Avrupa Konseyi’ne bağlı insan hakları izleme kuruluşu Irkçılık ve Hoşgörüsüzlüğe Karşı Avrupa Komisyonu (European Commission against Racism and Intolerance-ECRI) 2025 Türkiye Raporu’nu bugün yayımladı.

Rapor, özellikle LGBTİ+’lar, mülteciler, etnik-dini azınlıklar ve Roman topluluklar üzerinde yoğunlaşıyor.

ECRI’nin son raporuna göre, LGBTİ+’lara yönelik yasal korumanın yokluğu, nefret söylemi ve şiddetin artışı, ifade ve örgütlenme özgürlüğünün engellenmesi Türkiye’yi Avrupa sıralamasında en altlara itti. Raporda Türkiye, Avrupa’da LGBTİ+ hakları konusunda 49 ülke arasında 46. sırada yer alıyor.

LGBTİ+’lara yönelik koruma yok

Raporda, 2009 sonunda Meclis’e sunulan “Ayrımcılıkla Mücadele ve Eşitlik Kurulu Kanun Tasarısı Taslağı”ndan 2011 yılında cinsel kimlik ifadesinin çıkarıldığına dikkat çekilerek, mevcut mevzuatların da LGBTİ+’ları açıkça dışladığı vurgulandı.

Raporda ayrıca:

  • LGBTİ+ örgütleriyle kamu kurumları arasında hâlâ herhangi bir resmi diyalog mekanizmasının bulunmadığı belirtildi.
  • LGBTİ+’ların medyada hedef gösterildiği, seçim dönemlerinde nefret söyleminin arttığı ve çok sayıda Onur etkinliğinin yasaklandığı, katılımcıların ise gözaltına alındığı örneklerle aktarıldı. Bu bağlamda örnek olarak ise Haziran 2024’te İstanbul’da düzenlenen Onur Yürüyüşü öncesi yolların kapatıldığı, etkinliklerin engellendiği ve insanların LGBTİ+ etkinliklerine katıldığı için gözaltına alındığı kaydedildi.
  • Türkiyeli trans+’ların hukuki olarak tanınmasının hâlâ cinsiyet geçiş ameliyatı koşuluna bağlı olduğu belirtildi.
  • Anayasa Mahkemesi'nin 2021’de verdiği kararlarla trans+’ların belli kazanımlar elde ettiği belirtilse de, söz konusu hakların tümüyle güvence altına alınmadığı vurgulandı.

ECRI’nin Türkiye’ye çağrısı

ECRI, Türkiye’ye LGBTİ+’ların haklarını güvence altına alacak şekilde:

BM raporu: 2024'te ülkesine dönen mültecilerin sayısı arttı
BM raporu: 2024'te ülkesine dönen mültecilerin sayısı arttı
İçeriği Görüntüle
  • TİHEK’in (Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu) yetki alanına cinsel yönelim ve toplumsal cinsiyet kimliğini dahil etmesini,
  • LGBTİ+’lar için ulusal bir eylem planı geliştirmesini,
  • LGBTİ+ örgütlerinin de yer aldığı resmi bir diyalog ve danışma mekanizması kurmasını,
  • Nefret söylemi ve şiddete karşı eğitim ve yasal müdahaleleri yaygınlaştırmasını,
  • Barışçıl toplantı ve ifade özgürlüğünü güvence altına almasını,
  • Trans+’ların ve interseks çocukların haklarına saygı duyan yasal düzenlemeleri yürürlüğe koymasını tavsiye etti.

ECRI, önceki raporlarında da Türkiye’ye LGBTİ+’larla ilgili ulusal eylem planı oluşturması çağrısında bulunmuş; ancak bu çağrılar yanıtsız kalmıştı.

Raporun tamamını okumak için tıklayın.

ECRI, Avrupa Konseyi üye devletlerinin her birinde, ülkedeki ırkçılık ve hoşgörüsüzlükle ilgili durumu analiz eden ve tespit edilen sorunların ele alınması için telkin ve tavsiyelerde bulunan ülke izleme çalışmaları yapıyor. ECRI’nin ülke izleme çalışması eşit bir temelde tüm üye devletleri kapsıyor ve çalışmalar beş yıllık dönemler halinde yapılıyor.