Çağdaş Gazeteciler Derneği'nin (ÇGD) gelenekselleşen ve sadece 2024 yılı içerisinde yapılan haberleri kapsayan "Yılın Başarılı Gazetecileri-2024" Ödülleri açıklandı. 

ÇGD'den yapılan açıklamaya göre, Yılın Haberi Ödülüne 'Skandal Düğün' başlıklı haberiyle Birgün Gazetesi'nden Timur Soykan, Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Ödülü'nü ise “Kamu vakfı naylon faturalarla soyulmuş” haberiyle BirGün Gazetesi'nden İsmail Arı ve “İşte belgesi: Köfteci Yusuf’la ilgili domuz eti tespiti” başlıklı haberiyle T24'ten Cengiz Anıl Bölükbaş paylaştı.

ÇGD'nin "Yılın Başarılı Gazetecileri-2024" Ödüllerine ilişkin açıklaması şöyle:

HABER ÖDÜLÜ:

Timur Soykan - BirGün

Demokratik sistemlerin dejenere olduğu, liyakatsizlikle birlikte “hadsizliğin” ve toplumsal tepkinin yok edildiği ülkelerde yaşanabilecek bir durum, bir düğünle ortaya çıktı. “En mutlu gün” olarak nitelenen ve basit bir tören gibi görünen düğünün aslında arkasında büyük bir özensizlik ve pespayelik olduğu anlaşıldı. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun Başkan Yardımcısı’nın oğlunun nikâhına bankaların genel müdürleri davet edildi. BDDK’nın denetlemekle yükümlü olduğu bankaların genel müdürlerinin hediyeleri de elbette yüz binlerce liralık takılardı. Bu düğünü davetsiz bir misafir olarak izleyen, haberleştiren ve çarpıklığı tüm yönleriyle ortaya koyan Timur Soykan’ın “Skandal Düğün” haberi, ülkenin manzarasını gözler önüne sermesi nedeniyle Yılın Haberi ödülüne layık bulundu.

UĞUR MUMCU ARAŞTIRMACI GAZETECİLİK ÖDÜLÜ:

İsmail Arı - BirGün Yolsuzluğun olağanlaştırıldığı bir ortamda, Türkiye’nin dilini, kültürünü ve medeniyet anlayışını uluslararası alana aktarmak iddiasıyla kurulan Yunus Emre Vakfı’ndaki soygunu belgeleriyle ortaya koyan ve kamudaki soygunu açık seçik görmemizi sağlayan İsmail Arı, “Kamu vakfı naylon faturalarla soyulmuş” haberiyle,

Cengiz Anıl Bölükbaş - T24 Bir lokanta zincirinin ürünlerine domuz eti karıştırılıp karıştırılmadığı konusunda başlayıp boyutlanan tartışma sürerken, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın denetim raporlarını ortaya çıkaran, iktidar medyasında “işletmeye çökme”, “komplo”, “kumpas” gibi kavramlar üzerinden yürüyen kavgayı derinleştirip, çıkar mücadelesi manzarasını gösteren Cengiz Anıl Bölükbaş, “İşte belgesi: Köfteci Yusuf’la ilgili domuz eti tespiti” haberiyle Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Ödülü’nü paylaştılar.

ÇGD Ankara Şubesi'nin genel kurulu yapıldı ÇGD Ankara Şubesi'nin genel kurulu yapıldı

MUSTAFA EKMEKÇİ HABER ÖDÜLÜ:

Melike Şahin - NTV Sağlık sisteminin niteliğinin sadece lüks ve görkemli binalarla ölçüldüğü ülkemizde 13 yaşında bir çocuk AIDS’ten hayatını kaybetti, yüzlerce çocukta HIV Pozitif çıktı. Vakalar her geçen gün artmayı da sürdürüyor. Sağlık sisteminde yaşananları net şekilde gözlerimizin önüne seren Melike Şahin, “13 yaşındaki çocuk AIDS’ten öldü” haberiyle,

Felat Bozarslan - DW Türkçe Devletin, aşiretler ve tarikatlar ile ilişkilerini, Narin cinayetini günlerce çözemeyen hükümet yargı-emniyet üçgenindeki yaşananları en net şekilde ortaya koyan Felat Bozarslan, trajikomik “Jandarma Narin Güran'ın yerini tespit etmek için 'üfürükçüye' gitmiş” haberiyle Mustafa Ekmekçi Haber Ödülü’ne layık görüldüler.

RAFET GENÇ HABER ÖDÜLÜ:

Tolga Şardan - T24 İlk gördüğümüzde “Bu kadar da olmamıştır” dedirten türden bir haberdi. İki yabancının İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın konutunda geçici ikametgâh kayıtlarının bulunduğu ortaya çıkınca anladık ki göçmenlere dair sağlıklı bir kayıt sistemi yok. Kayıt sisteminden sorumlu İçişleri Bakanı’nın adresine bile sahte kayıt yapılabildiğini açığa çıkaran Tolga Şardan, “Sonunda bu da oldu: İçişleri Bakanı Yerlikaya’nın konutundan iki yabancı adına kayıtlı iki ikamet izni çıktı!” haberiyle ödülü hak etti.

