Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından bölgeye giden Sakarya Büyükşehir Belediyesi'nin önceki başkanı Zeki Toçoğlu, izlenimlerini Twitter'dan paylaştı. Deprem güvenlikli kentler için yatay mimarinin zorunluluk olduğunu belirten Toçoğlu'nun bu paylaşımları, depremin hemen ardından çok katlı yapıların önünü açan Sakarya Büyükşehir Belediye Meclisi'nin kararlarına bir gönderme olarak da algılandı.
1999 yılından 2019 yılına kadar, iki dönem Serdivan, iki dönem de Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevinde bulunan ve bu süre içinde yatay mimariyi savunan Toçoğlu, "Kahramanmaraş merkezli deprem Sakarya'da YATAY MİMARİDEN taviz vermemenin ne kadar hayati öneme sahip olduğunu gözler önüne serdi" dedi.
Depremin ardından bölgeye gittiğini ifade eden toçoğlu, "Evi yıkılan, yakınlarını kaybeden vatandaşlarımızla, belediye yetkilileriyle, arama kurtarma ekipleriyle ve devlet görevlilerimizle görüştüm. Unutmamalıyız ki bize en büyük dersi depremin kendisi verir. Gözlemlerimi sizinle paylaşmak istiyorum" ifadelerini kullandı, Toçoğlu, gözlemlerini şöyle sıraladı:
1- Deprem bölgelerinde yapılan inşaatlarda zeminin ne kadar önemli olduğu bir kez daha görüldü. Sağlam zeminde yapılan binaların büyük bir kısmında daha az hasar söz konusu. Örneğin Hatay'da zemini sağlam olmayan bölgelerde yıkım daha fazla...
2- Zemin konusunda en önemli kural, zemin incelemesinden sonra yapılacak inşaatın güvenli olması için kesinlikle deprem yönetmeliğine uygun hareket edilmesidir Çok güçlü olmayan zeminde deprem yönetmeliğine uyulmazsa yıkım kaçınılmaz olur Deprem yönetmeliğine uygun bina yapılmalı
3- Deprem bölgelerinde binaların ayrık nizam (binaların bağımsız, aralarında mesafe olması) kuralına göre yapılmaması yıkımın etkisini daha da artırıyor. Binalar ayrık nizama göre yapılmazsa yıkılan bina yanındaki binanın üzerine devrilerek onun da yıkılmasına neden oluyor.
4- Birinci derece deprem bölgelerinde konutlarda yüksek katkı binalar bu yıkımların en büyük sebeplerindendir. Yıkılan binaların büyük bir kısmı yüksek katlı yapılardan oluşuyor. Yüksek katlı binalar hem yıkılıyor hem de arama kurtarma çalışmalarını da zorlaştırıyor.
5- 17 Ağustos depreminin ardından Sakarya'da bazı kararlar alarak; SAĞLAM ZEMİN + DEPREM YÖNETMELİĞİNE UYGUN BİNA YAPILMASI + AYRIK NİZAM + KAT SINIRLAMASININ önemini vurguladık.
6- Kahramanmaraş merkezli deprem Sakarya'da YATAY MİMARİDEN taviz vermemenin ne kadar hayati öneme sahip olduğunu gözler önüne serdi. Sayın Cumhurbaşkanımızın da ifade ettiği gibi güvenli şehirler adına YATAY MİMARİDEN kesinlikle taviz verilmemelidir.
7-Bu açıdan hükümetimizin aldığı, kat sınırlaması - binaların orta hasarlı demeden hasarlı ya da hasarsız şeklinde tespit edilmesi - dükkan üzerinde konut yapılmayacak şeklindeki kararları çok önemlidir. Bu yeni anlayışla kurulacak şehirler kesinlikle daha güvenli olacaktır.
8- YATAY MİMARİ sadece bir tercih değil, zorunluluktur. Yüksek binalar gelişmişlik değildir. Herkes gökdelende yaşamak zorunda da değildir. YATAY MİMARİ doğal olandır, daha insanidir. İnsanın toprakla bağını güçlendirir. Komşunun güneşini kesmez. Çocukları özgürleştirir.
