14 Temmuz, dünya genelinde Köpekbalığı Farkındalık Günü olarak kutlanıyor. Türkiye’de ise son dönemde sosyal medyada paylaşılan köpekbalığı görüntüleri, panik havası yaratmış durumda. Peki, gerçekten köpekbalığı sayısında artış mı var?
Türkiye denizlerinde 37 tür köpekbalığı
Akademik kaynaklara göre, Türkiye denizlerinde en az 37 farklı köpekbalığı türü yaşıyor. Bu yeni bir durum değil. Bu türlerin birçoğu uzun süredir Akdeniz, Ege ve Marmara’da gözlemleniyor. Karadeniz’de ise tür sayısı oldukça az.
WWF-Türkiye Kıkırdaklı Balıklar Danışmanı Dr. Hakan Kabasakal, istatistiksel olarak Türkiye’de ya da Akdeniz genelinde köpekbalığı nüfuslarında bir artış olmadığını, aksine birçok türde dramatik düşüş yaşandığını belirtiyor. Özellikle mako, çekiç balığı ve büyük beyaz köpekbalığı gibi türlerde %90’a varan azalma söz konusu.
Sosyal medya yanıltıyor mu?
Uzmanlara göre, köpekbalıklarının daha sık görülmesinin başlıca nedeni akıllı telefonlar, dronlar ve sosyal medya. Dr. Kabasakal, “Bugün her vatandaş bir muhabir gibi denizdeki canlıları görüntüleyebiliyor. Bu da doğal olarak görüntülerin sayısını artırıyor” diyor.
Teknoloji dışında bir başka neden ise insanların daha fazla denize açılması. Artan tekne gezileri ve amatör balıkçılık faaliyetleri, insan-köpekbalığı karşılaşmalarını artırıyor.
Korkular gerçek mi?
Dr. Kabasakal, köpekbalığı saldırısıyla hayatını kaybetme olasılığının 4,5 milyonda 1 olduğunu belirtiyor:
“Kalp hastalıklarında bu oran 1/5, trafik kazasında ise 1/84. Dolayısıyla panik yapmaya gerek yok.”
Türkiye’de kayıtlara geçmiş sadece iki ölümcül saldırı var:
1948’de Adana Yumurtalık,
1967’de İstanbul Tuzla sahili.
En yakın olay ise 2019’da Mersin’de yaşandı ve ölümle değil, hafif sıyrıklarla atlatıldı.
Kıyıya neden yaklaşıyorlar?
Uzmanlar, bazı türlerin yavrularını kıyı yakınlarında büyüttüğünü ve genç köpekbalıklarının bu bölgeleri tercih ettiğini aktarıyor. Ayrıca iklim değişikliği, su sıcaklıklarının artması, av kaynaklarının yer değiştirmesi, müsilaj ve kirlilik gibi etkenler de türleri kıyıya yaklaştırabiliyor.
Akdeniz Koruma Derneği’nden Dr. M. Tunca Olguner ise, köpekbalıklarının deniz ekosisteminin sağlığı için hayati öneme sahip olduğunu vurguluyor ve ekliyor:
“İnsanların bu canlıları rahatsız etmemesi gerekiyor. Çoğu zaten tehdit altında veya hassas statüsünde.”
Köpekbalığı görürsek ne yapmalıyız?
Deniz araştırmacısı Denizcan Durgun’a göre, köpekbalığıyla karşılaşıldığında:
Sakin olunmalı ve yüzerek uzaklaşılmalı,
Olta ile yakalanmışsa zarar vermeden serbest bırakılmalı,
Tekneden atarken canlıyı ıslak bir bezle kavrayarak dikkatle salmak önemli.
Korku nereden geliyor?
Köpekbalığı korkusu (galeofobi), içgüdüsel olsa da medya ve popüler kültür tarafından besleniyor. Durgun, bu konuda özellikle “Jaws” filminin ve sansasyonel haber başlıklarının büyük rol oynadığını belirtiyor:
“Bu korku, denizle hiç tanışmamış insanlarda bile olabilir ve canlılara karşı olumsuz tutumlara dönüşebilir.”