BEHZAT MİSER HABER ÖDÜLÜ:

Mehmet Oflaz – ANKA Haber Ajansı 6 Şubat depremlerinde binlerce yurttaşımızı kaybetmenin acısı hala taze. Hayatta kalanları ise zor günlerin beklediğini biliyorduk. Bilirkişi raporlarındaki usulsüzlükler, yargılanmayan müteahhitler unutuldu. Ancak gazeteciler ısrarlı takiplerinden hiç vazgeçmedi. İşte onlardan biri de Mehmet Oflaz’dı. Oflaz, “Üzümkent Sitesi davası”, “Fazilet Apartmanı davası”, “Bilge Sitesi davası” gibi birçok kritik davadaki skandalları kamuoyuna aktaran haberleriyle;

Ebru Apalak – 9.Köy Çocuk işçiliğine dikkat çeken, okulda olması gereken saatlerde motosiklet başında dağıtım yapan kurye çocukların ölümlerini ve yaşananları tanıklarıyla gündeme taşıyarak, bu yaşam hakkı gaspını farklı perspektifle işleyen Ebru Apalak, “İki teker bir çocuk: Türkiye’de çocuk motokuryeliği” başlıklı haberiyle ödüle layık görüldüler.

TV HABER ÖDÜLÜ:

Fırat Irmak, Mahmut Özgün - FOX TV “Torpilin belgesi mi olur?” sorusuna “evet” yanıtını vermek de gazetecilerin görevidir. Fırat Irmak ile Mahmut Özgün o torpili belgeledi. Elbette gazetecilik de cezasız kalmadı, yayın yasakları getirildi. “Adalet Bakanlığı'nda torpilin belgesi” haberleriyle meslektaşlarımız bu sefer ceza değil ödüle layık görüldü.

RÖPORTAJ ÖDÜLÜ:

Osman Çaklı - Gazete Duvar Devletin teşvik ettiği, “eğitim” adı altında çocuk işçiliğinin meşrulaştırıldığı MESEM’lerde alınmayan önlemler nedeniyle onlarca çocuk hayatını kaybetti. Ailelerin çeşitli çekincelerle şikâyetçi bile olmadığı bir atmosferde bu hikâyelere ulaşan ve kayda geçiren Osman Çaklı, “MESEM’lerde biten hayatlar” haber dizisiyle ödülü kazandı.

YEREL HABER ÖDÜLÜ:

Özer Akdemir - Evrensel Doğanın talanı karşısında susmamak, hakikatin izini sürmek, kamu yararını her şeyin önünde tutmak mesleğimizin olmazsa olmazı. “Gediz Havzası zehirleniyor” ve “Gediz Bitti” haberleriyle Manisa Turgutlu’da yaşananları pes etmeden aktaran Özer Akdemir bu haberleriyle ödüle layık görüldü.

KÖŞE YAZISI

Alaattin Aktaş - Ekonomim Gerçeğin üstünü örtmeye çalışsalar da kamu yararını esas alan gazetecilerin varlığı ile o gerçekler er ya da geç ortaya çıkacaktır. Milyonlarca insanın ekonomik sıkıntılara karşı yaşam mücadelesi verdiği ülkemizde TÜİK’in sır gibi sakladığı hesaplamalarında kullanılan maddeleri, “İşte TÜİK’in Devlet Sırrı Gibi Sakladığı Madde Fiyatları” başlıklı yazısı ile açığa çıkaran Alaattin Aktaş, ödüle layık görüldü.

MAHMUT TALİ ÖNGÖREN BELGESEL ÖDÜLÜ:

Esra Yalçınalp - BBC Türkçe Son iki yıldır en çok duyduğumuz ifadelerden biri de “Deprem değil bina öldürür” oldu. Esra Yalçınalp, 35 kişinin yaşamını yitirmesine yol açan yıkımla ilgili süreci “Yıkılan Bir Binanın Anatomisi: Ezgi Apartmanı” belgeselinde ele aldı. Teknolojik imkânları kullanması, tüm aşamaları anlaşılır bir biçimde ve uzman görüşleriyle anlatması, hukuki süreci belgeleriyle işlemesi ve olası tüm sorumluları bu örnek üzerinden açıklayabilmiş olması nedeniyle ödüle değer görüldü.

İZZET KEZER FOTOĞRAF ÖDÜLÜ:

Sertaç Kayar - guneydoguekspres.com Toplumsal cinsiyet eşitsizliği ve şiddetle mücadele üzerinden bir başkaldırıya dönüşen kadın hareketi, can yakıcı gündemlerin üzerine cesaretle giderken, bu başkaldırıyı görünür kılan gazeteciler de medya tanıklığıyla değişim arayışına omuz veriyor. Coğrafyamızdan yükselen dayanışma, bütün dezavantajlı, ötekileştirilmiş, hedef gösterilen, şiddete maruz bırakılan, katledilen kesimler adına umudu ayakta tutuyor. 25 Kasım’da Diyarbakır’da Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü’nde çektiği fotoğrafla, koyu karanlığın içindeki beyaz umudu, gecenin içinden yükselen şafak kadınlarını gösteren Sertaç Kayar, fotoğrafıyla İzzet Kezer Fotoğraf Ödülü’nün sahibi oldu.

