KESK’e bağlı sendikalar, hükümetin kamu emekçilerine ve emeklilere sunduğu toplu sözleşme teklifine karşı bugün Türkiye genelinde iş bıraktı. “Kapı kulu değil, emekçiyiz!” sloganıyla alanlara çıkan kamu emekçileri, sefalet ve güvencesizlik dayatmasına karşı üretimden

gelen güçlerini kullandı.

Sakarya’da düzenlenen basın açıklamasını Eğitim-Sen Sakarya Şube Başkanı Yücel Kaçar okudu. Kaçar, kamu emekçilerinin yıllardır haklarının yok sayıldığını vurgulayarak, “Bizler bu ülkenin kapı kulu değil, emekçileriyiz. Bugün yalnızca kendi ücretlerimiz için değil, herkesin nitelikli, ücretsiz ve ulaşılabilir kamu hizmeti hakkı için g(ö)revdeyiz” dedi.

“Bir simit parasına denk gelen zamla dalga geçiyorlar”

KESK, hükümetin sunduğu ikinci teklifin, kamu emekçilerini açlık sınırına mahkûm ettiğini belirtti. 2026 için %10 + %6, 2027 için %4 + %4 oranında maaş artışı ve taban aylığa eklenen 1.000 TL’lik zammı hatırlatan Kaçar, “Vergi kesintileri sonrası günlük bir simit parasına bile denk gelmeyen bu artışla dalga geçiyorlar” dedi.

Kaçar, 4 milyon kamu emekçisi ve 2,5 milyon emekliyi kapsayan toplu sözleşme sürecinin yıllardır aynı senaryoyla oldubittiye getirildiğini belirterek, “Ortada toplu sözleşme teklifi değil, sefalet dayatması vardır” diye konuştu.

Kamu emekçilerinin talepleri

Basın açıklamasında hükümete şu sorular yöneltildi:

  • İnsanca yaşamaya yetecek bir ücret artışı var mı?
  • Ek ödemelerin emekliliğe yansıtılması var mı?
  • Kira desteği, ücretsiz servis, yemek, ulaşım hakkı var mı?
  • Güvencesiz istihdama son verilmesi var mı?
  • Kamu kurumlarında ücretsiz kreşler açılması var mı?
  • Mülakatın kaldırılması var mı?
  • Kadın emekçilere yönelik ayrımcılığın son bulmasına dair adım var mı?
  • En önemlisi, grev hakkı ile tamamlanmış gerçek bir toplu sözleşme sistemi var mı?

Kaçar, “Bu soruların hiçbirine yanıt yok. Çünkü ortada teklif değil, tehdit var. Çalışırken yoksulluk, emeklilikte sefalet dayatıyorlar” diyerek hükümete tepki gösterdi.

“Hakem Kurulu hükümetin noteridir”

Açıklamada, uyuşmazlık halinde devreye giren Hakem Kurulu da eleştirildi. Kaçar, “Hakem Kurulu bugüne kadar her seferinde hükümetin noterliği görevini üstlendi. Bağımsız ve objektif karar vermesi mümkün değildir. Artık yeter, bu sefer kimse sorumluluğu Hakem Kurulu’na atmaya kalkmasın” dedi.

CHP’li Anıl Özkan: Park alanı hangi cemaate verildi?
CHP’li Anıl Özkan: Park alanı hangi cemaate verildi?
İçeriği Görüntüle

“Bu daha başlangıç, mücadeleye devam”

KESK, kamu emekçilerinin yıllardır “kapı kulu” muamelesi gördüğünü, grev hakkının ise uluslararası sözleşmelere rağmen yok sayıldığını belirtti. “Hak verilmez, mücadele ile alınır” ilkesini hatırlatan Kaçar, kamu emekçilerine seslenerek şu çağrıyı yaptı:

“Sevgili kamu emekçileri, sevgili emekliler… Taleplerimizi duymayan kulaklara, görmeyen gözlere hatırlatmak zorundayız: Kapı kulu değil, emekçiyiz! Bu sefalet dayatmasına karşı yan yana gelmekten, ortak mücadeleyi büyütmekten başka yol yok. Bu daha başlangıç, mücadeleye devam!”