Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), LGS sınavında yaşanan usulsüzlüklerin ardından Milli Eğitim Bakanlığı’nın “Proje Okul” uygulamasını yargıya taşıdı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş, Proje Okul Yönetmeliği’nin yürütmesinin durdurulması ve iptali talebiyle Ankara Bölge İdare Mahkemesi’ne başvurduklarını duyurdu. Özçağdaş, uygulamanın hem anayasal eğitime erişim hakkını zedelediğini hem de laiklik ilkesine aykırı bir yapı oluşturduğunu söyledi.

Özçağdaş, CHP olarak eğitimin her alanında yaşanan sistem krizlerine karşı hukuki mücadele yürüttüklerini vurgulayarak, “Her gün yeni bir sorunla karşılaşıyoruz. Ya suç duyurusunda bulunuyoruz, ya yürütmeyi durdurma davası açıyoruz, ya da kamuoyuna açıklama yaparak bu çarpıklıkları görünür kılmaya çalışıyoruz,” dedi.

KYK yurtları öğrenciler için ölümcül risk barındırıyor
KYK yurtları öğrenciler için ölümcül risk barındırıyor
İçeriği Görüntüle

“Sınav Soruları Organize Şekilde Ele Geçirildi”

963 bin öğrencinin katıldığı 2025 LGS sınavına dair güvenlik zafiyetlerine dikkat çeken Özçağdaş, sınavın daha bitmeden soruların sosyal medyada paylaşılmaya başlandığını, bunun bizzat Milli Eğitim Bakanlığı tarafından da kabul edildiğini hatırlattı. Özçağdaş, “Bakanlık 29 kişi hakkında soruşturma başlattı. Bunların arasında öğretmen olmayan idareciler, okul müdürleri de bulunuyor. Tutuklananlar var. Ancak kamuoyuna açıklanan veriler eksik ve yanıltıcı” dedi.

LGS’de yalnızca tam puan alan öğrencilerin değil, tüm öğrencilerin adil ve eşit şartlarda yarışma hakkının ihlal edildiğini söyleyen Özçağdaş, “Asıl mesele, sınav sorularının organize ekiplerce önceden ele geçirilmiş olmasıdır. Bu sadece bir şehirde değil, İstanbul, Adana, Bursa gibi pek çok ilde gerçekleşti. Bu bir bireysel suç değil; sistematik bir organizasyonun parçasıdır,” ifadelerini kullandı.

“Proje Okullar, Yusuf Tekin’in İcadıdır”

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in, bakanlık müsteşarlığı döneminde başlattığı “proje okullar” uygulamasını da eleştiren Özçağdaş, sistemin zamanla tamamen keyfiyete dayalı hale geldiğini söyledi. “Dönemin Bakanı Nabi Avcı, bu uygulamanın birkaç okulda pilot olarak uygulanacağını söylemişti. Bugün 2 bin 153 proje okulu, 80 bin öğretmen, 5 bin yönetici bu sistemin içinde. Bu 85 bin kişinin tamamı doğrudan Bakan tarafından atanıyor” dedi.

Özçağdaş, proje okullarda öğretmenlerin liyakate göre değil, siyasi ve ideolojik referanslarla görevlendirildiğini savunarak, bunun uluslararası standartlarla bağdaşmadığını belirtti. Öğrencilerin sınavla, öğretmenlerin ise torpille bu okullara yerleştirildiğini vurguladı.

“Tarikatların Proje Okullarda Rol Alması Yasaya Aykırı”

CHP’nin dava başvurusunun temel gerekçelerinden biri de, proje okullar aracılığıyla tarikat ve cemaatlerin eğitime müdahil edilmesi. Özçağdaş, “Yeni düzenlemeyle bazı proje okullarının ‘hami’si tarikatlar olacak. Bu okullarda yasaya aykırı olarak AR-GE koordinatörleri, akademik danışma kurulları oluşturulacak. Derslerin en az yüzde 30’unu yabancı uyruklu ya da öğretmen olmayan kişiler verebilecek. Bu yapı, laik eğitim sistemi açısından açık bir tehdit” diye konuştu.

Özçağdaş, uygulamanın geçmişte FETÖ tarafından işletilen paralel eğitim yapılarıyla büyük benzerlik taşıdığını da ifade etti: “Bu sistem, geçmişte FETÖ okullarında görülen yöntemlerin birebir devamı. Akademik kadrolar dışarıdan atanıyor, danışma kurulları bakanlık dışında şekilleniyor, denetim yok. Bu yapı, bugün cihannüma okulları adı altında yeniden kurgulanıyor.”

“Dar Gelirliler Dışlanacak”

CHP’li yönetici, yeni uygulamanın sosyoekonomik eşitsizlikleri daha da derinleştireceğine de dikkat çekti. “Proje okullar artık kendi sınavlarını yapabilecek. Bu okullara yalnızca yüzde 1’lik başarı dilimindeki öğrenciler alınacak. Ancak sınav tarihleri, başvuru süreçleri, içerikler ve değerlendirmeler her okulun inisiyatifinde olacak. Bu da özellikle dar gelirli aileler için ulaşılmaz, dışlayıcı bir sistem anlamına geliyor,” dedi.

CHP, yönetmeliğin iptali için açtığı davayla birlikte kamuoyunu da süreci takip etmeye çağırdı. Özçağdaş, “Çocuklarımızın geleceği için bu mücadeleyi sürdüreceğiz. Eğitimde fırsat eşitliği ve laiklik ilkesi kırmızı çizgimizdir” diyerek açıklamasını tamamladı.

Kaynak: T24