107 BBC çalışanı, Genel Müdür Tim Davie ve İcra Kurulu Başkanı Deborah Turness'e açık mektup yazarak kurumun “İsrail hükümeti ve ordusu için sık sık PR yaptığı” uyarısında bulundu.

Mektupta BBC'nin Gazze'deki durumun gerçekliğini yansıtmadaki başarısızlığı nedeniyle sert eleştirilere yer verildi ve haberciliğin editoryal standartların "gerisinde kaldığı" vurgulandı. Mektupta, "BBC'nin İsrail hükümeti ve ordusu için PR yaptığı çok sık hissedildi. Bu, BBC'deki herkes için büyük bir utanç ve endişe kaynağı olmalı" ifadesine yer verildi.

Mektupta, “BBC'yi izleyicilerimiz için daha iyisini yapmaya ve tarafsızlık, dürüstlük ve habercilik değerlerimize korkusuzca ve iyilik olmadan yeniden uyum sağlamaya çağırıyoruz” denildi.

SANATÇI, GAZETECİ VE YAZARLARDAN DESTEK

Açık mektuba Miriam Margolyes, Charles Dance ve Mike Leigh dahil olmak üzere çok sayıda medya çalışanı, yazar ve sanatçılar da imzalarıyla destek verdi.

Yetişkin filmi şirketlerinden Meta'ya telif hakkı davası
Yetişkin filmi şirketlerinden Meta'ya telif hakkı davası
İçeriği Görüntüle

"BBC Yönetimine Açık Mektup"

BBC’nin İsrail/Filistin haberleriyle ilgili şeffaf olmayan editoryal kararları ve sansür uygulamaları konusundaki endişelerimizi ifade etmek için yazıyoruz. “Gazze: Ateş Altındaki Sağlıkçılar” belgeselinin yayınlanmaması yönündeki karar, gündem güdümlü kararların uzun bir listesinin son örneğidir. Bu, BBC’nin İsrail söz konusu olduğunda hâlâ “tarafsız veya eşit davranmadığını” bir kez daha göstermektedir.

BBC’nin, içeriği BBC kılavuzları ve editoryal politikalarına uygun olarak onaylanmış olmasına rağmen, kıdemli yöneticiler tarafından belgeselin yayınlanmaması yönünde karar verdiğini anlıyoruz. Bu kararın siyasi bir karar olduğu ve habercilik kalitesini yansıtmadığı ortadadır. BBC’nin yakın zamanda yaptığı bir açıklamada, filmin yayınlanmasının “tarafsızlık algısını zedeleyebileceği” belirtilmiştir. Bu, bizim gibi birçok çalışanın birebir yaşadığı bir durumu yansıtmaktadır: İsrail hükümetine eleştirel yaklaşan bir yayıncı gibi algılanma korkusuyla hareket eden bir kurum.

BBC’den taraf olmalarını istemiyoruz. Haberleri şeffaf bir şekilde ve bağlamıyla birlikte sunmamıza izin verilmesini talep ediyoruz. Birçok çalışan için, BBC’de üst düzeylerde alınan bu şeffaf olmayan kararlar, açıklama yapılmaksızın alınmakta ve izleyiciye ulaşmamızı engellemektedir. Kurum olarak, İngiltere hükümetinin Filistin’e yönelik savaştaki rolüne dair önemli analizler sunmadık. Silah satışları veya yasal sonuçları hakkında haber yapamadık. Bu haberleri rakip medya kuruluşları sundu, biz değil.

Bu durum tesadüfen değil, bilinçli bir tercihle oluşmuştur. BBC’nin bu alandaki haberciliği anti-Filistinci ırkçılıkla şekillenmektedir. Haber standartları tutarsız bir şekilde uygulanmaktadır. Özellikle BBC Yönetim Kurulu üyesi Sir Robbie Gibb’in rolü dikkat çekmektedir. Gibb’in, İsrail yanlısı duruşuyla bilinen bireylerle yakın ilişkileri bulunmaktadır. Daha önce Filistin karşıtı içerikler paylaşmış bu kişinin, “Gazze: Ateş Altındaki Sağlıkçılar” belgeselinin yayınlanmaması gibi kararlarda rol alması bizi endişelendirmektedir.

Bu çıkar çatışması, BBC yöneticilerinin “tarafsızlık” adına sansür uygulamasının çifte standart taşıdığını gösteriyor. İsrail hükümetini eleştiren haber veya içerik paylaşan gazeteciler, sosyal medya geçmişleri nedeniyle ayrımcılığa uğrarken, Gibb gibi ideolojik duruşları bilinen kişiler BBC’de karar verici konumda kalabilmektedir. Artık BBC’nin lisans ücretini ödeyen kamuoyuna bu ideolojik kararları açıklamak mümkün değildir.

Kaynak: BirGün