İngiltere, Türkiye, Yunanistan, Hollanda ve ABD’den 28 araştırmacının yer aldığı World Weather Attribution (WWA) grubu, bölgedeki yangınları ilişkilendirme analiziyle inceledi. Çalışma, insan faaliyetlerinden kaynaklanan iklim değişikliğinin, yangınlara zemin hazırlayan sıcak, kuru ve rüzgârlı hava koşullarını önemli ölçüde artırdığını ortaya koydu.

Avrupa’da bu yıl bir milyondan fazla hektar ormanlık alan yok olurken, araştırmacılar bunun kıtanın “en kötü yangın yılı” olarak kayda geçtiğini bildirdi. Bilim insanları, fosil yakıt kullanımının sürmesi halinde daha büyük ve kontrolü zor yangınların kaçınılmaz olduğu uyarısını yaptı.

Kurak kış, kuru yaz

Analize göre bölgede kış yağışları yaklaşık %14 azaldı. Bu durum yaz aylarında daha kuru hava koşullarına yol açtı. Yoğun sıcak ve düşük nem, bitki örtüsünü adeta “yanmaya hazır” hale getirdi. Araştırmacılar, yüksek buharlaşmalı koşulların bir hafta boyunca yaşanma ihtimalinin 10 kat arttığını ve bu koşulların şiddetinin %18 yükseldiğini tespit etti.

Haziran ve temmuz aylarında art arda 40 dereceyi aşan sıcaklıklar, kuru bitki örtüsü ve şiddetli rüzgârlarla birleşerek Türkiye, Yunanistan ve Kıbrıs’ta yüzlerce yangını tetikledi. Üç gün süren sıcak, kuru ve rüzgârlı hava kombinasyonu, iklim değişikliği nedeniyle 10 kat daha olası hale geldi ve %22 daha şiddetli yaşandı.

İklim değişikliği olmasaydı benzer koşulların 100 yılda bir görülmesi beklenirken, küresel sıcaklıkların sanayi öncesine göre 1,3 derece arttığı günümüzde bu olayların ortalama her 20 yılda bir yaşanabileceği öngörülüyor.

Daha tehlikeli yangınlar kapıda

Bilim insanlarına göre mevcut politikalarla yüzyıl sonunda sıcaklık artışı 2,6 dereceye ulaşırsa, aşırı sıcak ve kuru hava koşullarının yaşanma olasılığı 9 kat artacak, şiddeti ise %25 yükselecek. Bu tablo, Türkiye, Yunanistan ve Kıbrıs’ı daha sık ve daha ölümcül yangınlarla karşı karşıya bırakabilir.

Araştırmacılar, bu risklere karşı yakıt yönetimi stratejilerinin güçlendirilmesi ve toplumda yangın farkındalığının artırılması gerektiğini vurguladı.

Prof. Dr. Demir: Su krizi artık hayatımızın içinde
Prof. Dr. Demir: Su krizi artık hayatımızın içinde
İçeriği Görüntüle

“Yıkıcı yangınlar, uyarı olmalı”

Londra Imperial College’dan iklim bilimci Friederike Otto, analiz sonuçlarını “varoluşsal bir tehdit” olarak nitelendirerek şunları söyledi:

“Türkiye, Yunanistan ve Kıbrıs’taki yangınlar bir uyarı olmalı. Ülkeler petrol, gaz ve kömür yakmaya devam ettikçe küresel sıcaklıklar yükselecek, büyük ve hızla yayılan yangınların riski artacak.”

İTÜ Avrasya Yer Bilimleri Enstitüsü’nden Bikem Ekberzade ise Türkiye’de haziran ayında beklenmedik şekilde artan yangınlara dikkat çekti. Ekberzade, “Bitki örtüsü kuru ve şiddetliyse, kaynağı ne olursa olsun tek bir kıvılcım hızla kontrol edilemez bir yangına dönüşebilir. Küresel ısınmanın hızlandığı bu dünyada, kentlerin doğayla iç içe geçmesi daha büyük ve ölümcül yangınların norm haline gelmesine yol açabilir.” dedi.

Kaynak: T24