"Muhteşem Osmanlı İmparatorluğu’nun torunlarıyız!” diye kurumlanıp, ” Abdülhamit Han Hazretleri!” diye de yere göğe koymayız, ama...

İş; Osmanlı Padişahı Abdülhamit Han Hazretleri’nin 2 Haziran 1890’da, (taa 131 yıl önce) treni getirdiği Adapazarı Garı’nı yıkar tarihe de gömeriz!

Doymaz doyamayız; aynı yılların Mithatpaşa Tren İstasyonu’nu da, çok ilkel bir kentleşme ile yıkmaya kalkarız?

Bunu, “Kentleşme Kültürü ve Planı!” olmayan siyasi iktidarlar yapar. 20 yıl sonra, Sakarya’nın neresine elini değdirsen, öbür yanı patlıyor!

AK Parti'ye şu güne kadar oy vermiş tüm Adapazarlılar'a, Sakaryalılar'a şunu sorarım: 27 yıldır bu şehrin karakteri yok edildi, görmüyor musunuz?

Doğup büyüdüğümüz köyler, caddeler, sokaklar yok! Aklına esen yüzyıldır var olan sokak, cadde, okul, mekan isimlerini değiştirdi!

Kendi belediyelerinin yüzlerce, şatafatlı ciltli kitaplarında, Çark Mesire var! Adapazarı’nda Çark Mesire diye bir yer kaldı mı?

55 yıl önce mezun olduğumuz (?) İmam Hatip Lisesi; doğup büyüdüğüm İzmit Caddesi, Refik Sokak; ANTİK ADAPAZARI TREN İSTASYONU var mı?

Yaşanan şehrin tarihinden, kültüründen habersiz birileri, ” Bulvar’dan Mithatpaşa’ya gidiş-gelişli bir Bulvar?” açacaklarmış? Masa başında açılır!

Orada, şehrin başına sadece yeni bir ulaşım belası açılır! Adapazarı Garı’nı da, Mithatpaşa Garını da yok edip, Ranta kapı açma tamahları bitmiyor.

O bölgede, Serdivan’a giden tüm yollarda yıllardır trafik hemen her saat kördüğüm. Yeni bir kördüğüm yaratmayın. Bırakın ulaşım öyle dalgalı aksın!

Serdivan’a, o yolda, Ağır Bakım fabrikası doğusundan açılan, hemzeminli duble cadde iyi bir akış kazandırdı. Şimdi siz akışı artırıp hepsini boğacaksınız!

Belediye Meclisleri şunu da görmeli; kimse mükemmel değil. Önünüze proje diye getirilen her şeyi şartsız imzalamak büyük hatadır;

Düşünmeden, uyarmadan, atılan her yanlış imzanın veballi, siyasi kötülüktür.

Serdivan’ın kalbine çakılan Cadde 54 imarı için, 4-5 yıldır samimiyetle yazdım. Bu projeyi oraya AKP Sakarya’dan kimsenin istediğini hiç sanmam?

“Yapıla!” dendi; çöküldü gibi?

Serdivan’ın yıkımı diye çok yazdım. Önceki imarları da vurgulayıp, daha da ileri gittim;

“Serdivan’da hayat 5 yıl içinde yaşanmaz olacak! 10 Yıl sonra ise oradan kaçabilmenin telaşı başlayacak!” demiştim. Ama ne küfürler yedim?

Serdivan’da partisi önemli değil, Sakarya Ekrem İmamoğlu gibi bir yöneten bulunabilirse, hala çağdaş dünya şehri olmanın doğa uçları var!

Ekrem İmamoğlu, AKP’nin İstanbul’da yıllarca yarım bıraktığı veya hiç başlamadığı 8-10 Metro-Raylı Sistem projesini tek tek hayata geçiriyor.

Ya Sakarya, ya biz?

Nasıl bir doğada varlık içinde yokluk yaşatılıyoruz?

Adapazarı da, Serdivan da bir tek raylı sistemlerle çağdaş şehir olabilir.  Adapazarı Garı da, Mithatpaşa da; günde 24 seferli İstanbul Treni ile...

Adapazarı Ovası, Allah’ın Raylı Sistemler için yarattığı harika bir doğa nimeti.

AKP dahil, herkes 30 yıldır, seçileyim Raylı Sistem yapacağım dedi. Bir dolu panel yapıldı, kitaplar yazıldı,” Projesi var, gördüm!” bile dendi.

AK Parti, değil istasyon yıkmak, şimdi-hemen Raylı Sistemlere başlamalı.