Mesleki eğitim adı altında ağır işlere, makinelerin, risklerin arasına gönderilen çocuklar… Okulda olmaları gerekirken güvencesiz, denetimsiz, korunmasız bırakılan çocuklar… 2024-2025 eğitim öğretim yılında mesleki eğitim adıyla iş cinayetlerine sürüklenen en az 16 çocuk… ve yalnızca onlar değil…

Türkiye’de son 11 ayda 85 çocuk iş cinayetinde hayatını kaybetti.

Her biri büyüyemeden, hayal kuramadan aramızdan alındı. Bu ölümler kader değil; ihmalin, denetimsizliğin, çocuk emeğini ucuz işgücü olarak gören bir sistemin sorunudur.

Nazım Hikmet şöyle demişti:

‘’Dünyayı verelim çocuklara

Hiç değilse bir günlüğüne’’

‘’Allı pullu bir balon gibi verelim/ oynasınlar’’

Ne yazık ki bizim çocuklarımız o balonu hiç göremeden fabrikanın, vincin, makinelerin soğuk gölgesinde yaşamlarını yitirdiler.

Çocuklarımızı koruyamadıkça geleceğimizi de koruyamayacağız.

Çocuklar; işçimiz değil geleceğimizdir.

Çocukların emeğine ve yaşam hakkına sahip çıkmak için sesini yükselten ve tutuklanan 16 arkadaşımızı serbest bırakın!Onlar bu düzenin normal olmadığını, çocukların hayatı için yanyana durmanın mümkün olduğunu gösteren cesur yürekler. Attıkları her adım, tuttukları her pankart, söyledikleri her söz bugün daha anlamlı. Bu düzen değişene kadar, hiçbir çocuk iş kıyafetiyle ölmesin diye, hiçbir ismi acıyla anlamayalım diye susmamalıyız. Onların bıraktığı yerden çocukların öldürülmediği ülke mücadelesini yürütmeye devam edeceğiz.