ABD İç Güvenlik Bakanlığı, Mayıs ayında yaptığı açıklamada, Afganistan’dan gelen yaklaşık 11.700 kişiye tanınan TPS’nin 60 gün içinde kaldırılacağını duyurmuştu. Bu statü, kişilere yasal çalışma izni tanıyor ve sınır dışı edilmelerine karşı koruma sağlıyordu.
2021 yılında Taliban’ın ülke kontrolünü ele geçirmesinden bu yana yaklaşık 180 bin Afgan ABD’ye geldi. Ancak TPS kapsamında korunan 11.700 kişi, bu toplamın oldukça küçük bir bölümünü oluşturuyor. Bu kişilerin kaçının iltica gibi başka bir yasal statüye başvurduğu ise henüz bilinmiyor.
Birçok sivil toplum kuruluşu, bu kararın “Afganistan’a dönmenin güvenli olduğu” yönünde yanlış bir mesaj verdiğini savunuyor — özellikle de bu kişilerin önemli bir kısmı, ABD’nin 20 yıllık Afganistan’daki askeri varlığı sırasında Amerikan güçleriyle birlikte çalışmışken.
Ulusal Göç Forumu Başkanı Jennie Murray, Pazartesi günü yaptığı açıklamada şu sözlerle tepki gösterdi:
“Korumasını kaybedenlerin çoğu ABD güçleriyle görev yaptı. Bu hizmeti onurlandırmak ve onlara burada güvende bir yaşam kurma fırsatı tanımak bizim sözümüzdü. Kongre’yi, bu sözü yerine getirerek Afganlara kalıcı bir statü sağlamaya çağırıyoruz. Bu zaten çoktan yapılmalıydı.”
İç Güvenlik Bakanı Kristi Noem, Mayıs ayındaki açıklamasında, Afganistan’daki güvenlik ve ekonomik durumun “kayda değer şekilde iyileştiğini” ve bu nedenle TPS’ye artık gerek kalmadığını savundu.
Bakanlık açıklamasında şu ifadeler yer aldı:
“Genel olarak, Afganistan’daki koşulların kişisel güvenliği tehdit edecek düzeyde olmadığı kanaatine varılmıştır.”
Geçici Koruma Statüsü (TPS), İç Güvenlik Bakanı’nın takdiriyle çeşitli ülkelerden gelen kişilere tanınabiliyor. Bu kişiler yasal olarak çalışabiliyor ve sınır dışı edilemiyor. Ancak bu statü vatandaşlık yolunu açmıyor ve genellikle her 18 ayda bir yeniden onaylanması gerekiyor.
İlk Trump döneminde birçok ülke için TPS’yi sona erdirme girişimleri mahkemelerce engellenmişti. Ancak bu kez yönetim, daha kararlı ve kapsamlı bir şekilde korumaları kaldırmayı hedefliyor. Bu kapsamda Venezuela, Haiti gibi ülkelerden gelen yüz binlerce kişi de risk altında.
Eleştirmenlere göre, bu statülerin sıkça yenilenmesi nedeniyle TPS aslında fiili olarak kalıcı hale geliyor ve bu da sistemin doğasına aykırı. Ancak göçmen hakları savunucuları, savaş, siyasi istikrarsızlık ve tehditlerin sürdüğü ülkeler için korumanın devam etmesi gerektiğini vurguluyor.
CASA adlı sivil toplum kuruluşu, hem Afganlar hem de 4 Ağustos’ta TPS’si sona erecek Kamerunlular için korumanın kaldırılmasına karşı dava açtı. Bir federal yargıç, geçen Cuma günü davanın görülmesine izin verdi. Ancak dava süresince korumanın devam etmesi yönündeki talep reddedildi.