RADYO ÖDÜLÜ

Feray Uz, Abdullah Koltuk - TRT Türkiye’nin Sesi Radyosu Kahramanmaraş merkezli depremlerin yarası henüz sarılamadı. Hala kaldırılmayan enkazlar, cansız bedenine ulaşılamayan insanlar var. Feray Uz ve Abdullah Koltuk’un yapımcılığında hazırlanan “Yarını Olmayan Gece: 6 Şubat” programı, depremin ardından ortaya çıkan yıkımı ve yıkımların neden olduğu acıyı, duyguları yozlaştırmadan aktarması sebebiyle ödüle layık görüldü.

DAYANIŞMA ÖDÜLÜ:

Mehmet Türkmen - BİRTEK-SEN İktidar sadece gazetecileri değil toplumun tüm kesimlerini baskı altına alırken, işçi sınıfına yönelik saldırılarında da sınır tanımadı. Sendikal örgütlenmeyi tehdit olarak gören bu düzen; hak arayan işçileri işten atarak, direnişlerini polis zoruyla bastırarak, grevleri yasaklayarak emeği susturmaya çalışıyor. Tüm bu baskılara karşı direnen binlerce işçinin sesi olanlar da vardı. Gaziantep’te Birleşik Tekstil Dokuma ve Deri İşçileri Sendikası (BİRTEK-SEN), kuruluşundan bu yana tekstil işçilerinin direnişlerinin ya örgütleyicisi oldu ya da ön saflarında yer aldı. ÇGD olarak emekçilerin bir yevmiyesinin peşinde ısrarla mücadele ederken tutuklanan BİRTEK-SEN Kurucu Genel Başkanı Mehmet Türkmen ve BİRTEK-SEN’e dayanışma ödülü vermekten onur duyuyoruz.

Gazetecilik suç değildir

ÇGD'nin ödüllere ilişin değerlendirmesi ise şöyle:

Türkiye’de gazetecilik, en fazla saldırıya uğrayan ve hedef haline getirilen mesleklerin başında geliyor. Ne yazık ki gazeteciler bugün gözaltı, ev hapsi, tutuklama gibi cezaların yanı sıra büyük bir sansür mekanizması hatta daha da vahimi otosansür süreciyle zor şartlarda mesleklerini yapmak zorunda bırakılıyor. Halkın haber alma hakkı için mücadele eden gazeteciler tüm bunların yanında işsizleştirme, güvencesiz çalışma koşulları ve ekonomik saldırı ile boğuşmak zorunda.

Tüm ÇGD üyelerinin çok iyi bildiği gibi gazetecilik bir mücadele mesleği. En temel ilkemiz olan halkın haber alma hakkından vazgeçmeyen gazeteciler de elbette koşullar ne olursa olsun mücadelesini veriyor. Birçok meslektaşımızın haber yapmalarının önüne çeşitli yöntemlerle geçildiğini de çok iyi biliyoruz. Her türlü sansür-otosansür ile mücadele etmeyi kararlılıkla sürdüreceğimize, bu süreçlerde örgütlü mücadelenin mesleğimize güç katacağına da inanıyoruz.

Çağdaş Gazeteciler Derneği'nin gelenekselleşen ve sadece 2024 yılı içerisinde yapılan haberleri kapsayan "Yılın Başarılı Gazetecileri-2024" Ödülleri; Yönetim Kurulu, Denetim Kurulu ve bazı şube temsilcilerimizin katılımı ile yapılan toplantılar sonucu belirlendi. Gazeteciliğin soruşturma ve tutuklamalarla cezalandırıldığı, haber merkezlerinin ortadan kaldırıldığı, işsizleştirilen gazetecilerin sansür ve baskılarla mücadele ettikleri bir ortamda habercilikte ısrarcı olmak, başlı başına bir ödüllendirme nedenidir. Ülkenin gidişatını gözler önüne seren, çarpıklıkları gündeme getiren, tarihe not düşülen bu haberlere imza atarak ödüle layık görülen tüm meslektaşlarımızı kutluyoruz.

Halkın haber alma hakkını savundukları için cezaevlerinde olan tüm meslektaşlarımızı selamlıyoruz. Haberlerin yargılanmadığı, gazeteciliğin suç sayılmadığı, tutuklu gazetecilerin kalmadığı günleri getirene kadar kararlı mücadelemizi sürdüreceğimizi en güçlü şekilde vurguluyor; usanmadan, sıkılmadan bir kez daha haykırıyoruz: Gazetecilik Suç Değildir!