavirüs salgını nedeniyle açıklanan ekonomik pakette emekçilere ayrılan payın azlığını eleştirdi. Keleş ayrıca Ulaştırma Bakanı Mehmet Cahit Turhan'ın görevden alınma sebebinin açıklanmasını istedi. Keleş yaptığı yazılı açıklamada, koronavirüs önlemleri kapsamında evlerinden çıkmması istenilen yurttaşların yaşadığı ekonomik sıkıntıya dikkati çekerek, "Sabı, dua iyi de faturalar ne olacak" dedi. AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğa'ın dünkü televizyon konuşmasını değerlendiren Keleş, açıklamasında şu görüşere yer verdi: "Dün yine dünya önderimiz ekrandaydı. Konuştu konuştu konuştu inşallah dedi, maşallah dedi, dua dedi sabır dedi ama evde kalmak zorunda olduğunuz dönemde “faturalarınızı devlet ödeyecek” diyemedi. Bu süre sonunda “işsiz kalmayacaksınız, işten çıkarmaları yasaklıyoruz” diyemedi. Siz parayı düşünmeyin “Türkiye Cumhuriyeti vatandaşını darda bırakmaz” diyemedi Zaten demesi de beklenemezdi. Çünkü halk umrunda değil yandaşların ceplerine halel gelmesin de gerisi teferruat. Açıklanan 100 milyarlık destek paketinin sadece 2 milyarının doğrudan maaşlı halka olması zaten bunun en büyük göstergesi. Hoş diğer 98 milyarda bir hayalden öte değil. Şöyle ki sözüm ona esnafa destek verilecek ama esnaf para alamasın diye öne sürülen şartlarda bir tek “kaf dağının ardındaki yedi başlı canavarla savaş” eksik. Bu gidişin sonu, virüs salgınından sonra bir işsizlik salgınıdır" ULAŞTIRMA BAKANININ GÖREVDEN ALINMASI Ulaşırma Bakanı Mehmet Cahit Turhan'ın görevden alınmasına da değinen Keleş, şunları kaydetti: "27 Mart 2020 itibariyle Ulaştırma ve Altyapı bakanı Mehmet Cahit Turhan'ın görevine son verildi. Bir AKP li daha AKP Genel Başkanı’nın yanlışlarının bedelini ödedi. İki dudağın arasından çıkan sözle göreve gelen aynı dudaktan çıkan başka sözlerle kenarı atıldı. Bir sebep, açıklama gereği dahi görülmedi. Herhalde “göreve getirirken iyiydi ya” diye düşünmüştür zatı şahaneleri. Ama atladığı bir şey var bu ülke ona gıkını çıkaramayan AKP’lilerden oluşmuyor. Bir Devlet Bakanı görevden alınıyorsa sebebi açıklanmalıdır. Ama tahmin edebiliyoruz kesinlikle “Hiçbir şey olmadıysa bile mutlaka bir şey olmuştur”. Kendi beceriksizliğini, hatalarını başkalarına yükleme bir AKP geleneği bunu zaten biliyoruz. Saray avaneleri teflon tavadır onlara hiçbir yanlış, hata, kötülük yapışmaz. Kararı hep onlar verir verdikleri saçma kararlar kötü sonuç doğurursa sorumlusu hep alttakilerdir. Erdoğan sabah akşam Kanal İstanbul güzellemesi yapar ihalesi yapılır kendisinin haberi yokmuş gibi sorumlusu bakan olur. Polisler karantina otobüsünü durdurur birini indirir onlardan sorumlu bakan haberi yokmuş gibi davranır vali yardımcısı görevden alınır. İşte gözü kapalı itaat, kula kulluk etme yaranma çabası böyledir. Yaranılmaya çalışılanın egosunu büyütür onlar da kendini kusursuz görür. Çünkü itiraz eden kimse yoktur."